Birkaç dakika sonra Rafaella ile Sam evden çıktılar.
Arkalarından kapıyı kapadım ve Neymar'a doğru döndüm. Gülümsüyordu. Bu gülümseme daha çok sinsi bir gülümsemeydi. Nedensizce onunla yanlız kalmak hoşuma gitmemeye başlamıştı. Ayağa kalkıp bana doğru yürümeye başladığında, kendi odama çıkmak için merdivenlere doğru yürüdüm. Adımlarını hızlılaştırdı ve beni bileğimden tutup kendine çekti. Kalp atışlarım yeniden hızlandı. Bendeki etkisi fazlaydı.
"Nereye gidiyorsun?" Sesi çok nazikti.
"Üzerimi değiştireceğim. Birazdan gelirim" Bileğimi bıraktı ve merdivenlerden odama doğru çıkışımı izledi. Arkamı ona döndüğümde, beni izliyor olduğunu bilmek tuhaf hissettiriyordu. Odama çıktım ve hemen bir şort, tişört çıkardım. Üzerimdeki elbiseyi çıkarmam için fermuarını açmam gerekiyordu. Elimi uzatamayacağım bir yerdeydi. Hızla Rafaella'nın odasına daldım. O fermuarımı açabilirdi. Ama unuttuğum birşey vardı; O burada değildi. Sam ile dışarıda olduğunu unutmuştum. Evde Neymar ve benden başka kimse yoktu. Neymar'dan fermuarımı açmasını isteyemezdim.
Ama bu elbiseyi bir şekilde çıkarmalıydım. Odama geri döndüm ve aynanın karşısında elbisemin fermuarını açmaya çalıştım. Olmuyordu. Kolumu yetiştiremiyordum. Sonunda tüm özgüvenimi topladım ve topuklu ayakkabılarımı çıkartıp aşağıya Neymar'ın yanına indim.Beni görünce güldü.
"Üzerini değiştireceğini sanıyordum?" Usulca yanına doğru yürüdüm.
"Evet, değiştireceğim" Merakla bana baktı.
"Ee?" Nefesimi verdim.
"Fermuarımı açamıyorum" Yine sinsi bir kahkaha attı ve yanıma geldi. Ondan biraz korkmuştum.
"Ve bu yüzden benim fermuarını açmamı istiyorsun?"
"Evet" Arkamı ona döndüm ve saçlarımı kaldırdım. Bir yandan da onu izlemeye çalışıyordum. Usulca elbisemin fermuarına uzandı ve yavaşça açmaya başladı. Fermuar belimin az aşağısında bitiyordu. Tam o sırada elbisemin straplez olmasından dolayı sütyen giymediğim aklıma geldi. Kızardığımı hissediyordum. O hala yavaş bir şekilde fermuarımı açıyordu. Bir an önce bu işkencenin bitmesini istiyordum.
"Şu işi hızlı yapar mısın lütfen?" Sesi bana gelmemişti ama gülümsediğini hissediyordum. Diğer hissettiğim şey ise nefesiydi. Boynumda hissediyordum nefesini. Tanrım. Başımı biraz yana çevirdim ve ona bakmaya çalıştım. Dişlerini dudaklarına geçirmişti.
Hala yavaş bir biçimde açıyordu fermuarı. Zaten yeterince uzundu ve ben rahatsız olmuştum. Hızla ona doğru döndüm.
"Sana şu işi hızlı yap dedim!" Güldü ve vücudumu kendine doğru döndürüp, çekti hızla. Şaşırmıştım. Elini yeniden fermuarıma götürdü ve eski hızında açmaya devam etti. Gözlerimin içine bakıyordu. Ben tabiki ona bakamıyordum.
Sonunda tamamını açabilmeyi başarmıştı. Nefesimi verdim ve merdivenlere doğru yürüdüm. Bu kadarı onun için yeterliydi. İçimden bir ses bu gecenin zor olacağını söylüyordu. Odama çıktığımda kendimi yatağıma attım ve sırıttım. Şuan aklından geçen şeyleri az buçuk tahmin edebiliyordum ve bu beni tuhaf hissettiriyordu. Beni arzulaması hoşuma gitmişti. Nefesini boynumda hissetmek mükemmeldi.
Aklımda bunları düşünürken kendimi, şortumu ve tişörtümü giymiş olarak buldum. Makyajımı sildim ve saçlarımı topuz yapıp aşağıya indim. Neymar burada değildi. Nefesimi verdim huzursuzca ve koltuğa attım kendimi. Onun burada olup benimle ilgilenmesini istiyordum. Tanrım, bana neler oluyordu? Daha birkaç saat önce beni sevdiğini söyleyen bir adam -ve bu adam bana hiç de iyi davranmıyordu- benim ilacım olmuştu. Kendime şaştım ve televizyon kanallarında gezinmeye başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Da Silva's Sister [Written by; Neymarable] TAMAMLANDI
Fanfiction* Kahramanımız Elizabeth'in, üvey kardeşi Neymar ile şiddetli anlaşmazlık sorunları vardır. İkisi de birbirlerine karşı son derecede kaba ve umursamaz davranır. Peki, bu davranışlar ne kadar sürer dersiniz? Merak ediyorsanız okumaya başlayın! ©All...