Yatılı Okul 2

İkiz ruhlar..

''İlacı olmayan tek şey ölümdür.''

-

''Rae..'' gözlerini benimkilerden kaçırarak yere baktı. Yavaşça yanına ilerledim. Eğildiğim zaman elindeki kalem ile ne yaptığını anlamıştım. Billie'nin de yaptığı gibi yatağının altını karalıyor olmalıydı.

''Maria..'' dedi. ''Başından beri inkar ettiğim zaman aslında inandığımı biliyordun değil mi?'' kafamı iki yana salladım.

''Aksine, gerçeği fark edemediğini ama yakında anlayacağını sanmıştım.'' dediğimde yere bakan gözlerini benimkilere çevirdi. ''Ölüyoruz..''

''Ah, hayır. Öyle bir şey olmuyor.'' desem de dediğime inanmıyordum. Ölüyorduk ve bunun bir çaresi yoktu. ''Rita tesadüfen ölmedi.''

''Biliyorum, neye göre oluyor bu bilmiyorum ama soyadı renk olan kişiler ölüyor. Rita'da onların bir kurbanıydı.'' başını iki yana salladı.

''Soyadı renk olanlar ölmüyor, biz ölüyoruz.''

Anlam veremeden baktım. Önümüzdeki birkaç saniye de aynısını yapmaya devam ettim, sadece baktım. ''Hayır, Ally denen kız öldü. Neredeyse Chris denen bir arkadaşım da ölüyordu ama-''

Onlar sadece başkalarının ölümlerini yaşayan insanlardılar. Her şey ne kadar da mantıklıydı aslında. Soyadı renk olanlar ölmüyordu, soyadı ölecek kişiye benzer olanlar ölüyordu ve renk olması sadece bir tesadüftü.

''Rain'in saçlarının kısa olduğunu gördün mü? Görmedim diyemezsin, Ally onun yüzünden öldü. Benim saçlarımın kısa olduğu da ortada, Billie dediğin kız benim kurbanım. Rita'nın ise o çocuk olmalı.''

''Bunu siz mi seçtiniz, kurbanları..'' dedim. Omuz silkti. ''Hayır, sadece birisinin öleceği kadarını biliyordum ve onu da az önce tanıdım. Saçlarım çok kısa bir zaman önceye kadar uzundular.''

İlk geldiğim gün uzun saçlı fotoğrafını gördüğüm aklıma geldi. Neden karalananlar duvar oluyor sorusuna yanıt bulmuştum, şimdiki sorum ise neden saçlar? ''Neden saçlar Rae? Neden adak adamak ne bileyim para vermek gibi şeyler değil de saçlar?''

''B-ben bilmiyorum buraya geldiğimden beri bu böyle. Başkalarından gördüğünü uygula hesabı, yoksa saçlarımı seviyordum.'' dedi. ''Bir olayı olmalı, bir geçmişi..''

Onu onayladım. ''Bundan bende eminim ama nasıl ulaşacağız? Bunu öğrenmeliyiz ki bir şey yapabilelim.''

''Maria.. Rita öldüğünde kurbanı kurtuldu, Rain'in yerine birisi öldü ama ben.. benim için o kız ölecek mi?'' biraz geriye gittim. Rae ve Billie arasından birisi ölmek zorunda mıydı? Bir kez daha birini kaybetmek zorunda mıydım?

''Bana o cümleni açıkla Rae..'' dedim. ''İnsanlar değil biz ölüyoruzdan kastın ne?''

''Anlamıyorsun değil mi sorun olan bu oda! Lanet olası bir oda var ve buna denk gelecek kadar şanssızız.'' yutkundum. ''Bende ölecek miyim?''

Aklıma o görüntü geldi. Maria Olson ölmeyecek.. ''Bilmiyorum, bu odada olduğun için sen de öleceksindir herhalde. Seçim yaptığını sanmıyorum.''

''Kimin seçim yaptığını sanmıyorsun?'' şiddetleden göz yaşlarını sildi. Bana bir bakıp bir gözlerini kaçırıyordu.

''Rose'un.''

Rose.. Bu Rose Matthews'ten mi bahsediyordu? Rose ile konuşmuştum, yada Carolyn bilmiyorum ama bana yardım etmişlerdi. ''Ama o iyi birisi, onunla konuştum sanırım-''

''Ne yaptın?''

''Konuştum, bana yardım ediyor. Zarar vermiyor.'' cevap verecekmiş gibi olsa da kafasını dizlerine kapattı. ''Ben ölmeliyim..''