KARA GECE

834 191 66
                                    

Sedef, iş çıkışı dolmuş durağına doğru yürüyor arkadaşı Meltem ile birlikte. 3 ay sonra düğünü olacak ve hazırlıklar tüm hızıyla devam ediyor. Eşyalarının büyük bir kısmı alınmış daha ev tutmadığından, acele etmiyorlar mobilya için. Beyaz eşyalar ve mutfak eşyaları da tamam.Gelinlik modeli de belirlenmiş düğüne bir ay kala dikime başlanacak. Heyecanı gözlerinden okunuyor, zaman geçsin sevdiğiyle aynı çatı altında birleşsin istiyor.

Kenan, 5 yıldır hayatında; okuldu askerlikti derken zaman geçmiş, özel bir okulda Matematik öğretmeni idi. Sedef'in aksine oldukça geniş aileye sahip; iki abisi ve bir kız kardeşi var. Babası emekli Polis, annesi bir Hemşire. Böylesi sıcak bir aileye sahip olduğu için çok şanslı...

"Sedef, senin bu heyecanlı hallerini görünce eskiye gidiyorum. Nişanlılık dönemlerime, hayallerim vardı o kadar şimdiki hâlime bak birde."

Meltem 4 yıllık evli dünyalar güzeli bir kız annesi. Çok faydası oluyor genç kıza tecrübelerinden yararlanıyor, ama konuşmayı biraz fazla seviyor.

"Hiç bir zaman fazla yüz vermeyeceksin erkek milletine, yoksa astarını ister benden söylemesi."

Tebessüm ederek dinliyor genç kız arkadaşının anlattıklarını.
Konuşa konuşa durağa gelmişler beklemeye başlamışlardı. Derken siyah bir araba yanaştı, meraklı gözlerle önlerinde duran arabaya bakarken, arabanın camı indirildi.
Fırat, yüzünde iğrenç bir gülümsemeyle kızlara bakıyor;

"Bugün geç kalmışsınız Sedef hanım "

Cevap vermedi yüzüne bile bakmadı, gideceğini beklerken,

" Benden kaçarın yok, eninde sonunda benim olacaksın"
dedikten sonra uzaklaştı.

"Bu serseriyi Kenan' a anlatmalısın artık, iyice abartmaya başladı" dedi Meltem.

Sedef'de korkuyor aslında, son zamanlarda çok sık çıkar olmuştu karşısına, nişanlı olduğunu bildiği hâlde bu ısrarına anlam veremiyordu.Aynı lisede okumuş olmaları sebebiyle tanıyorlardı birbirlerini ama hiç bir zaman karşılık bulamamış yine de vazgeçmemişti.
Aksine iyice hırs yapmıştı.Evet Kenan'dan önce çıkmıştı karşısına ama karanlık bir tarafı vardı. O yüzden hep uzak durmayı tercih etti, ama kendisi pek ciddiye almadı.Etrafinda dolaşmaya devam etti. Fırat da aynı mahallenin çocuğu bildiği bir insan aslında, ama olmayınca olmuyor bazen.
....

Minibüs biraz geç de olsa, oldukça kalabalık bir hâlde geldi, her zaman olduğu gibi. O kadar insan iç içe olduğu halde duraklarda duruyor inen yolculardan çok bilenlerin olması can sıkıcıydı.

" Şoför bey oğlum üst üste mi binelim, artık yeter alıp durma yolcu!"

Arka sıralarda torunuyla oturan yaşlı teyze dayanamadı, insanlar nefes bile almıyorlardı artık. Ter kokuları parfüm kokuları o kadar biribirine karışmışkı dayanılmaz bir hal almıştı.

" Ben ekmeğimdeyim teyze, zorla bindirmiyorum ya."

Şoför de haklı insan önce kendini düşünmeli, bir sonraki minibüse binseler olmaz mı?

İneceği durağa gelince kendini dışarı attı Sedef. Meltem'in inmesine daha iki durak vardı,
ama kendine oturacak yer bulduğu için halinden şikayetçi değildi.

Apartmana girip merdivenleri ağır adımlarla cıktı, çantasından anahtarı çıkartıp kapıya uzattı kapı deliğine soktu ama annesi pencereden geldiğini görünce, kızından önce davrandı. Ellerini yıkayıp rahat kıyafetlerini giyinip yemeğe oturdular. Hatice hanım gene döktürmüş güzel bir akşam yemeği hazırlamıştı.

SESSİZ SAYHAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin