~~ Hatırlatma ~~
Alt kata indik burasi çok soğuktu kapalı karanlık bir yere bırakıp gitti ama ama ben karanlıktan korkarım benim fobim var çığlık atıyordum ama nafile hiç bakmıyordu bile zaten 10 dk sonra soğuktan ve korkudan bayılmıştım ...
Evet bayılmıştım ben de en son onu hatırlıyorum ve şu anda ise başımda " Elif uyan " diye birisi bağırıyor bu Mert evet Mert o yüzden bu sefer de ben onu korkutucam o beni çok korkuttu bir süre uyanmadım hatta nefesimi tuttum o zaman çok korkmuştu sonra aniden gözlerimi açtım bana sarıldı onu hemen ittim çok sinirlendi ama umrumda değil çünkü o beni o odaya kitledi artık susmak istemiyorum bağırdım ve konuşmaya başladım.
Elif : Sen nasıl birisin ya birde beni burda seveceksin diyorsun ben beni korkutan bağarmama rağmen bırakmayan birini neden seviyim söyle hadi söyle cevap ver??
Bir yandan da ağlıyordum çünkü çok korkmuştum karanlık bana kötü şeyler hissettiriyor daha çok ağlıyordum yukardaki odaya koşarak çıktım içeri girip dış tarafında olan anahtarı alıp kitledim pencereyi açıp bağırmaya başladım " imdat yardım edin " beni kimse duymuyordu ama kapı dan Mert bağırıp duruyordu sinirlerim iyice bozuldu pencereyi kapatıp yatağa uzandım ve "yeter artık yeter " diyerek yatağı yumruklarken kapı açıldı yedek anahtar off bana ne yapıyorsun sen he diye bağırıyordu ona karşı.
Elif : Gitmek istiyorum anladın mı bizi elinde sonunda bulacaklar ozaman ne yapacaksın bana şikayetçi oluyor musun diye sordularında ben ne dicem he cevap ver kafam karışık anlıyor musun işte anlamıyorsun.
Mert : Şikâyetçi olman umrumda değil ben sadece bana geri dönmeni istiyorum dedi.
Lafını kesip sana geri dönmek mi bu çok saçma sen beni sadece korkutuyorsun ben sadece mutlu olmak istedim bu hayatı değil ...
Bir süre sonra ikimizde sustuk ben yatağa uzandım oda o tekli koltuğa oturdu ben yine sulu göz olarak ağlıyordum çünkü Mert böyle biri değil di onu bu hale ben getirmiştim belki de o teklifini kabul etmeseydim böyle olmazdı ona doğru döndüm uyanıktı onunla konuşmak istediğimi söyledim .
Aşşağıda ki koltuğa oturduk ona ilk olarak ben soru sordum benim yüzümden mi böylesin benim suçum değil mi hepsi benim suçum eğer ki ben o teklifi kabul etmeseydim böyle olmazdı benim suçum değil mi diyerek gözümden bir damla yaş süzülmüştü.
Bu sefer Mert konuşmaya başladı belki dedi. O an da kendimi çok kötü hissettim onu bu hala getiren bendim benim suçumdu daha çok ağladım Mert konuşmaya devam etti. Belkide ama tam bilmiyorum ben neden böyle yaptığımı bilmiyorum ben hiç reddedilmedim ve bu bana çok tuhaf geliyor dedi. Ben yaşlı gözlerim ile ona sen reddedilmedin bay ukala sadece ayrıldık bu öyle bir şey degil sadece artık sevgili değil de arkadaşız böyleyken belkide daha iyi oluruz belkide zaman bizi kendi kendine bir yerlere götürür bana baktı ve şöyle dedi. " belkide belki de ama bilmiyorum işte sence olur mu ? " dedi. Ben de neden olmasın denemeden ne çıkar ki hadi kalk gidelim istersen bu gün istersen yarın 1e1 hiç bir şey olamamış gibi en başta tanıştığımız gibi dedim bana sarıldı bu sefer bende sarıldı kulağıma fısıldadı " sadece arkadaş " bu sözü beni mutlu etmişti . Karşıma geçip ama " bir şartım var bu dönem sonuna az kaldı 2 hafta yapılan balo da kavalyen benim seni bırakmam yoksa deyip gülümsedi "bu artık hoşuma gidiyor du çünkü artık arkadaş olarak eğleniyorduk . " peki " dedim artık bir şeyler yoluna girmişti belki de Emre ' yi de artık düşünmemeliyim zaman
Göstersin bana doğru mu yanlış mı artık sadece mutlu olmak istiyorum Mert ile arkadaş olarak birlikte yemek hazırlıyoruz ...Evdeki durumlar --
Nehir ' in ağzından
Evde ki herkes perişan olmuştu Elif ' in annesi ağlamaktan kendini harap etmişti babası da bir okadar kötüydü polisler hala bulamamıştı kim bilir neler yapıyordur belkide çok korkmuştur keşke bir haber gelse Emre ve ben 7/24 Elif ' i arıyoruz ama ortalıkta yok bende iyice korkmuştum 2 gündür yoklardı kim bilir o pislik kendini beyenmiş şey ona ne yaptı ama bulduğumda arkadaşımı kaçırmanın hesabını vericek bana biz böyle hala haber bekliyoruz...
