KIYAMET GÜNÜ

178 9 0
                                    

Dilem kendini geriye çektikten sonra ikisi de bir süre baktı öylece. İkisinin de konuşmaya takati yoktu.

İşte dedi Dilem işte sana içini kemirecek bir hediye. Şimdi benimle eve gel sabaha yollar açılınca gidersiniz.

Emin ol bundan sonra ne karşına çıkacağım ne de o istemediğin sevgim var ya onu dile getireceğim. Boşanma günü geldiğinde son kez mahkeme de görüşeceğiz.

Çünkü bundan sonra sana edecek tek kelimem yok Ahraz Duran.

Dilem bunu söyledikten sonra arkasına bile bakmadan eve doğru yürüdü. Ahraz da onu takip ederek arkasından gitti.

Artık ne diyeceğini ne yapması gerektiğini bilmiyordu. Kafası zaten karışıktı iyice karışmıştı her şey. Dilem önce cesurca herkese sevgisini haykırmıştı sonra da dudaklarına tüm varlığını yakan bir hediye bırakmıştı.

Bugüne kadar bir sürü kadın girmişti hayatına. Ama ne bir bakışına ömrünü adayacağı bir kadın olmuştu ne de bir öpüşüyle bütün vücudu yangın yerine dönmüştü.

Bu kadın nefes almak gibiydi Ahraz için ve Ahraz nefes almaktan vazgeçmişti.

Hakan ve Zelal kapının önünde onları beklerken geldiklerini gördüler.

Bunların bu hali de ne öyle dedi Zelal.

Belli ki zorlu bir süreç olmuş ben Ahraza arabadan kıyafet alsam iyi olur.

Dilem Zelalin önüne geldi durdu. Zelal bu beyefendiye alt katta ki banyoya kadar eşlik et. Yarın sabaha kadar kalabileceği bir oda ayarla. Sabah yollar açılınca gidecek bir ihtiyacı varsa ilgilen.

Hakan sen de keyfine bak bir şey istersen Zelale söylersin. Ben odama çıkıyorum kimseyi de görmek istemiyorum.

Dur Dilem ne oluyor anlatsana.

Boşanıyoruz yeterli bir açıklamadır diye umuyorum diyerek arkasına bile bakmadan odasına çıktı.

Hakan Ahraza bakarak iyi halt ettin dostum sonunda yapacağını yaptın. Tebrik ederim yeni hayatında da bol yalnızlı acılı günler dilerim. Çünkü nah atlatırsın bu acıyı.

Ben sana yardım ederken gerçekten sevdiğine inanarak yapmıştım. Bunu Dilemi bile karşıma alarak yaptım.

Bu kız senin için dedesine bile her şeyi anlattı seni geçmişi vurduğu geceyi bile. Ama sen değmezmişsin. Bunu hep beraber görmüş olduk.

Banyo sağdan ikinci kapı diyerek yolu gösterdi.

Hakan da arabaya koyduğu kıyafetlerden alıp eline tutuşturdu. Ne Zelal ne de Hakan yüzüne bakmıyordu artık.

Zelal Hakana da odasını gösterdikten sonra kendi odasına çekildi.

Sabaha kadar kimseyi uyku tutmamıştı. Sabah odadan dışarıya çıktıklarında Ahraz salonda oturuyordu.

Dilem tenezzül edip aşağıya dahi inmiyordu.

Zelal Hakana dönerek sana kahvaltı hazırlamak isterdim ama kusura bakma ona hizmet etmek hiç içimden gelmiyor dedi. Sana söz bir kahvaltı borcum olsun.

Önemli değil Dilemin bu gece burada kalmasına izin vermesi bile büyük bir lütuf. Biz gidelim lütfen ona iyi bak beni de haberdar et.

Olur görüşürüz Hakan.

Hakan ve Ahraz arabaya yöneldiklerinde bir kişi onları izliyordu. Dilem pencerenin önündeydi.

Ahraz kafasını kaldırıp onu gördüğünde içi buz tutmuştu. Çünkü Dilemin yüzünde hiçbir duygu ifadesi yoktu buz gibiydi.

AHLAT YEMİNİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin