❝Taehyung gibi sevmek❞
♪Seni sevme
şeklimden kaçıyorum.
Bunu istemiyorum.
Ama seni seviyorum.Su Min
Korku bazen çok yakınınızda olurken bazense onu hissedemeyecek kadar uzağınızda olur. Öyle ki onu hissedemediğiniz; kalbinizi, zihninizi ondan arındırdığınız için size öfkelenip en sevdiğinizi esir alarak hayatınızı ucu görünmeyen sonsuz bir karanlığa sürükler.
O karanlık içerisinde aldığı darbeler, sessizliğin altında yatan çığlıklar, onu boğmaya çalışsa dahi elinizden en ufak bir yardım gelmez ve o duyduğu sessiz çığlıklar arasında boğularak nefesi kesilir.
Gördüğü halüsinasyonlar, hissettiği sen ve duyduğu eşsiz kokun, ya ona mutluluk vermek yerine artık acı veriyorsa ?
O vakit kokunu yok edip dudaklarını sonsuza dek kilitleyerek benliğini parçalamak istemez miydin?
Fakat en kötüsü o, siyah bir kuyunun içinde değil de beyazlığın arasında sessiz çığlıklarımla karanlığa gömülecekti.
Güneş bugün gözlerini farklı bir şekilde açmış, sanki artık yüzünü bize yansıtmaktan çekiniyormuş gibi korkakçasına üstelik biraz da hüzünle ışığını yayıyordu. Suratında anlamlandıramadığım garip bir ifade vardı, fakat bu onun çiçeklerime yansıyan ışığından dolayı hâlâ içimi ısıtan varlığını yalanlayacağım anlamına gelmiyordu.
Kötürüm olmuştu belki de. Yaşlı vücudunun vereceği bir enerji, mutluluk, huzur yoktu. Artık yok olmak, en azından bizimle var olmak istemiyordu. Ne de olsa küçük kar tanelerinin erimesine sebep olmak bünyesine, en önemlisi onun varlığıyla ışık saçan ruhuna iyi gelmiyordu.
Islak saçlarımı başımdaki havluyla biraz daha kurulayarak üst kata çıkmış ve az önce unuttuğum telefonumu almak amacıyla kapıyı açmıştım. Tişörtünü giyinmekte olan Taehyung'un benim geldiğime kanaat getiren kapı sesini duymasıyla bana doğru dönmesi bir olmuştu. "Yanlış gördüğümü varsayıyorum. Saçların ıslak değil, değil mi Su?" Kaçamak bakışlarım onun yanıma ulaşmasıyla son bulsada yumuşatmak amacıyla koluna küçük bir şaplak attım."Off Taehyung, çok ıslak değil işte. Baksana, bak." Ellerimle gayette ıslak-hatta bayağı ıslak- olan saçlarımı tutuyor yere düşen su damlalarını çaktırmadan ayağımla silmeye çalışıyordum."Su Min,gerçekten küçük çocuklar gibisin." Ciddi ifadesini takınamıyor bıyık altı gülüşünü belli etmemek için bir eliyle yüzünü ovalıyordu. "Anlaşılan o ki her ikinize de babalık yapacağım."
Sırıtmamın ardından işaret parmağıyla alnımdan itelemiş yanımdan geçerek kurutma makinesini fişe takmıştı. "Bu çok güzel olur bence. Hmm?"
Bileğimi kavrayan eli nereye doğru giderse oraya doğru sürükleniyordum ki koca sandalyenin içerisinde görünmez kalan bedenimi oturtmuş ve makineyi çalıştırarak kurutmaya başlamıştı. "Taehyung ya! Saçımı kurutmayı sevmiyorum." Uzun parmakları saç tellerimin arasından geçtiğinde düşüncelerimin hepsini teker teker yaktım yeniden. Yeniden onun parmaklarının huzurunda tüm algılarımdan uzaklaştım. Ve o bunu sadece küçük bir dokunuşuyla başardı.
Kapanan kurutma makinesinin sessizliğinin ardından elindeki tarakla yatağın baş ucuna oturdu ve hemen ötesinde bulunan yeri patpatlayarak yanıma gelmem için sinyal verdi."Saçlarını tarayabilir miyim, Su?" O ne zaman ismimle seslense içimde tarif edilemez bir sevinç oluşuyor, o sevinç gün geçtikçe ona karşı bağlılığımı arttırıyordu. Hemen önüne geçerek biraz daha mayışmamı sağlayacak o parmaklarını ve onunla beraber harekete geçen tarağın tellerini hissettim."Su...Kokun hiç değişmiyor. Ve bu, her defasında huzuru bulmama sebep oluyor." Saç tellerimi kokladı, uzunca öptü. Her şey bundan ibaret gibi görünse bile değildi. O beni değil, ruhumu öpüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sareureuk あ taehyung ✓
Fanfic"Nereden bilebilirdim ki kar taneleri arasında bulduğum seni, yine o kar taneleri arasında kaybedeceğimi..." ❄ "Hoşça kal, küçük kar tanesi..." Tür ➳ Dram, Romantizm. ©snowisth↴ 02.08.20|30.12.20