1×1

700 77 20
                                    

Midoriya

Kağıttaki adrese bir daha baktım. Doğru yerdeydim fakat geldiğim yer eski bir bardı. Kimsenin uğramadığı, benim bile adını bilmediğim bir sokakta...

İçeri girmeden önce son kez kararımı gözden geçirdim. Gerçekleştirmeye birazcık olsun yaklaşamadığım hayallerimden vazgeçiyordum... Tüm o hayalleri kurmakla geçirdiğim çocukluğu hiçe sayıyordum.

All might'ın düşmanı, annemin nefret ettiği çocuğu olacaktım. Derin bir nefes aldım. Belki de diye düşündüm. Belki de hayatımı yeni baştan yazabilirdim. Risk almaya değer miydi? Kesinlikle. Annem dışında kaybedeceğim hiçbir şey yoktu ki, zaten onun bundan uzun bir süre haberi olmayacaktı. Olduğu zaman ise...

Uzun bir koridordan geçtikten sonra geniş bir salona girdim. Kimsecikler yoktu. Ne Toga'dan iz vardı ne de başkasından. Beni kandırdığına dair şüphelerim ortaya çıkmak üzereydi ki...

Toga: İzuku~! Cidden geldin! Biliyordum!

Elimi ellerinin arasına alıp sıktı. Normalde hiçbir kızla iletişim kurmamış ben, hemen kızarıp utanmam gerekirken gayet sakindim.

Toga: Hadi gel! Herkes seni içeride bekliyor.

Bırakmadığı elimi kendine doğru çekerek beni daha önce orada olduğunu farketmediğim bir kapıdan içeri ittirdi.

Toga: İşte size bahsettiğim çocuk! Bakın! Bir dakika Tomura hala gelmedi mi?

Kimse cevap vermedi çünkü beni süzüyorlardı. Gözler benim üstümde olduğu için huzursuzdum. Sessiz ortamı bozmak için iki kere öksürdüm ve söze girdim.

"Ben Midoriya-"

Kapı büyük bir gürültüyle açılırken içeri daha önce hiç görmediğim iki kişi girdi. Birinin yüzünde kocaman bir el vardı, mavi saçlı ve kambur yürüyordu. Hemen arkasından giren kişi ise-

Girişiyle beraber ortam yoğun ve kasvetli bir hal almıştı. Sanki içindeki duygularını gözlerinde toplamıştı. Buz gibi cansız gözlerinde... Saf nefreti bakışlarıyla yavaş yavaş içime doldu. Duygunun soğukluğu boğazımda düğüm oluşturdu. Ne kadar yutkunsam da geçmedi.

Tomura: Oi! Toga, bahsettiğin çocuk bu mu?

Toga: Hay hay! Evet o! Ve sanırım...

Toga yarısı beyaz yarısı kırmızı saçlı çocuğun çenesinden tutup çevirdi ama çocuk hemen eliyle ittirmişti.

Toga: Bu çocuk... Endavor'un oğlu değil mi?

E-endavor mu?! En iyi kahraman sıralamasında ikinci sırada olan Endavor mu?! Onun burada ne işi var?!

Midoriya: Onun burada ne işi-!

Üzerimdeki buz gibi bakışlar donup kalmama neden oldu. Hareket edemiyorum, sanki kımıldasam beni baş düşmanı ilan edecekti.

Yavaşça başını çevirdi ve gözlerini herkesin üzerinde gezdirdi. Ben hariç.

Tomura: Uzun zamandır cevabını bekliyordum doğrusu, sonunda o gün geldi Todoroki. Kötüler birliğine hoşgeldin.

Todoroki: Buraya senin için gelmedim koca el, bunu en iyi sen biliyorsun.

T-todoroki...?

Yüzünde el olan adam sanki daha yeni beni farketmiş gibi yavaşça bana yaklaştı ve bir anda parmağını bana doğrulttu.

Tomura: Senin özgünlüğün ne?

Midoriya: B-ben... Benim özgünlüğüm y-

Toga : Yüksek IQ!

'Ne yaptığını sanıyorsun?!' bakışları atsam da 'sen bana bırak' dermiş gibi bakınca başımla onayladım onu.

Midoriya: Ö-özgünlüğüm y-yüksek IQ! Evet kesinlikle o!

Ne yapacağım şimdi ben...

×××

Midoriya: Ne yaptın sen Toga?! Neden doğruyu söylemedin?!

Toga: Öğrenseydi şu anda dar ağacında sallanıyor olurdun İzuku. Hem merak etme.

Yüzünü benimkine yaklaştırdı. Sarı ve büyük gözleri bana güneşi anımsatsa da bakışlarında sıcaklıktan eser yoktu.

Toga: Sen sadece onun dediği gibi plan oluşturmamızda yardımcı olup kaynakları değerlendir. İşe yarayan biri olduğunu anlayınca özgünlüksüz olman sorun olmayacak.

Midoriya: B-ben yapamam! O kadar zeki değilim, plan yapamam! Strateji belirleyemem. Sadece derslere çalışır kafam!

Toga: O zaman ödevin şu: 3 gün sonra saldıracağımız, UA' nin düzenleyeceği eğitim kampı için bir B planı yap.

Kulağıma doğru eğildi.

Toga: O ışığı sende gördüm İzuku... İnan görmemiş olsaydım o kızı öldürdüğün gün ben de seni öldürürdüm.

Yazıldığı tarih: xx/xx/2xxx
Yayınlandığı tarih: 26/06/2020
Durum: Düzeltme gelebilir.

Yazar notu: Midoriya' nın korkusu batmak üzere olan bir Ayın korkusu gibiydi. Tek farkı Midoriya bir daha doğmayacaktı. Battığı yerde cehennemi tadacaktı. Buz gibi bir cehennem...

[Villain]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin