Sevgili günlük;
Şimdi Nevra'nın nişanından geliyorum. Kalbim çok kırık çünkü öğrenmemem gereken şeyler öğrendim. Nevra o adamla isteyerek evlenmiyormuş. Annesin ölmeden önce son isteği o adamla evlenmesiymiş. Neden bir anne kızının mutluluğunu düşünmez ki? Annesinin isteğini yerine getirmek için barışmış o adamla. Bende daha bu gün öğrendim adamın adı. Çok gerekli değil ama gene de yazayım. Nevra'nın bir gram bile sevgisi hak etmeyen o adamın adı Çağatay.
Neyse onun hakkında konuşmak istemiyorum. Nişana gittiğimde Nevra beni görünce çok mutlu oldu ve hemen yanıma gelip sarıldı. Mis kokusunu bol bol içime çektim. Son kez gülüşüne uzun uzun baktım. Ve bütün nişan boyunca da kenarda bir sandalyeye oturdum ve Nevra'yı izledim.
Nişan sonuna kadar zorda olsa kaldım. Çoğu insan artık evinin yolunu tutarken ben Nevra ile iki kelime daha konuşabilmek için en sona kadar durdum. Öyle de oldu salondan herkes çıktı ve sadece biz kaldık. Çağatay bize müsade ederek arabaya doğru gittiğinde uzun bakışmanın ardından konuşan ben oldum.
"Demek evleniyorsun."
"Öyle oluyor."
"Ama papatyalar ilk baharda açar. Sen ise kışta üşümeyi ve bir daha hiç açmamayı seçtin. Yazık değil mi yapraklarına?" dedim üzgün bir sesle.
O kadar sessizdi ki ortam kalbimin kırılan sesi duyulabilirdi.
"Yapraklarımdan fedakarlık yapmam gerekti. Beni seven son kişiye de sevmiyor yaprağını çektirdim. Artık kendimi affedemem." dedi.
"Bu gece son kez papatya koktum çünkü artık yaşıyorum ve yaşayan bir papatya papatya kokmaz."
"Sen ölmedende papatya kokabilirsin kadın. Ölmeden de gülüşünde papatyalar saçabilir ölmeden de papatya sevebilirsin kadın. Çünkü sen özgür bir papatyasın ne istersen onu yaparsın."
"Unutma ki adam papatyalar ölmez öldürülürler."
"İyi geceler bayım küçücük zaman diliminde bana sonsuzluğu yaşattığınız için de teşşekkürler bu papatya kadın sizin hatrınıza papatya kokmaya devam edecek." dedi ve arkasını dönüp nişanlısının yanına gitti. Ve bir kez daha sevdi adam papatya kokan kadın yüzünden...
18 Ekim 2007
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşktan Öte
Cerita PendekSevgili günlük; Gülüşünde papatyalar açan kadını anlatacağım sana bol bol. Sonra da bir gün gülüşünden çaldığım bir papatya ile seviyor sevmiyor yapacağım. Sonrası olur mu bilmem ama benim kalbimde sonsuz olduğu kesin...