Genç adam elindeki telefona somurtarak bakarken kendisine bakan annesi ve babasından haberi yoktu. Döneli bir ay olmuştu. Koca bir ay. Gönül'ü aramasına rağmen telefonlarını açmıyordu. Bu yüzden morali çok bozuktu. Çekimlere bile odaklanamıyordu.
"Ozan sana bahsettiğim kız bugün gelecek. Unutmadın değil mi?" diyen annesi ile düşüncelerinden sıyrılan adam üzgün bir yüz ile başını salladı
"Hı hı tamam anne." diyerek annesini geçiştirme adam WhatsApp'a girip Gönül'ün numarasını açtı. Önceden yazdığı mesajların görülmediğini görünce sıkıntı dolu bir iç çekti.
Bir şey mi olmuştu acaba? Ne aramalarına cevap veriyordu ne de mesajlarını görüyordu? Özlemişti. Onunla konuşmak çok güzeldi ve stresli hayatında buna ihtiyacı vardı.
Zaten son görüşmeleri de içine bir türlü sinmemişti. "Oğlum neyin var? Antalya'dan döndüğünden beri bir garipsin." diyen babası İsmail'e bakan genç adam düşüncelerini söyleyip söylememekte kararsız kaldı.
"Antalya'da bir kızla tanıştım." diyince annesi Makbule hemen heyecanlanmaya başladı.
"Ee?"
"Yani merak ediyorum ne yaptığını. Mesaj atıyorum ama cevap vermiyor, aramalarımı da açmıyor. Antalya'ya dönmek istiyorum ama çekimlerin bitmesine daha çok var."
"Ay kimmiş bu kız? Tanıyor muyuz biz?"
"Tanıyorsunuzdur. Karşı komşumuz Hatice teyzenin torunu. Daha önce nasıl karşılaşmayız anlamıyorum." diyen Ozan arkasına yaslanırken Makbule Hanım mutluluktan uçabilirdi.
Ayol bu anlattığı Gönüldü. Gönül. Oğlunun bu kızı seveceğini biliyordu. O kadar terbiyeli, dürüst, çalışkan bir kızdı ki.
"İnanmıyorum abi sen aşık mı oldun yoksa?" diyen adamın kardeşi Oya herkesin aklından geçeni söylemişti.
Ozan kardeşine bakıp bir süre sessizliğini korudu. Gözlerini kırpıştırdıktan sonra "Bilmiyorum. Olabilir." dedi.
"Ben baya şoktayım." diyen Oya ağzı açık bir şekilde annesine bakıyordu.
Makbule Hanım duvardaki saate bakarken Ozan birden "Şu kızla görüşmesem mi? Canım hiç istemiyor." dedi.
Yorgun bakışlarını annesine yolluyordu. "Olur mu öyle şey? Gelir birazdan oğlum."
Ozan ayağa kalkıp ilerideki aynada kendisini incelemeye başladı. Üstündeki takım elbiseyi düzeltirken aklına Gönül gelip duruyordu. O aklına gelince de kalbi sıkışıyordu.
Birden çalan evin zili ile annesine doğru bakan Ozan, Makbule Hanımın "Geldi! "diyerek ayağa kalkmasını izledi.
Makbule Hanım oldukça mutlu bir şekilde kapıya ilerledi. Çok şükür oğlu mutluluğu bulacaktı. Kapıyı aceleyle açan genç kadın koyu yeşil bir elbise giyen Gönül'ü görünce gülümsedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gündüz Güzeli
General Fictionİmkansız aşk var mıydı? Gönül Erbatur kesinlikle var olduğunu düşünüyordu. Çünkü yıllardır sevdiği adam Ozan Özsoy artık yakışıklılığı ile ünlenmiş, yıldızı parlayan bir oyuncuydu. Onun gibi birinin Gönül'ü görmesi imkansızdı. Genç adamın ailesi onu...