0.12.0

84 13 16
                                    

Önceki bölümü atlamayın lütfen
İyi okumalar~

--------------

"Ah! Youngjae lütfen artık koşturma!" Bu çocuklar..."Ağhh! Yugyeom topu neden kafama atıyorsun ki?" Ne diyordum? Ha! Bu çocuklar gerçekten küçük canavarlar. Yemeklerin olduğu kapları açan Jaebum'un yanına gidip oturdum.

"Bumie~ bu çocuklar neden bu kadar yaramaz. Ben bile bu kadar değildim." Yüzüme bakıp tatlı tatlı güldü. "Onlardan daha yaramaz ve hareketliydin Jackie~"

Dudak büzüp önüme döndüm. Kollarımı da göğsümde birleştirip alttan alttan Jaebum'a baktım. Ama o hiç beklemediğim bir şey yapıp beni kucağına çıkarttı.

Çocuklar etrafta olduğundan onu ittirip kucağından kalkmaya çalıştım. Ama beni belimden sarmış bırakmıyordu. "Bumie çocuklar var!" Adeta çığlık attığımda çocuklar da etrafımıza toplanmıştı.

"Bay Wang neden Bay Im'ın kucağındasınız?" Mark'ın sorusuyla debelenmeyi bırakıp 'hadi açıkla' bakışımı attım. "Şey...şey Mark. O hâlâ bir bebek. Bu yüzden kucağımda."  Karnına belli etmeden dirsek attığımda çocuklar anlamasın diye kendini sıktı.

"Hadi oynamaya devam edin. Sonra yemek yemeğe." Çocuklar etrafımızdan uzaklaşınca kulağıma eğildi. "Neden? Benim bebeğim değil misin? Hmm?" Tanrım çok tahrik edici konuşuyordu.

"Sen ne kadar azgın biri olmuşsun öyle!" Yeniden kahkaha attığında boyun girintimi omzuna yasladım. Yanağımdan öptü. Ahh! bunu gerçekten çok özlemiştim. "Hayır, azgınlaşmadım. Sensizleştim Jackie."

"Bay Wang?" Kafamı kaldırıp bana seslenen küçük bedene baktım. "Efendim Jinyoung?" Biraz mırın kırın ettikten sonra yanıma oturdu. "Şey... Erkekler de birbirini sever mi?"

Böyle bir soruyu gerçekten beklemiyordum. "Neden sordun Jinyoung?" Jaebum üstümdeki şaşkınlığı fark edip kendi ele almıştı. "Şey... Ben birini gerçekten çok seviyorum. Ama annem bunun yanlış olduğunu söylüyor."

Jaebum kıkırdayıp bana baktı."Aslında bu sana bağlı bir şey. Sen kimi gerçekten seversen senin için yanlışı kalmaz. Ailen bile sana engel olamaz çoğu zaman."

Jinyoung sevinçle ayağa kalkıp top oynayan Mark'ın kolundan tutup getirdi. "O zaman ben büyüyünce Markla evlenicem." Bizimle beraber Mark da şaşırmış olmalı ki yanakları kızarmıştı. İkisi de yanımızdan uzaklaşıp gittiğinde Jaebum yanaklarıma öpücükler konduruyordu.

*

Yemeklerini yedirmek daha kolay geçiyordu. "Herkes yemeğini bitirince sürpriz var." Ben Jaebuma döndüğümde omuz silkti. Çocuklarla ben de hızlıca yemeğimi bitirmiştim.

Sepeti getirip içinden kırmızı bir pasta kutusu çıkarttı. Pastayı çıkarttığında ise üstündeki resimle şaşkınlığım iki katına çıkmıştı. İlk dilimi bana uzattıktan sonra çocuklara da dilimleyip verdi.

Kulağına yaklaştım."O gün hazırladığın pasta mı?"  Yüzme baktı uzunca."Daha güzel olmasını isterdim."

Gülümsedim. "Bundan daha güzel olamazdı."

PLAYPEN |JackbumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin