Ölüme Yolculuk

33 3 20
                                    

Lexina yorgun gözlerle etrafına baktı. Nico ve Ashley onu Styx Nehri'ne getirmişlerdi. Kendine bir Aşil Tendomu bulacaktı.

Hades ifadesiz bir şekilde onlara bakıyordu. "Bunu yapmak istedinizden emin misin? Tehlikeli olacak. Ve Aşil'in neden öldüğünü biliyorsun. O bölgeyi çok iyi korumalısınız. Kısacası normal bir melez olsa daha iyi olurdu."

"Şuanlık hayatta olabildiğince kalması bizim için daha iyi olacak. Hem ona uygun zırh tasarlayacağız. Ve buna ihtiyacı var Lordum. "

Lexina nehre baktı." Ya ben bunu yapmak istemiyorsam?"

Nico tam itiraz edecekken Ashley anlayışla ona döndü." O zaman seçeneklerimizi tekrar değerlendiririz Lexina. Seni istemediğin bir şeye zorlayamayız. "

Nico şok içinde dönüp" Ashley ne yapıyorsun? "diye fısıldadı.

Ashley" O bir genç. Tüm kontrolün onda olmasını onun isteklerinin yapılmasını sever. Bırak o karar versin. "dedi.

" Ama ya istemiyorsa? O zaman ne yapacağız? "

" Ben asla kontrolü onun eline vereceğiz demedim. Şimdilik bunların hepsini kendi fikirleri gibi ona empoza edeceğiz. "dedi Ashley kendinden emin bir gülümseme ile.

Lexina onlara doğru yaklaştı." Eğer girmezsem ne olur? "

" Hiçbir şey. Daha savunmasız kalman dışında pek bir şey değişmez. "

" Ama bütün hayatımı bitirebilecek bir bölgem olmasa bence daha iyi olur. Onlar nereye saldıracağını bilmezlerse yaşama şansım daha çok olur."dedi Lexina.

Ashley" Seni şuan 8 farklı şekilde öldürebilirim Lexina. Hassas bölgeye ihtiyaç olmadan. Sadece bir tükenmez kalemle. Hem de sıradan bir tükenmez kalem ile. "dedi ve gülümsedi.

Lexina onun gözlerinin içindeki tuhaf parıltıyı gördü. Ashley annesine çok benziyordu. O korkunç metalik beyaz gözlere 1 saniyeden fazla bakamazdınız.

Lexina yutkundu." Peki ben bu nehre girip Aşil Tendomu alınca ne değişecek? "

" O bölgen dışında nerdeyse ölümsüz olacaksın. Alacağın yaralar en aza inecek. Eğer o bölgeyi çok iyi koruyabilirsen kolay kolay bir savaşta ölmezsin."

"Yani eğer bu nehre girersem daha güvende olacağım. Bu mu?"

Ashley omuzlarını silkti."Evet. Tabii istemiyorsan yapma. Kimse seni buna zorlamıyor."

"Nehirden çıktıktan sonra beni öldürme yolun kaç kalıyor?"

"Bir yolu var. Sadece bir."

Lexina botlarını çıkarıp nehre girerken Ashley zaferle gülümsedi. Nico "Bunu nasıl yaptın?" dedi.

"Alexa'yı da sayarsak tam 3 tane çocuk büyüttüm, büyütüyorum. Yıllar içinde bir şeyler öğrenmiş olmam lazım değil mi?" dedi gülerek.

..................

"Harry! Isi, Alex! Ben geldim."

Ashley yavaşça kapıyı kapattı. Evlerinin tamiratı yeni bitmişti. Yerde kırılmış birkaç bardak ve ıslanmış bir zemin görmüş olmayı hayal etmiyordu.

Alanza tepeden tırnağa ıslanmış bir şekilde yanına geldi. Arkasında Louis elinde su tabancası ile onu kovalıyordu.

Ashley iç çekti ve sinirle "Alanza Isolde Perez Hamilton! Louis Alexander Perez Hamilton! Neler oluyor burada?! Babanız nerede?!" dedi.

Alanza Louis'in işaret ederek "Hepsini Alex başlattı! Beni ilk ıslatan o idi!" dedi.

Louis su tabancasını indirerek "Hayır asıl sen başlattın! Babamı odasına kitleyip bana toka takmaya çalışan da sendin!"dedi.

Ashley derin bir nefes aldı." Yeter. Şimdi ikinizde doğruca odalarınıza gidecek ve bu yaptıklarınızı düşüneceksiniz. Özür dilemeye hazır olduğunuzda yanımıza gelirsiniz. Yaptığınız davranışları düşünün! "dedi.

Alanza mavi gözlerini ona dikti. Sarı saçları ve mavi gözleriyle Harrison'un kız haliydi." Ama anne! "

" Ama yok Alanza. Doğru odalarınıza. "

Louis mavi gözleri yavaşça doldu ve ağlamaya başladı." Ama benim bir suçum yoktu. "

Ashley iç çekip Louis'in ondan aldığı kızıl saçları karıştırdı. "Odanıza gidin çocuklar. Hatalı olduğunuzu anlayacaksınız. Hadi bakalım doğru odalarınıza. Ben de babanızı kurtarıyım."

Çocuklar ağlayarak odalaeına gittiler. Ashley hızla merdivenleri çıkıp Harrison'un yanına gitti. Kapıyı yavaşça tıklattı. "Harry, orada mısın?"

"Ashley şükürler olsun! Lütfen beni buradan çıkar!"

Ashley gülerek kapıyı açtı. Harrison sandalyeye bağlanmış bir şekilde ona baktı. "Şükürler olsun buradasın! Çocuklar bana oyun oynayacağız diye kandırıp buraya bağladılar. Bütün silahlarımı aldılar. 3 saattir buradayım. "

Ashley Harrison'u çözdü." Demek evin dağınıklığı bundanmış."

Harrison ona sarıldı. "Seni yeniden görmek güzel. Eeee nasıl geçti?"

"Beklediğimiz gibi."

Harrison onu yanağından öptü. "Burada olduğun için o kadar mutluyum ki! Öğleden sonra tam bir işkence idi! Bu çocuklara çok erken yaşta dövüşmeyi öğrettik gibi geliyor."

"Onlar sadece çocuk Harry." dedi gülerek Ashley. "Böyle şeyler olması normal."

"Çoğu çocuk babasını sandalyeye bağlayıp odaya kitlemez."

" Çoğu annede de Yeraltına gidip Hades'e görüşme yapıp bir çocuğu Styx Nehri'ne götürmez."

"Sanırım haklısın. Bu arada onları kesinlikle Disneyland'a götürmeliyiz."

"Evet. Eğer vaktimiz olursa götürürüz."

God Of IncunabulaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin