Kapının sertçe açılmasıyla kafamı yastıktan yavaşça kaldırdım. Lily kapının yanında gülümseyerek bana bakıyordu.
"Hadi uykucu, kalk artık. Kraliçe bizi kahvaltı için çağırıyor."
Saçlarımı gözümün önünden çekerek kısık sesle mırıldandım.
"Uyumak istiyorum. Beş dakika daha?"Elini alnına koyup derin bir iç çekti.
"O zaman sonuçlarına katlanırsın."Koşarak yorganın altında rahatça uzanan bedenime atladı. Uyku sersemliğiyle tüm vücudum sarsılmış, az önceki derin uykum kaybolmuştu.
Yorganı sinirle kafama çekip kalçamla üstümden düşmesi için yana ittirdim.
Ama tam tersi, daha da yatmıştı.Uykulu gözler ve bıkkın bir ses tonuyla,
"Bazen gerçekten senden nefret ediyorum."Yüzündeki şirin gamzesi ve kısık gözleriyle sırıttı.
"Ben de seni seviyorum."Üstümden yavaşça kalkıp yatağın kenarına geçti. Ayağa kalkmam için gözleriyle işaret ediyordu. Uzunca bir oflamayla ayağa kalktım. Kendimi zombi gibi hissediyordum.
Banyoya girip birkaç rutinden sonra saçlarımın elektriklenmesini almak için suyla düzelttim. Göğsüme gelen saçlarımdan oldukça sıkılmıştım. Artık rahatsız ediyordu.
Lily'nin öksürmesiyle banyodan çıkıp kolidorda yürümeye başladık.
Herkes çoktan masada yerini bulmuş, kahvaltıya başlamıştı. Alex, Hailey'nin yanında boğularak yemek yiyordu. Hailey'se ona zoraki bir gülümsemeyle karşılık veriyordu. Claudia, Alec'in yanına oturmuş, heyecanla bir şeyler anlatıyordu. Alec ise o büyük gamzeleri ve içten gülümsemesiyle kafa sallayarak dinliyordu. Mia ve Sky da oldukça yakındı. Herkes iyi gibiydi.
Kraliçe "Demek bugün gideceksiniz."
Robin kafasını salladı.
"Evet. Yeterince uzun kaldık bile."Mia elindeki çatalı hızla masaya koydu.
"Azula'nın durumu çok da iyi değil. Tamir edilmesi gerek."Kraliçe, Azula'yı anlamamışçasına bize bakıyordu.
Sky gülümseyerek cevap verdi.
"Azula bizim uçan gemimiz."Kaşlarını kaldırıp başını salladı.
Claudia "İstersen sana yardım edebiliriz. Birkaç büyüyle hallolur."
Alayla güldü.
"Sağ ol ama Azula'yı büyüyle asla tamir ettirmem. Sadece, Drageild Krallığı'ndan birkaç alet işimi görür."Kraliçe hafif bir gülümsemeyle kafasını salladı.
"Tabii ki de."Kahvaltı bitince hepimiz sarayın bahçesine doğru yöneldik. Cluadia da bize yardımcı olmak için yanımızdaydı. Gemiye doğru giderken aldığı hasar bariz ortadaydı. Parçalar etrafa saçılmış, çoğu yerde delikler vardı.
Mia'nın yüzü dehşetle etrafı inceliyordu.
"Durum tahmin ettiğimden de kötüymüş."Yüzündeki üzüntü oldukça belliydi.
Sky öne çıkıp elini tuttu.
"Ben de sana yardım edeceğim."Hüzün dolu yüzü anlık heyecanla kıpkırmızı kesildi.
Alex kafasını yan yatırmış, olanları tek kaşı havada seyrediyordu.
"Hey! Yoksa siz..."Mia utançla kafasını yan çevirirken Sky birbirlerine kenetlenmiş ellerini havaya kaldırdı.
"Evet. Uzun zaman sonra verdiğim en doğru karar ona çıkma teklifi etmekti.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ejder'in Koruyucusu
FanficBeyaz saçları... Dalgalı beyaz saçlarına götürdü elini. Kim olduğunu bildiğini sanıyordu. Vahşi, tuhaf ve umursamaz. Ama yanılıyordu. Hiçbir şey bilmiyordu. Kızıl saçlı yoldaşı Lily ile çıkacağı yolculuğu bilmiyordu. Aslında önemsiz olduğunu düşünse...