Kiralık Gelin

Villa

Multi Rüzgar'ın villası ^^  :) iyi okumalar yorum atmayı unutmayın umarım beğenirsiniz.

"Hadi bakalım Kiralık Gelin oyun başlasın."

Villanın içini gezerken bile Rüzgar'ın bu lafını düşünüyordum.

Kiralık gelin... Akla kötü fikirler gelsede evet doğrusu kiralık gelindim.

Okul için sahte bile olsa Rüzgarla evlenmiştim.

"Rüzgar! Hakan sizi evlendirememiş!"

Gizem'in ince endişeli sesi,derin düşüncelerimden sıyrılmama sebep oldu.

"Ne demek evlendirememiş? Hani bugün halletmiştiniz? Bana verdiğin kağıtlar da tamdı. Ne olduda halledemediniz?"

Rüzgar sinirli görünüyordu,her zaman olduğu gibi. Bence bu Hakan denilen adamın gelmemesi kendi için daha iyi olurdu.

Kapının birden çalınması irkilmeme sebep oldu. Rüzgar ise sinirle kapıya yürüdü ve beyaz kapıyı hışımla açtı.

Dışarı da soğuktan kızarmış olan yüzü ve sol gözü morarmış, siyah saçlı, yeşil gözlü bir adam duruyordu.

Adam Rüzgar'a tereddütle baktıktan sonra siyah spor ayakkabılarıyla içeri girdi.

Rüzgar beklediğimin aksine çok sakin davranıyordu.

Acaba söze ne zaman başlayacaktı? Ne zaman kızacaktı Hakan denilen adama?

Belki de yakın değer verdiği biriydi ondan kızmıyordu.

"Hakan bu ne demek? Evlilik işini halledemedin mi?"

Belkide erken karar vermiştim. Bu cevaptan sonra her şey yerde olabilirdi. Ah ben ne ara bu adamdan bu kadar korkmaya başlamıştım.

"Kızın imzası gerekiyormuş. Kızın da istemediğini duyunca imzayı ben arayım dedim. Bu sefer de seninle ben evlenirim falan diye..."

Kahkaha atmam herkesin gözlerini üstümde  toplamalarına neden oldu.

Ama çok komik ya. Rüzgar ve Hakan Sancak. Ehehe.

"Komik mi? Anlaşılan sana fazla yüz veriyoruz hanımefendi."

Sıcak elleri kolumda sım sıkı hissettiğimde gülmem kesildi.

Ne yapıyordu bu? Dağdan inme mi sanıyordu kendini?

"Ne yaptığını sanıyorsun?"

Beni kolumdan tuttuğu gibi sürüklemeye başladı. Durup dururken ne olmuştu ki şimdi? Tek suçum gülmek miydi?

Gizem ve Hakan denilen adamda anlamayan gözlerle bize bakıyorlardı.

Ne kadar direnmeye çalışsam da bir türlü olmuyordu. Kendime karşımda öküz olduğunu hatırlattım.

Merdivenlerden yukarı çıktığımızda ilk odanın ceviz kahverengisi olan kapısını açtı. Beni içeriye ittikten sonra kendide girdi.

Şuan tam anlamıyla kendimi masallarda ki prensesler gibi hissediyordum inanmıyorum bir oda bu kadar mı müthiş olur.

Odadan girdiğimde ilk gözüme çarpan şey güzel her şeyi tam tekerrürlü bir yatak ama ranza şeklinde bir yatak ve yatağın alt katında büyük beyaz bir çalışma masasıydı. Ve tabi yanındada yatağa çıkmam için beyaz merdiven konulmuştu.

Merdivenin yanında ise kahverengi küçük bir keman vardı.

Hey benim müzikten hoşlandığımı biliyor muydu yani üstelik keman çalmayı da çok severdim.