Ege'denDilara'ya bunları söyledikten sonra biraz da olsa rahatlamıştım. Bu kadar rahat olmamın nedeni önceki tecrübelerime dayanıyordu. Ben odadan çıkıp yavaşca kapıyı kapatırken telefonum çaldı. Dilara'yı uyandırmamak için hızla oradan uzaklaşıp evin ön cephesini gören bi odaya girdim. Annem ve babam yurt dışına çıkmışlardı. Bu yüzden ev boştu.Hızlıca telefonu açıp kulağıma götürdüm. Arayan Acar'dı. Muhtelemen evin önündeki adamlarla ilgiliydi.
" Efendim?" Bi yandan telefonda konuşurken bir yandan da adamların hâlâ orada olup olmadığını kontrol ediyordum.Hâlâ oradaydılar.
"Adamların kim olduğunu öğrendim. Mehmet Acar'ın adamlarıymış.Dilara'yı arıyorlar. Günlerdir ortalarda olmaması onları endişelendirmiş olmalı."
'Mehmet Acar ' Dilara şirketin başına geçene kadar oraya göz kulak olacak adam. Bir nevi babasın Dilara'yı emanet ettiği adam. Ben oldum olası bu adamı sevmezdim.
" Tamam ben biraz adam hakkında araştırma yapayım."
"Tamam."
Hızlıca bu odadan çıkıp kendi odama girdim ve bilgisayarin başına oturdum. Adamın hakkında bir çok şey öğrenmiştim ama bunlar gereksiz bilgilerdi. Ben de biraz hackerlığımı kullanmaya karar verdim. Bunun için babamın şirket tabletine ihtiyacım vardı ama tableti yanında götürmüştü. Tam umutsuzlanmaya başlayacaktım ki tabi ki aklıma bir fikir geldi.
Evet! Kendi bilgisayarımdan babamın tabletini kontrol edebilirdim! Hemen gerekli işlemleri yaptım ve babamın tabletine bağlanmıştım bile. Bu işler benim için çocuk oyuncağıydı.
Şimdi sırada babamın bilgisayarından gerekli kodu alıp oradan Mehmet Acar'ın tabletine bağlanacaktım. Ve evet bunuda halletmiştim.
Olanları görünce çok da şaşırmadım doğrusu. Mehmet Acar her ay şirketin hesabından kendi hesabına para geçiriyordu. Ve bu şirketteki her insan bunu anlayamayacak kadar aptaldı. Ben hariç. Ve kesinlikle adamlarının burada olmasının nedeni Dilara için endişelenmesi değildi. Eğer Dilara öldüyse hisselerin hepsi otamatikman onun üzerine geçecekti. Belki amaçları Dilara'ya zarar vermek bile olabilirdi. Dilara ve ölüm kelimesinin aynı cümlede geçmesi kanımın donmasıma yetmişti. Kendime gelerek bu düşünceyi kafamdan atmaya çalıştım. Çünkü daha halletmem gereken şeyler vardı. Dilara'yı bu işin içinden çıkaracaktım. Belki Acar gibi kaslarım yoktu ama onda olmayan bi zekâya sahiptim.
Dilara'yı bir süreliğine yani en azın tam delilleri toplayıp polise verene kadar buradan uzaklaştırmalıydık. Ama onu evden nasıl çıkaracağımı bilmiyordum. Kılık değiştirebilirdi belki. Kulağa mantıklı geliyordu. Sabah olmuştu bile. Araştırma yaparken saatin nasıl geçtiğini fark etmemiştim bile.
Çalan zille kendime geldim. Ya adamlardan biriyse düşüncesi beynimi doldururken bir yandan da aşağıya inip kapıya doğru ilerledim. Derin bir nefes alıp kapıyı açtım. Neyse Ki karşımdakiMehmet Acar'ın adamlarından biri değilde Deniz di. Alaycı gülümsememle beraber konuştum,
"Vaay Deniz bey siz buralarda mıydınız?"
"Canım sıkkın zaten Ege. Gelme üzerime."
"Öyle mii , ne olmuş beyimize?"
"Egee kapa çeneni lan!"
"Sakin ol lan Dilara'yı uyandıracaksın."
"Dilara mı? " diye şaşkınca sormasına göz devirdim.
"Yaa Dilaraa hani şu kaza geçiren?"
"O konulara hiç girme abicim."
" Ne demek o konulara girme lan ! Ne demek girme !?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
•Kötü Kız•
Ficção AdolescenteHep iyi kız kötü çocuğa aşık olur. Peki ya iyi çocuk kötü kıza aşık olursa?