Dağ evi
Hala burdayız ama Mert yarın gideriz dedi ben ise aileme ne diyceğimi bilmiyorum eski sevgilim beni kaçırdı diyemezdim heralde Mert mutluydu çünkü sorun çözülmüştü ama benim sorunlarım peşimi hala bırakmıyor Mert ile yemek yedik ve ben şuan yukarıda ki odada tekli koltukta oturuyorum Mert aşşağğıda televizyon izliyor ben ise hala eve gittiğimde ne diyceğimi düşünüyorum kapı birden açıldı bu da ayrı bir öküz kapı pat diye açılırmı neyse . Mert yatağa oturdu bende yarım saattir onun yüzünden yaşadığım bu durumu aileme nasıl anlatıcağımı ona sordum oda bana bilmem kayboldum falan dersin dedi gülerek ahh çok komik avm de kamera diye bir şey de yok zaten dimi dedim alaycı bir tavırla senin olduğunu anlamışlardır ne diycem ben şimdi beni kaçırdı ama biz olayı hallettik mi dememe karşılık "mantıklı dedi. " bu çocuk gerçekten kafayı yemiş neyse dedim Mert 'in bu saçmalıklarını dinlemek yerine yatmayı tercih ederim zaten annemlerede bir şeyler uydururum ne diyceğimi bilmiyorum ama o an doğaçlarım heralde en iyisi benen iyi yaptığım şeyi yani uyumayı deniyim ve gözlerimi kapatıp kendimi hayal dünyam ile baş başabıraktım.
EVE DÖNÜŞ
Ertesi gün erken kalktım ve kahvaltı için bir kaç parça bir şeyler hazıradım Mert de kalkıp aşşağıya geldi günaydınlaştıktan sonra kahvaltı yaptık ve o hazırlanmaya başladı sonuçta ben buraya kaçırıldığım için burda hiç bir şeyim yok Mert ' in bir kızdan farkı yoktu resmen 1 saatte hazırlanmıştı bide biz kızlara derler neyse sonunda hazırlandı gisiceğimiz zaman bana "keşke gitmesek senle burda kalmak iyi geldi yanlız dedi ." Bende ona kareşılık olarak unutma sadece arkadaş dedim ." oda alaycı bir tavırla tamam tamam sadece arkadaş dedi. Ve eve dönüş başlasın off ağlasam mı gülsem mi dedim kendi kendime Mert bunu duymuş olmalı ki ağlama lütfen artık sulu göz fazlasıyla ağladın zaten dedi ona bakıp gülümsedim biz arkaşken daha iyi anlaşıyorduk şimdiden birbirimize isim bile takmıştık umarım bu böyle devam eder 1 saat sonra İstanbul ' a giriş yapıcaktık derken ben uyuya kalmıştım.
EV
Mert ' in beni itiştirmesi ile kalktım ahh olamaz eve gelmiştik arabadan indik korkak adımlarla yürüyordum ben Mert ise podyuma çıkmış erkek mankenler gibi kafası dik havalı havalı yürürken omzuna yediği dirsek darbesi ile kendine geldi . Kapıyı çaldım kapıyı Nehir açtı ve beni görünce bağırmaya başladı sıkı sıkı sarılıyordu ondan geri çekildim çünkü Emre Mert 'in boğazına yapışmıştı hemen onları ayırdım annem ve babamla sarıldıktan sonra herkes bana bakıyordu ve tabi kin ile Mert ' e hemen konuşmaya başladım ben Mert den şikayetçi değilim dediğimde herkes çok şaşırdı çünkü kimse böyle dememi beklemiyordu ben devam ettim " biliyorum şaşırdınız tabi Mert ' e de kızgınsınız Mert ile aramızda bir kaç sorun vardı oda çözümü böyle bir şeyde bulmuş oda pişman ama biz konuştuk hallettik biliyorum sizde perişan oldunuz ama ben sadece zorda olsa bunun yani bu olayın kapanmasını istiyorum Mert benim arkadaşım olarak artık yanımda yani endişelenmeyin " dedim .Babam hemen atıldı nasıl endişelenmeyelim o seni kaçırdı bir daha bunu yapmıyacağı ne malum dedi . Mert hemen söze girdi ve " asla ama asla bir daha böye bir şey olmaz " dedi. Herkes zorda olsa olayı kabullendi polislere haber verildi ve olay kapandı.
İşte ben böyle yorgun , mutlu , üzüntülü ve tuhaf 2 günün ardından iyi bir uykuyu hakettim kendimi özlediğim yumuşak yatağımın ve uykunun kollarına bıraktım bana iyi geceler ...
Sizlere çok ama çok teşekkür ederim 2000 ' e çok yaklaştık umarım bu artışların daha fazlaları olur ama yorum + vote benim için önemli lütfen unutmayın sizleri seviyorum :) birde son olarak en güzel yorumu atan 1 kişiye bir daha ki bölüm ithaf yapıcam :)
#Platonikaşk

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Platoniğin Günlüğü
ChickLitBir kız düşünün; Üç yıldır birisine aşık. Üç yıl boyunca beslediği platonik aşkı, en yakın arkadaşından başka kimse bilmiyor. Üç yıldır içinde tuttuğu aşk, zaman geçtikçe azalmak yerine daha da güçleniyor. Ne yaşarsa yaşasın sevmeye devam eden, hiç...