1.Bölüm

1.1K 23 7
                                        


"Leila!"

Ayakkabılarımı giyerken anneme seslendim."Efendim anne?"

"Kızım ilacını unutuyorsun." Elinde duran ilacıma uzanıp aldım.

"Ah, teşekkür ederim anne."

Kızgın bir suratla bana bakıyordu. Dudaklarımı büktüm.

"Özür dilerim." Diye mırıldandım.

Bu aralar unutkanlıkta oluşmaya başladı ben de ya.

"Dikkatli ol kızım, lütfen! "Sesinde büyük bir endişe vardı.

Uzanıp yanağına dudaklarımı bastırdım." Tamam anne, söz"

Gülümsedi ve başını salladı. Onu son kez öptükten sonra apartmanın önünde bekleyen okul servisine bindim. Üzerimde hissettiğim alaycı bakışları bir kenara itip boş koltuğa oturdum. Bunlar karşılaştığım en ufak şeydi. Alışmıştım artık,4 yıl boyunca bu bakışlara ve zorbalıklara. Kafamı sallayıp bakışlarımı cama diktim. Ne de olsa bir kaç ay daha dayanabilirdim.
Yaklaşık 45 dakika sonra servis okulun önünde durdu. Herkes indikten sonra ben de indim. Tenime çarpan soğukla birlikte titredim. Büyük adımlarla kalabalığın içinden geçip okul binasına girdim.
Tanrım, İngiltere bugün daha mı soğuktu ne?

"Leila!" İsmimi duymamla arkamı döndüm.
Bu Caroldu.

"Hey,selam!" Enerjik sesine gülümsedim. Neşesi hiç bitmiyordu.

"İyi,sen?"

Omuz silkti." Her zaman ki gibiyim."

Gülmüsedim ve sınıfa girip sıralarımıza oturduk. O sırada Bayan Wood sınıfa girdi.

"Günaydın çocuklar!"

"Günaydın!" Hep bir ağızdan onu selamladık. Bakışlarını bana çevirdi.

"Nerede kalmıştık Leila?"

Hemen kitabımı çıkardım.
"2.dünya savaşı Bayan Wood." Diye cevapladım.

"Güzel." Dedi ve derse başladık.
Dikkatle dersi takip edip not aldım.
Carol'un baygın bakışlarını görünce gülümsedim.

"Not al." Diye fısıldadım.

"Uykum var." O sırada esnedi.
Kafamı sallayıp derse döndüm.

"Evet çocuklar, diğer derse 40. Sayfayı çözüp geliyorsunuz!" Eşylarını toplayıp çıktı.

"Tanrıya şükür!" Carol'a baktım.

"Ne var, bu konu çok sıkıcı tamam mı?"

Kafamla onu onayladım.

"Gerçekten sıkıcı!"

Kıkırdadım." Tamam sıkıcı."

"Hadi kantine gidelim."
Astım ilcamı aldım ve kantine indik.
Boş bir yere geçip oturduk.

"Ah jack ah!" Bakışlarımı onun baktığı yere çevirdim.

Okulun basketbol takım kaptanı Jack ve arkadaşları çarazımızda oturuyordu.

"Jack mi?" Diye sordum.

"Çok yakışıklı değil mi?"

Onu onayladım. Yakışıklıydı.

"Neden hiç bir kızı yanına yaklaştırmıyor ki?"

"Belki gay." Dedim.
Bakışları bana döndü.

Kafasını olumsuzca salladı.
"Sanmıyorum." Dedi ve devam etti.
"Öyle olsa görürdük,bu başka bir şey."

"Olabilir." Dedim.

BUZ-zmHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin