(35)-Final-

4.2K 275 151
                                    

Bir serüven daha son bulduğuna göre yeni serüvenlere atılabilirim:)

Takipte kalıp gelişmelerden haberdar olabilirsiniz😘

***

"Biri şu kızı artık kütüphaneye sokabilir mi?!"

Musto koridorda bağıra bağıra beni rezil ederken ben sadece vişneli meyve suyumu içmekle meşguldüm.

"Musto delirtme beni sana demiyor muyum kollarından tut bende bacaklarından diye?!"

"Meyve suyu döküldüğünde tırnaklarıyla kolumdaki derileri soyacağını bildiğin hâlde nasıl bunu diyorsun Kübra?!"

Keyifle bir yudum daha alıp iç çektim. Zaten bu bitince kendim gidecektim kütüphaneye ama bunu onların bilmesine gerek yoktu.

"Ders çalışmadan sınava girip istediğin bölümü kazanmayı mı planlıyorsun cidden?" diye söylenerek yanımıza gelen Levent'e göz devirdim.

"Tabii ki de çalışıyorum." dedim. "Şimdi de kütüphaneye gireceğim ama bunların tartışması zevkli oluyor."

Güldüğümde Küboş kafama bir tane vurdu. "Kankam dedim, kardeşim dedim, ders çalışmaya teşvik edeyim dedim, iyilik yapayım dedim ama nerdee?"

"Geliyorum ya işte." diyip boş kutuyu çöpe atmak için koridorun sonuna doğru yürüdüm. Çöp kovasına attıktan sonra merdivenlerden bir taş indi. Ben o taşa bakarken taşta bana bakıp çapkınca sırıttı.

Sırıtmanı yerim senin çocuk.

Sevgili miyiz değil miyiz hiçbir fikrim yok. Sadece ben onu her gördüğümde utanıp kaçıyorum. Neden çünkü malım.

Tam geriye doğru bir adım atmıştım ki hızla atılıp kolumdan tuttu.

"Bu sefer kaçmana izin vermiyorum." Hâlâ sırıtıyordu. "Kovalamaca mı oynuyoruz minik kedim?"

Kaşlarını kaldırıp başını eğdi yüzüme doğru.

Senin tipini yer-

Ne diyorum ben be?!

Derhâl kendine gel Selinay!

"Ne kaçması ya? Ben sadece," Bakışlarımı kaçırdım. "İşim var."

Kolumu çektim ve bizimkilere doğru yürümeye başladım. Peşimde olduğunu bilsem de dönüp bakmadım.

"Ne işiniz var acaba sayın kalbimin sahibi?"

Ah..Kalbimin sahibi dedi..

"Ders çalışacak enişte."

Kübra güldüğünde kolunu çimdikledim. Enişte ne ya?

"Sen de çalışacak mısın acaba asi mapus arkadaşım?"

Levent ellerini arkada birleştirip Kübra'ya hitaben konuştuğunda sırıtma sırası bendeydi.

"O da çalışacak tabii ki enişte."

Kübra kolumu çimdiklediğinde çığlık attım.

"Ben bu kadar acıtmamıştım!"

"Niye bağırıyorsun ya?!"

Musto araya girip ikimizi de itti. "Kesin sesinizi ya!"

Ben düşecekken Atalay hemen koltuk altlarımdan yakalamıştı. Kübra'yı da Levent'in tuttuğunu görmüştüm ve kavga çıkacak gibi hissediyordum. Anlaşamıyorlardı bir türlü.

"Ne tutuyorsun beni ya?!"

Kübra bağırdığında Levent kaşlarını çatıp ellerini çekti ve Kübra popo üstü yere düştü. Çığlık attığında yüzümü buruşturdum.

KEDİ |Yarı Texting (FİNAL)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin