•3•

375 38 43
                                    

Posta Kutusunda Karşılaşma

Onu İyilikle Öldürme Operasyonu devam ediyor... Ona neşeli sohbetimle işkence ettim. Bu sabah beni gördüğünde dişlerini gıcırdattığından neredeyse eminim.

İkinci Aşama: Ona gazetesini götürdüm ve yarınki kahvesini bir hediye kartıyla peşinen ben ödedim. Buna ne tepki verecek acaba?

Bu akşam tuhaf bir gelişme oldu. Lobide posta kutuma bakarken onunla karşılaştım; tamamen tesadüftü. Önceki tecrübelerim, onun beni görmezden gelmek için elinden geleni yapacağını söylüyordu. Herhalde onun en sevdiği insan olmadığımı söylememe gerek yoktur, gerçi herhangi birini sevdiğinden de şüpheliyim ya... Benim gösterdiğim ilgiyle kafasının çok karıştığından eminim.

Bana verdiği kaba yanıtları, soğukluğunu da yok sayar gibi yapıyorum. Hakkımda ne düşünmesi gerektiğini kestiremiyor, eminim.

Ben de bu yüzden ona bu akşam aynı soğukluğu tattırdım, sırf tedirgin etmek için. Tabii başka bir şey yapamayacak kadar yorgun olduğum için de. Sonra -burası bana ilginç geldi- kapımın kilidini açarken, onun bakışlarını üzerimde hissettim; neredeyse benim konuşmamı bekliyor gibiydi. Ben de ona döndüğümde, gözlerinde sanki benim her zamanki neşem yerinde olmadığı için  üzülüyormuş gibi bir ifade gördüm.

Acaba onu etkiliyor muyum? Bu gerçekten mümkün olabilir mi? Bu kadar çabuk? Daha iki gün oldu!

Şimdilik benden bu kadar. Yorumlarınıza minnettarım. Ayrıca, “Fıstık ezmeli kurabiyelerle onun ağzını tatlandır. Benim kocamda hiç şaşmaz,” yazan Hattie, sanırım bir şey yakalamış olabilirsin...

***

Bunu itiraf etmekten nefret ediyordu ama sinir bozucu komşusu, Sasuke'nin içine işlemeye başlamıştı. Karanlıkta, Aoda'nın bir kenarda tuvaletini bitirmesini beklerken, kafası Sakura'yla doluydu. Onunla ilgili tüm düşüncelerini zihninden çıkarmakta kararlı olmasına rağmen, bunu nasıl yapabileceğini hiç bilemiyordu. Önceki gece tesadüfen karşılaşmalarından beri Sakura hep aklındaydı.

Onu posta kutusuna bakarken gördüğünde, Sakura'nın işten henüz döndüğünü düşünmüştü. Kadın uzun bir gün geçirmiş olmalıydı. Sasuke'yi görür görmez, her zamanki neşesiyle çene çalmaya başlamaması, onun ne kadar yorgun olduğunu açıkça gösteriyordu. Bunun kötü bir tarafı da yoktu; Sasuke durumdan memnun kalmıştı. 

Diğer tüm karşılaşmalarında, kasıtlı olsun tesadüfen olsun, Sakura kafesinin kapısı açılmış kuşlar gibi cıvıldamıştı.

Sasuke bu konuda bir yorum yapmak istememişti, konuştuğu için pişmandı. Asansörün huzuru ve sessizliği çok hoşuna gitmişti. Sonra Sakura'nın dairesine ne kadar yavaşça gittiğini görmüştü. Bir şey söyleme kararını, Sakura ona omzunun üstünden öyle baktığında almıştı. Sasuke kendine hâkim olamamıştı.

Sakura'nın o yusyuvarlak, umut dolu gözleri, sanki tek ihtiyacı Sasuke'nin ağzından çıkacak nazik sözcüklermiş  gibi bakıyordu o an. Sasuke de tüm ahmaklığıyla kendini koyvermiş ama anında pişman olmuştu. Bu kısa konuşmanın ileride yapılacak daha uzun konuşmaların ilk adımı olduğu belliydi ve Sasuke iyi bir komşu ya da başka bir şey olmakla ilgilenmiyordu. Sakura'nın koridorun karşı tarafında kalması lazımdı; Sasuke de aynısını seve seve yapacaktı.

Sasuke , durumu yanlış anlaması sonucu geceyi uykusuz geçirdi, Bayan Sevgi Pıtırcığı‘na tüm o tatlılığı hayatına sokması için gereken tüm cesareti verdiğinden emindi. Ama buna izin vermeyecekti.

🎄MUTLU NOEL🎄Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin