Dün yine yeniden hep beraber gecenin o saatine rağmen her yerde sen izleyince deli gibi yazmak geldi içimden ve kısa sürede özlemi gidermek için bir bölüm çıktı ortaya.Umarım beğenirsiniz,iyi okumalar ! Bir de eğer "devam etseydi şu sahne olsun çok isterdim." dediğiniz şeyler varsa lütfen yazın,yeri geldikçe yer vermeye çalışırım.🎈
Burnunda o tanıdık çiçek kokusuyla karışık ten kokusu ile gözlerini açtı Demir.Kolları arasında bebek gibi uyuyan karısına aitti bu koku.Saçları dağılmış,deli yattığından dolayı bir eli Demir'in göğsünde bir eli Demir'in saçlarında dünyanın en huzurlu uykusundaymış gibi görünüyordu.Sevdiği karısına baktı uzun uzun.Yüzüne gelen saçlarını nazikçe çekti,dokunmaya bile kıyamadığı yüzünü okşadı ve yanağına minik bir buse kondurdu.Dün gece Deniz baya yormuşa benziyordu onu.Kendisi nasıl uyuduysa hiç ağlama sesi duymamıştı büyük ihtimal Selin de onu uyandırmaya kıyamadığı için bütün gece kendi ilgilenmişti diş çıkardığı için huysuz olan kızları ile.Bu yüzden onu uyandırmamaya özen göstererek yavaşça doğruldu yataktan ve komodinin üstündeki bebek telsizine uzandı.Deniz uyanmış ve beşiğinin içinde hiç ses çıkarmadan ayakları ile oynuyordu.Acaba ne kadar zamandır uyanık diye düşündü Demir.Sanki kızları onların yorgun olduğunu biliyormuş da uyusunlar diye zaman tanımış gibiydi,bu düşünce güldürdü Demir'i.
Yataktan kalktı ve Selin uyanmasın diye odanın kapısını kapatarak yan odaya kızının yanına geçti.-"Birtanem uyanmış mı benim ? Anne baba biraz daha uyusun diye hiç de ses çıkarmazmış." diyerek giriş yaptı artık evde en sevdikleri yer olan odaya.Onu gören Deniz kollarını açarak gülümsedi ona.İşte o an içine sokmak istedi kızını Demir;o küçücük elleri,gülüşü,mis kokusu,baba diyişi annesinden sonra hayatında sahip olduğu en kıymetli ve güzel şeylerdi.Çok büyük bir sorumluluktu üstelik aile nedir hiç bilmediyseniz çok daha zordu Demir'e göre bu sorumluluğu yerine getirebilmek,ona yetebilmek,her anlamda doygun bir çocuk yetiştirebilmek.Sorumluluk arttıkça aynı oranda sevgi de artıyordu sanki.Günden güne çoğalan,kalbe sığmayan bir sevgi.Deniz'e bakarken çok kısa bir anlığına annesini düşündü.Nasıl bırakabilmişti onu,nasıl hiçbir şey olmamış gibi kendine yeni bir hayat kurabilmişti anlayamıyordu.Deniz doğmamış olsa bu sorulara çok rahat cevap verebilirdi belki ama şimdi çok daha zordu bir baba olarak bu sorulara cevap bulabilmek.. emek verdiğin,her anına şahit olduğun,dünyanın en güzel varlıklarından biri olan çocuğunu bırakabilme düşüncesini asla anlayamıyordu işte.
Deniz'i beşiğinden alarak yanaklarına öpücükler kondurdu,kokusunu içine çekti.-"Şimdi biz kızımla ilk önce yüzümüzü güzelce yıkayalım,sonra da annemize sürpriz bir kahvaltı hazırlayalım.Ne dersiniz Deniz Hanımcığım?"
-"Bu sessiz gülüşü bir "evet" olarak kabul ediyorum küçük hanım.O zamaaan uçak kalkışa geçiyor,kemerleri bağlayalım." diyerek kucağında uçar pozisyona getirdi Deniz'i ve banyoya doğru hafif adımlarla koşturdu.Deniz'in kahkahaları da eşlik etti ona.
Banyoda önce Deniz'in sonra da kendi yüzünü yıkadıktan sonra aynadaki görüntülerine baktı.Selin gerçekten de haklıydı Deniz aynı ona benziyordu,hele de şu an ikisi de dağılmış saçlarıyla tam bir babasına bak kızını al tablosu gibiydiler.Denizle beraber aşağı indi ve emekleyen kızını yere bırakarak su almak için mutfağa yöneldi.Kendi su içmiş Deniz'in biberonuna su koyarken bir pat sesi yükseldi.Deniz'e bir şey oldu korkusu ile hızlıca kızının yanına koştu.Ama Deniz'e bir şey olmamıştı sadece kaş ile göz arasında kitaplığa gidip fotoğraf albümünü çekerek yere düşürmüştü.Derin bir oh çekti Demir.-"Babacım,sen fotoğraflara mı bakmak istedin ha ? Gel bakalım hoppacık." diyerek Deniz'i de kucağına alarak oturdu.
-"Bakalım kim varmış bu fotoğrafta" diyerek albümün sayfalarını çevirmeye başladı.Bu albüm onların fazlaca albümlerinden sadece bir tanesiydi.İlk sayfada onları Selin'in Sinop yaylasında at üstündeki fotoğrafı karşıladı.Bu fotoğrafta kocaman gülümsüyordu Selin,Demir çekmişti bu fotoğrafı;Sinop'a Selin'in ailesine evlilik kararı aldıklarını söylemeye gittiklerinde.O anlar aklına gelince gülümsedi Demir.Ve yine yeniden Deniz'e aynı hikayeyi anlatmaya başladı;