7❄kar taneleri diyor ki; o seninleyken acı çekmiyor.

287 23 285
                                    

♪Ölüyormuş gibi
hissederken bana
gülümseme verdin.

Su Min

Gecenin karanlığında benim için var olan kar tanesi...Gözlerimin içine her baktığında bir sonun bizi içine çektiğini hissediyorum. Bu son, bir başlangıcın ötesinde sonsuzluğu barındırıyordu.

Son gibi görünüyordu, belki de acısını öyle hissettiriyordu. Peki ya kar tanelerinin sonsuzluğunda kaybolacaksak eğer hâlâ onu bir son olarak görmemiz acımasızca değil miydi ?

Masallar her daim mutlu bitmek zorundaydı. Bu, alışılagelmişin en belirgin haliydi. Fakat ben kar tanesi... Masallardan nefret ederim.

Prens küçük öpücüğünü, prensesin dudağına kondurur ve yediği elmanın zehri yok olarak yeniden bir olurlardı.

Bilinenlerin aksine sevgilim...
Prenses, prensin dudaklarına kondurduğu küçük öpücüklerle güzel gözlerini açmaz, aksine dudağında bulunan zehri onun eşsiz dudaklarına yayardı. Ve masalların sonunda yazan 'Sonsuza dek mutlu yaşadılar.' cümlesiyle beraber bir şatonun altında aşk dolu fotografları, bu dünyaya ait değildi.

Prens, prensesin öpücüğü ile zehirlenir ve onlar dünyaya veda ederek başka bir evrende sonsuza kadar mutlu yaşarlardı. Aslolan buydu. Ne prens prensesini uyandırabildi. Ne de prenses bu dünyada varlığını sürdürebildi.

O yüzden sevgilim, küçük öpücüğünü dudağıma kondurma. Ne ben seni kendi dudaklarımla zehirliyim ne de sen mutlu bir sonsuz yaşayacağımızı söyle kulaklarıma.

Sadece susalım ve kar tanelerinin bedenimize nüfuz etmesine izin verelim.

Işınların gözüme yansımasına izin vermeyerek bir elimi yüzüme doğru götürmüş boşta kalan diğer elimi ise hafif bulantılar eşliğinde olan karnıma göndermiştim. Göz kapaklarım kendiliğinden usulca açılıyor ve papatya kokusunun yoğunluğunu alamıyordum.

Vardı ama yoğunluğu azalmış gibiydi.

Bedenim kendiliğinden onun tarafına dönüyor ve yatağın boşta kalan kısmına bakıyordum. Şu an kaşlarım kendiliğinden çatılırken onun asla beni uyandırmadan evden çıkmayacağını hatırlamıştım.

Üzerimi kaplayan ince örtüyü hafifçe itmiş ve tişörtümün kollarını çekelemiştim. Ayaklarım soğuk parkelere değiyor ve gözlerim hemen yanı başımda duran komodindeki kağıda kayıyordu.

Uyandırılmak için fazla güzelsin.

Huzurlu uykunu bölmek istemedim. Birkaç saatlik işim var, geri döneceğim. Ben geri dönene kadar aşağıda hazırladığım yemekleri yemeyi unutma.

Son olarak yemeğini yediğinden emin ol, ilacını iç, güzelce dinlen ve bir şey olursa beni aramayı ihmal etme.

Seni seviyorum, küçük kar tanesi.

Yüzüme yayılan sevinçle dudaklarım kulaklarıma varacak kadar genişlemiş ve kalbimdeki küçük papatyalar yeniden sulanmıştı.

Önümde ki saçları kenara çekerek elimde bulunan kağıdı tekrardan okumaya çalıştım.

Bir kez daha, bir kez daha ve bir kez daha...

Kendi kalbimde saklamak istediğim tonlarca şey varken şimdi onun bana hazırladığı bu küçük kağıt o tonlarca şeyin arasına eklenmişti. Ağzımdan çıkan sevinç sesleriyle kağıdı kalbime doğru sakladım.

sareureuk あ taehyung ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin