-1.4-

1.9K 234 228
                                    

TAEHYUNG

Her şeyin bittiği yerdeydik.

Yerde, Yoongi'nin cesedinin üzerinde kan ağlayan Jimin'i kimse sakinleştiremiyordu. Aynı şekilde Namjoon'un başına çökmüş, kafasını dizlerine yaslamış bir şekilde ifadesizce ağlayan Seokjin kendinden geçmiş gibiydi.

Yapılacak tek bir şey vardı.

°°°
25 saat önce

"Taehyung nerdesin?"

Evin içinde gezinip duruyordum, ses yoktu. Hissedemiyordum onu. Koltukta oturup kitap okumaya başladım, bir kaç saat sonra kapı çalmıştı.

Elinde bir sürü market poşetiyle kapıda bekliyordu sevgilim.

"Ben geldim, sen uyanmadan gelirim demiştim ama kasada çok sıra vardı."

Kıkırdayıp elindeki poşetlerden birkaçını mutfağa taşıdım.

"Bugün yemekte ne var Şef Kim?"

Sırıtıp beni tezgahla arasına sıkıştırmıştı. Burnunu şakağımda gezdirdiğinde gözlerim titreyerek kapandı, elleri belimi sıkıca sardı ve yüz yüze gelmemizi sağladı.

"Benim yemeğim belli, Bay Jeon. İzniniz olursa sizden beslenmek istiyorum."

"Eğer sizden beslenmeme mani olmayacaksanız neden olmasın?"

Görünüm değiştirip dudaklarını yaladığında bende değiştim. Önce dudaklarına atıldım ve bedenini iyice kendime çektim. Beni kucaklayıp mutfak tezgahına oturttuğunda bacaklarımın arasına girdi. Dişlerimiz her dudak hareketimizde hissediliyordu.

Ayrılıp dudaklarını boynuma getirdi. Diliyle ıslatıp aklımı başımdan alıyordu. Dişlerini sertçe can damarıma geçirdiğinde hissettiğim zevkten gözlerim kaydı. Kanımı dudaklarının arasına nasıl bir ihtirasla çektiğini, tatminkar bedenini hissedebiliyordum.

Bacaklarımı beline sardım ve kendime daha çok çektiğimde tek elini boynuma çıkardı. Bembeyaz solgun derinin sardığı soğuk parmaklarını boynuma doladı ve baş parmağını adem elmama bastırdı. Kafamı iyice geriye ittiğinde kendini de bana bastırıyordu.

Dayanamıyordum, sikeyim, bu sikik olayın verdiği zevk çok fazlaydı.

Dişlerini derimden ayırdığında yaradan kan akmaya devam ediyordu. Dudakları kıpkırmızıydı ve uzun dilini onların üzerinde gezdirip kalan son kanı emdi. Ardından dudaklarını ısırıp gözlerini kapattı ve başını geriye doğru attı.

"Ah, yeminler olsun ki bu tadın kölesi olabilirim."

Sırıtıp gözlerini bana çevirmişti.

"Kendiniz gibi, tadınız da vazgeçilmez Bay Jeon. Başımı döndürüyorsunuz."

Gülümseyip başımı omzuna yaslamıştım. Yorgun hissediyordum, fazla kan kaybetmiştim.

"Jeongguk? İyi misin sevgilim?"

Endişe kırıntılarıyla dolu sesi beni gülümsetmişti.

"Ani kan kaybettim ya aşkım, yorgun hissediyorum. İyiyim sevgilim, bir şeyim yok."

Gözlerini yine endişeyle tüm yüzümde gezdirip bedenimi kendine çekti.

Wizard×Taekook ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin