6/Aşk edepsizlik değil

1.9K 242 63
                                    

Dün size bir bölüm daha atıp karakter tanıtımı yapacağımı söyledim. Onu yapmayacağım, medyaya zaman zaman fotoğraflarını koyarım.

Sanırım yorumlarınıza ihtiyacım var.

İyi okumalar 💜
××

"Burada ne işin var?" Kralın soğuk sesi odayı dolduruyorken saklandığım yatağın altında rahat bir yer aramaya çalıştım. Buraya nasıl girdiğimi bile bilmiyordum, kalçamın zar zor sığdığı yerde biraz daha vakit geçirecek olursam havasızlıktan ölebilirdim. "Baloda olman gerekmiyor mu?"

"Bugün beni mazur gör baba, biraz yorgunum." Ne yaptığını göremiyordum, görebildiğim tek şey parlak ayakkabılardı.

"Fazla içme yarın Yoongi gelecek erken kalkmak zorundasın." Kralın sesini ilk defa böylesine sakin duyuyordum, normalde olsa onun babalık rolünü doğru düzgün yaptığını düşünmezdim. "Şu cariye bana bir şeyler söyledi." Gözlerimi devirip kafamı yere koydum. Boynum ağrımaya başlıyordu."Onu odadan kovmuşsun, senin için özel seçtiğim bir cariyeydi."

"İlgilenmiyorum baba." Endişeli sesini işitiyordum, Leonardo kötü hissediyor olmalıydı. "Onu kovmuş olmam size bir saygısızlıksa affımı dilerim lakin ben henüz bir ilişkiye hazır değilim." Gülümseyip gözlerimi kapattım, titrek sesi içimi yumuşacık ediyordu.

"Pekala, daha burnumu sokmayacağım." Sesler kesildiğinde gözlerimi açıp kontrol ettim, ikisi hala daha yan yanalardı. "Muhafızlar kapıyı açın." Kapı büyük bir gürültüyle açıldığında birkaç dakika bekledim. Adım sesleri uzaklaşmış ve kapı tekrardan kapanmış olsa da Leonardo bana onay verene kadar çıkamazdım.

"Çıkabilirsin Jimin." İlk önce ayağımı ardından kollarımı çıkardığımda kalçama güç verip çıkmaya çalıştım fakat o kadar zordu ki kalçamın kızardığına emindim.

"Jungkook?" Kaşlarını çatıp bana döndüğünde dudaklarımı büzüp ellerimi ona doğru uzattım. "Kalçam sıkıştı." Kıkırdayıp koca yatağı hafiften kaldırdığında hızla yatağın altından çıkıp ayağa kalktım. "Madem kaldırabiliyorsun neden oyalıyorsun beni?"

Kalçamı avuçlayıp bedenimi kendisine doğru çektiğinde ellerimi omzuna koydum.  "Uyuyalım mı?" Dudağıma öpücük bırakıp geri çekildiğinde gözlerine baktım. Yorgundu, normal bir yorgunluk değildi bu. Sanki tüm yükler üzerine konulmuş, tüm yokuşu o yüklerle çıkmış gibiydi.

"Benim odama gitmem lazım." Kafasını olumsuz anlamda sallayıp bileğimden tuttuğunda itiraz etmeden yatağına uzandım. Birlikte yatmayalı uzun zaman oluyordu.

"Bana Jungkook demeni seviyorum." Benim aksime pijamalarını giyip yanıma yattığında sesimi çıkarmadım. Belimden tutup sımsıkı sarıldı, bu gece kabus görmeyeceğime emindim. Onun güzel kolları beni kötü rüyalardan her zaman korurdu.

"Bana Leonardo olduğunu söylememeliydin, beni terk ettin." Kaşlarımı çatıp gözlerine baktım. Karanlıkta ışıl ışıl parlayan kehribar gözleri beni benden alıyordu. Sanki tüm yıldızları orada saklıyordu, zaten benim en güzel manzaram Jungkook'un gözleriydi.

"Daha fazla yalan söylemek istemedim, seni saraya ben getirttim." Burnuma öpücük koyup yüzümü inceledi. "Yeni bir hayat kurmak istedim." Gülümseyip saçlarımı kulağımın arkasına attı. "Taehyung, sen, ben." Arkadaşımı düşünüyor olması çok güzeldi, onun şefkatli kalbi bana umut veriyordu.

"Biz hiçbir zaman gerçek aşka sahip olamayız." Bunun gerçekliği kalbimi kasıp kavuruyordu. "Sen veliahtsın ben ise öylesine yaratılmış sıradan bir kasabalıyım." Yüzüm düşüyorken kasılan çenesi ve ağzının içinde dolaşan dilinden sözlerime alındığını, sinirlendiğini anladım.

Leonardo °JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin