Giden adamın arkasından korkudan titreyen halimle ve dolu gözlerimle bakarken çarpıp çıktığı kapıyla kalktığım koltuğa geri oturdum.Hissettiğim yoğun üzüntü ve mutsuzluktan dolayı gözlerimden yaşlar yavaş yavaş yanağıma doğru bir yol çizerek boşluğa düşerken bazı göz yaşlarımın ağzımdaki tuzlu tadını hissediyordum.
Babamın beni böylesine ürkütücü bir adama bir dakika bile düşünmeden hatta kendisi teklif sunarak vermesi içimde kocaman kapanmayan bir yara halinde duruyordu.
Belki fiziksel olarak gözükmüyordu ama ruhsal olarak içimde hissediyordum.
Hayatım babamla yaşarken zordu ama bu adamla yaşarken daha zor olacak gibiydi.
'yaşarken' diyorum buradan çıkamayacağımı kabullenmişmiydim yani, bu kadarda güçsüz olamazdım.
Bu kendime ihanet ediyormuşum o adamın bir kölesiymişim gibi hissettiriyordu.
Burdan çıkacak bir yol bulmalı ve bu esaretten kurtulmalıydım
Düşündükçe ne yapacağım aklıma gelmiyordu, ve bu aciz halim beni daha çok ağlamaya itiyordu
Oturduğum koltukta dakikalarca ağladım ama ne bir çözüm yolu bulabildim nede burdan kurtulabildim.
Aksine kendime koca bir baş ağrısı ve şişmiş ağrıyan kızarık gözler kazandırdım.
Kafamı geriye yaslayıp şakaklarımı başımın ağrısından dolayı ovuştururken başka bir elin elimin üstüne kapanmasıyla gözlerimi tepemdeki az önce adama kahve uzatan hizmetli sandığım kıza diktim.
Benim yorgun halime nazaran bana ufacık bir gülümsemeyle bakarken gülüşü hiç samimi gelmedi.
Yorgun olan zihnimden dolayımı öyle algıladım bilemiyorum ama samimi gelmedi. Ama sonra elindeki beyaz hapı uzatınca "bu ne" diye ağlamaktan çatlayan pürüzlü sesimle sordum.
"Başının ağrısı için ağrı kesici" diyince az önce gülüşünü samimi bulmayıp şimdi böyle bir davranış sergileyen kız için az önceki düşüncelerimden utandım.
Ne kadar ön yargılıydım.
İyice dengem bozulmuştu.
Kafamı yasladığım koltuğun başlığından kaldırıp kızın uzattığı elindeki suyu ve ağrı kesiciyi alıp ağzıma atıp içtim.
Hala ağrıyan başımla şakaklarımı ovuşturup hemen geçmesini diledim. Çünkü çekilmiyordu.
Karşıma oturup odak noktası ben olan kıza gözlerimi çevirip tek kaşımı kaldırarak baktım.
Galiba konuşmak istiyordu ama ben istemiyordum,
Çünkü hem doğru dürüst bir arkadaşım olmayıp ona nasıl dert yanacağımı bilmediğim için hemde bu kızı daha tanımadığım içindi.
Zaten giden adam yüzünden iyice ona benzeyip asabileşmiştim, gözlerime konuşmak için bakan kızla konuşmaya kalksam iyi bir tepki vermeye bilirdim.
Daha ne kadar tanıyordum bu adamı değilmi, ama beni kötü etkilemişti.
Karşımda oturan kız konuşmadan bana bakarken sinirlerimi bozuyordu.
Ya kafayı yiyordum yada baş ağrısı ve bu adam beni farklı düşüncelere savuruyordu.
İnsanlara karşı böyle değildim.
Ama nedendir bilinmez bu kıza karşı iyi duygular besleyemiyordum, en iyisi gidip yatsam iyi olacaktı yoksa saçma şeylere başvurucaktım.
Bu kafayla kaçma planı bile düşünemezken uyuyup bunu yarına ertelemeye karar verdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~mafya~
General FictionMafya hikayesi okumak istiyorsan hikayeme bakmalısın :) ;) Bu arada +18 yerler olacaktır şimdiden laf edecekler hikayeye girmesin kimsenin laflariyla uğraşamam, canım öyle yazmak istiyor ve yazicam şimdiden uyarımı yapmış olayım çünkü laf edeni dikk...