KOMŞU KIZI | Texting

2.1

Selam!

Nasılsın?

Oy ve yorum yapmayı unutmayın.

Umarım beğenirsiniz <3

Keyifli Okumalar...

¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤

"Çağlacığıım..."

"Ne var Berk?"

"Çok ayıp. Az terbiyeli ol."

"Berk!"

"Civcivim sakin ama. Ters tarafından mı kalktın bugün?"

Çağla ile Berk'in arasında geçen konuşmaya güldüm. Sınıftaydık ve hoca sağolsun blok ders yaptığı için bir sonraki dersin hocasının gelmesine iki dakika falan vardı. Ders neydi acaba?

"Ders ne lan?"

"Tarih."

Sayısal dersleri sevmediğim kadar sözel dersleri sevdiğim için, coğrafya hariç, tarih dersim iyiydi ve severdim.

[Y/N: Yazarınız sayısalcı :D]

"Arya?"

"Efendim Berk." dedim bıkkın ama sahte gülümseme ile. Susmuyordu ve bizi deli ediyordu. O yüzden Çağla'nın terslemesi şaşırılcak bir durum değildi.

"Çağla'ya civcivim diyorum. Sana ne diyeyim?"

"Ne istiyorsan onu de Berk."

"Ama olmaz ki. Bak, Emre'ye personal tercih olarak aşkım diyorum ama çoğu zaman, her zaman, ağzıma sıçtığı için arada, hep, tırsıyorum."

Berk'in kendi kendine hızlı konuşmasından sonra Çağla, "Görmemişin ingilizcesi olmuş..." dedi.

"Türkçe konuş Berk."

"Olur olur. Ne diyordum? Ha, Çınar'a da sayende artık sarı papat-"

"O benim lafım. Patenti bana ait. Başka bir şey bul."

O benim lafımdı.

"Neden ya!?" Hışımla ayağa kalktı ve sayesinde şu an tüm sınıf bize bakıyor. Sağol Berk!

Attığım sert bakışlardan sonra kalktığı gibi tekrar oturdu ve "O zaman ben ona şey yapayım. Oldu, sonra hoşçakal."

"Evet çocuklar oturun. Yoksa hepinize sıfır." dedi hoca içeri girerken, mükemmel gülümsemesi ile. Diğer öğretmenlerimin aksine Barış hocayı severdim. Dersle de ilgisi olabilir. Yeni mezun olmasıyla da...

Çağla kolumu dürtüp, "Adam dersi dinleyesi hale getiriyor..." dedi dalgın dalgın Barışcığıma bakarak.

Hocanın anlattığı çoğu şeyi bildiğim için genelde onu izliyordum- yani dinliyordum.

***

80 dakikalık, mükemmel, tarih dersinden çıkınca ekipçe kantine indik.

Emre ve Çınar çoktan oturmuşlardı. Yanlarına gittiğimizde Berk, "Evrendeki en mükemmel, en yakışıklı, en zeki insan nasılmış bakalım?" dedi kollarını iki yana açarak.

Emre, ne diyo bu aptal bakışları atarken Çınar kafasını telefondan kaldırmadan, "İyiyim teşekkürler." dedi.

Berk'in suratı asıldı ve afallamış bir şekilde, "Hayır bana, bilmem nasılmış? diye sorman-"