"Gülüm, sana bir şey anlatıcam ama anneme söylemek yok. Aramızda kalacak" tehditkar sesimle, şaşkınlıkla beni izliyordu. Boğazımı temizleyip, bakışlarımı yüzünde gezdirdim. Yargılamıyacağını biliyordum çünkü Gayleri shipleyen bir kardeşim var!! Ama en önemlisi başından beri İlhan'la beni yakıştırıyor 'Enişte' diye çocuğun peşinde dolaşıyordu. Eskiden bundan nefret ederdim ama duygularımın farkına vardıktan sonra hoşuma gidiyordu. Hep yanımda olup, destek çıkması da çok özeldi tabi..
"Ayaz söylesene artık beh" homurdanmasıyla, gülümsedim.
Kapıyı kontrol etmek adına bakışlarım kapıya çevirdim " sen önemli bir şey söyleyeceğim diyince kilitledim bende" kardeşimin her zaman temkinli davranmasına bir kez daha şükrettim.
"Şey ben.. İlhan'la.." gözleri kocaman açılmış, yüzünü buruşturmuştu. Yine ne dolaşıyordu aklında acaba.
"Yoksa.. siz sevgili misiniz?" Yüzünü ekşiterek, gözlerime bakıyordu. İyi de hani bizi shipliyordu ne bu tavır?
"Sen bizi yakıştırmıyor muydun, niye yüzünü ekşitiyorsun?" Tereddütle suratına bakarken, iç çekti.
"Başıma gelince bir kötü oldum. Ne biliyim gerçek olma ihtimaliniz yok diye shipliyordum, sonuçta ben bir Shipper'ım"
"Esra sen iyi misin? Ne saçmalıyorsun" sözümle kahkaha atarak gülümsedi.
"Hep sen mi yapacaksın? Şaka yapıyorum salak. Ben çok mutluyum sizin adınıza" ben suratına anlamak adına uzun uzun tepkisiz bakarken alnımın ortasına fiski attı.
"Ah be son kalan beyin hücresinide öldürdüm şoktan. Ayaz iyi misin lan" kulağıma dolan buğulu sesi, beynimi işgal edince. Kafamı iki yana sallayıp silkelendim.
"Gerizekalı ya çok korktum" kollarımı kısa bedene sarıp, kendime çektim. Kıkırdayıp, sırtımı sıvazladı. "Seni mutlu görmek, beni çok mutlu ediyor" gülümsedim
Kendimden ayırıp, yanaklarını mıncırdım. Dudak büzdü. "Ya yapma şunu" gülümsedi.
"Ayaz, Esra kahvaltıya gelin hadi" Annemin sesiyle, kardeşim bana döndü. Aklına bir şey gelmiş gibi, gözleri kocaman açılmış, sinsice gülümsüyordu.
"Sende bir şey var" baş parmağımı ona. Doğru sallarken kafasını salladı.
"Şey.. eniştemi kahvaltıya çağırsana" ben kardeşimi tanırdım. Şaşırmamıştım zaten.
"Anneme söylemedik ki.."
"Ben söylerim şimdi hemen" koşarak odadan çıktı.
Telefonumu cebimden çıkartıp, sevgilimi aradım
ayh sevgilimdi şimdi gerçekten değil mi? Sadece benimdi'benim Ayaz saçmalamayı kes ergenler gibi tribe giriyorsun resmen!!'
İç sesimi kovup, aramayı gerçekleştirdim. 2. Defa çalışından sonra güzel sesi kulaklarıma doldu. Biraz uykulu olabilirdi djdmbrrh
"Alo" uykudan yeni uyandığı beli olan, çatalaşan sesiyle, gülümsedim.
"Günaydın Ela gözlüm" karşı taraftan sadece, nefes alış sesi geliyordu. Bir süre sonra bir şeyler mırıldandı. Ne dediğini Duymamıştım çünkü fısıltı eşliğinde söylemişti
Merakla beklerken,daha fazla dayanamayıp tekrar konuştum
"Yavrum iyi misin sen?"
"Ha, evet iy-iyiyim"
"Niye kekeliyorsun sen?" Gülmemek için kendimi zorlarken, sesi tekrar kulaklarıma ulaştı.
"Sen neden aramıştın, bir şey olmadı değil mi" konuyu değiştirmek ha? Üçkağıtçı. Görürsün sen
"Yavrum Annemler evde yok hazır bir şeyler yapalım diyorum hmm" yüzünün aldığı ifadeyi çok merak ediyordum..
"Şey Ayaz'ım Dayım doğum yaptı, O'nlara gideceğiz. He efendim Anne ha geliyorum tamam tamam. Aşkım annem beni çağırıyor ben gidiyim sonra konuşuruz bay bay" telefonu suratıma kapattı resmen!! Söylediği yalan... neyse bunu sana ödetirim Minik..
**
Yok ben asla romantik olamıyorum....Neyse yorum yapmazsın yazmayacağım yeminle ha!
Hoşçakalın
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kardeş deme Lazım Olur |Bxb|
FanficKardeşim Dediğin de Acıyan canıma sayarsın Yaralarını