BOŞANMAK İSTEMİYORUM

204 10 0
                                    

Ahraz kendini toparlayarak Dilemin konumunu attığı yere gelmişti. Dilem atını bağlamış onu bekliyordu.

Ahraz arabadan inip olabildiğince yavaş adımlar ile Dilemin yanına doğru ilerledi. Yanına geldiğinde merhaba diyebildi sadece.

Yüzüne bile bakamıyordu. Kendini kardeşine ihanet etmiş onun aşkına göz koymuş bir adam olarak görüyordu.

Benimle ne konuşmak istiyorsun? Önemli dediğin için bir şey olduğunu düşünerek geldim.

Geldiğin için teşekkür ederim. Evet önemli bir şey konuşmak istiyorum ama neden yüzüme bakmıyorsun.

Eğer konuşmak istediğin o gün aramızda geçen konuşma ise kimse bilmeyecek söylemem merak etme.

Ayrıca Hakan ile konuştum en kısa sürede bizi boşamak için bir yol bulacak. Kendine iyi bak diyerek geriye arabasına yöneldi.

Ama ben istemiyorum.

Ahraz olduğu yere çakıldı kaldı. Arkasına dönerek anlamadım Dilem ne istemiyorsun?

Dilem nasıl söyleyeceğini bilmiyordu bir an da ağzından çıkmıştı. Ama ben boşanmak istemiyorum.

---

5 saat önce:

Dilem Ahmet ağanın konağından çıktıktan sonra Baran'ın mezarına geldi.

Bugün deden ile konuşmaya gittim sevdiğim. Çünkü aklımı karıştıran bir sürü soru vardı. Bu sorulara tek cevabı da ancak deden verebilirdi.

Çünkü artık ne düşüneceğimi ne yapacağımı bilemez bir hale geldim. Almam gereken kararları bile alamayacak kadar karıştı kafam.

Aklım, mantığım, kalbim hepsi birbirine girdi.

Bunu da seninle paylaşmak istedim. Sen beni yargılamazsın hep en doğru yolu gösterdin bana. Keşke bugün de doğru yolu görmemi sağlayabilseydin.

Zelal yaptıklarımı öyle bir yüzüme vuruyor ki düşüncelerim birbirine girdi.

En başta sen çocukluğundan beri silahı oyuncak gibi oynayan Dilem o kadar yakın mesafeden o adamı niye öldüremediğimi sordu.

Haklı neden yapamadım. Niye kafasına sıkıp bitiremedim.

Bir de üstüne kalkıp tutup hastaneye gidip hayata tutunması için başında bekledim. Yetmezmiş gibi düşmanıma kanımı verdim. Artık damarlarında benim kanım dolaşıyor.

On gün önce olanlara şahitsin bana sevemez misin diye sordu. Ben ne düşüneceğimi ne hissedebileceğimi bilmiyorum Baran.

Her şey birbirine girdi. Sana olan sevdam eksilmedi üzülme sevgilim.

Ama, ama içimde bir yer beni alıp savuruyor. Bilinmez kurak topraklara. Ne yapacağımı ne istediğimi bilemiyorum.

Sanki duvarları olmayan bir labirentin içine hapsoldum. Yönümü bulamıyorum.

Ama onu vurduktan sonra bile her gün karşıma çıktı. Beni aşkına ikna etmek için elinden geleni yaptı.

On gün önce her şeyimi seni öğrendiği günden beri karşıma çıkmadı. Kardeşine ihanet etmemek için. İyi bir dosta sahipmişsin. Neden uzak olsanız bile kopamadığınızı anladım.

Ama içimde fark edemediğim bir yerler de onu görmeyi bekliyor sanki.

Dilem'in göz yaşları inci gibi akıyordu çünkü bunu itiraf etmeyi beklemiyordu.

AHLAT YEMİNİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin