ADALET-İ DÜNYA 1.KISIM

239 19 0
                                    

ADALET-İ DÜNYA :  KISIM 1

Müzik ile dinlemek, kitaptaki sahnelerin aklınızda canlanmasına yardım eder..

................................ ♢ ................................

20 Nisan 1330/ Yömrük köyü

Üç seferi..
Üçü de birbirinden harami
Belki de en mühimi
Devasız insanlara yardım etmekti emelleri

"Bundan daha güzel ve daha anlamlı bir şiir oluşturabilecek kabiliyettesiniz.. Çaba göstermeyi bırakmayın." dedi Ceyhan Yükneki'ye.

Yömrük köyüne giden yolda, at üstünden bir gün inmemişlerdi. Bunu da Ceyhan istemişti, çabucak yetişsinler diye. Ha bir de şey olmuştu.

"Acıyor mu hala?" dedi Ceyhan kıkırdayarak. Yağız'a bakıyordu. O da ayağına..

"Sen kendi işine baksana.." dedi Yağız sinirle. Ceyhan'ın kıkırdaması kahkahaya dönüştü.

"E işim ne peki? Şifacı ile helvacı aynı anlama gelmiyor, Asker bey. Bilginiz olsun."

"Bir şey oldu ya.. Geç dalganı sen.. Aman ne olur kaçırma bu fırsatı. Gözün açık falan gitmesin." diye mırıldandı Yağız sinirle. Yağız'ın mıırldandığını gören Yükneki konuştu.

"Ne fısıldıyorsun sen öyle? Şifa duaları mı okuyorsun yoksa?" Atıyla önden giden Ceyhan bunun üzerine durdu ve arkasına baktı. Yağız'ı alayla şöyle bir süzdü ve tekrar arkasına dönerken konuştu.

"Sanırsam it kuduzdu, ve etkisini göstermeye başladı. Bakarsın, birazdan ağzından köpükler de çıkar." Bunu duyan Yağız, atını hızla sürdü ve Ceyhan'a yetişip önünü kesti.

"Nasıl yani?" dedi korkuyla. Sonra derin nefes aldı. Gülümsedi. "Hekimim, güzel hekimim." Ceyhan kendi sıfatlarının övgüyle zikredileceğini hissedince Yağız'ın yanından geçip gitmek istedi ama Yağız yine önünü kesti.

"Yahu bir dinlesene.. O kadar kişiyi iyileştirdin, hiç düşünmez misin? Hep yanı başında duran.." dedi heceyi iyice uzatarak.

"Ee?"

"Seni her daim koruyan.."

"Eee?"

"Sana hayatını vermeye ant içmiş.."

"Oh oh.." dedi Yükneki. Ceyhan ona bir bakış attı.

"Uzun, boylu poslu, yakışıklı olan Yağız askeri.. "

"Hı hı.. "

"Kurtarayım diye? Hiç düşünmez misin?"  Ceyhan kollarını göğsünde kavuşturdu. "Sen kaşındın ama."

........ (1 gün evvel)

"Geberecektim susuzluktan.. Neymiş efendim, köylüler bizi beklermiş. Yahu yaptığım hesapla zaten yarım gün erken varacağız. Ne diye telaşlanıyor ki bu?" Yağız bunları söylerken Yükneki kahkahasını tutmaya çalışıyordu.

"Yağız asker, bilmiyorsan söyleyeyim. Ben de işitiyorum seni." dedi Ceyhan çimenlikte dinlenirken. Bir su kenarının yanında mola vermişlerdi. Ağaçlığın içindeydi gibi.. Ama ağaçtan çok açıklık vardı.

"İşit. İşit diye söyledim zaten."

"Fesuphanallah.." dedi Ceyhan sinirle.

"Oh, Sübnanallah!" dedi Yağız soğuk suyu kana kana içerken. Derken yanlarına bir köpek geldi. O da suyu görünce suya koştu ve yavaş yavaş içmeye başladı.

"Hah, al işte. Kirlendi güzelim su. "

"Bu su, burada ne kadardır var sence? Biz ise buraya geleli birkaç dakika ya oldu ya da olmadı. Bu köpeğin suyu içmeye daha çok hakkı vardır bence." dedi Ceyhan gözleri kapalı bir şekilde.

ŞİFAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin