29

4K 252 82
                                    

"Nilay! Koşma etrafta, sana misafirimiz var diyorum sen ne yapıyorsun? "

Misafir kelimesini duyunca durdu ama çok sürmeden tekrar koşmaya başladı. Bu enerjisi nereden geliyor anlamıyorum ki? Ben yatağıma girip mümkünse yıllarca çıkmak istemiyorum.

Kapı zil sesi etrafı doldurunca Nilay yerinde zıplayıp sevinç dansı yaptı, ardından hızlıca kapıya koştu. Bende peşinden kapıya doğru ilerledim.

" Nilay koşma bak halıları topluyorsun."

Nilay yine sözümü dinlemeyerek koşmaya devam etti. Kapıya ulaştığında kapı kolunu heyecanla aşağı indirdi.

Nilay kapıyı iyice aralayıp iki elini birlikte ağızına kapattı.

"Gözlerine bak abiş! Deniz gibi !"

Ben onlara daha çok okyanus gözler demeyi tercih ediyordum ama Nilay'ın, Akay'da dikkat ettiği ilk özelliği gözleri olması beni gülümsetmişti.

"Gelsene içeri Akay. Neden hala kapıda dikiliyorsun?"

Akay ayakkabılarını çıkarıp içeri geçti.

"Merhaba sen benim ikinci abim olmalısın, ben Nilay ve senin yeni kardeşinim! Sormayı unuttum, adın ne senin? "

Akay, Nilay'ın söylediklerine başta anlam vermese de anladığında yüzünde sıcak bir gülümseme belirdi. Akay elini ona uzatmış olan Nilay'ın boyununa gelmek için önünde diz çöktü ve Nilay'ın uzattığı elini sıktı.

" Selam Nilay. Benim adım Akay, tanıştığıma çok memnun oldum."

Akay boşta olan elini Nilay'ın saçlarına çıkardı ve yavaşça okşadı.

Onlar benim varlığımı unutmuş gibi el ele tutuşarak salona ilerlemeye başladılar. Nilay, Akay'a yeni oyuncak bebeği ile ilgili bir şeyler anlatırken Akay onu ilgiyle dinliyor gibi gözüküyordu. Nilay, Akay'ı koltuğa doğru çekince, koltuğa oturdular.

Bende hemen arkalarından gelip boş olan tekli koltuğa oturdum. Nilay, Akay'a resmen askerden yeni gelmiş oğlu gibi davranıyordu. Onlar daha önceden de tanışıyorlarmış gibi kaynaşınca yüzümde aptal bir gülümseme ile onları izliyordum.

Akay, Nilay'ı ilgiyle izlerken gözleri bana değdi. Ona genişçe gülümseyince o da bana aynı şekilde karşılık verdi. Nilay, Akay'ın onunla ilgilenmediğini görünce yanındaki kumanda ile televizyonu açtı.

"Aaa en sevdiğim çizgi film! Akay abi sende seviyor musun bu çizgi filmi?"

Akay, Nilay'ın kendisine seslendiğini duyunca gözlerini benden çekti ve televizyona sabitledi.

"Nilay bebeğim acıktın mı sen?"

Nilay acıktığında tırnaklarını yemeye başlardı. Gözlerini bana çevirip kafasını aşağı yukarı doğru salladı.

" Akay abi biliyor musun Mizan abim en sevdiğim yemeği yaptı. Hadi yemek yiyelim, abiş yemek yerken televizyon da izleyebilir miyim? "

Kafamı aşağı yukarı sallayarak onu onayladım.

"Siz burada bekleyin, ben masayı hazırlayayım o zaman."

Akay kaşlarını çatıp ayağa kalktı.

"Ama Nilay ve ben de yardım etmek istiyoruz, değil mi Nilay?"

Nilay gözlerini televizyondan çekip Akay 'a baktı.

"Evet, evet yardım edelim bizde!"

Gözlerimi kısarak Nilay'a baktım, ben desem yapmazdı cadı .

"Tamam o zaman. Hadi mutfağa gidelim."

°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°

Yemekleri yemiş, şimdi de televizyon izliyorduk. Akay başıyla odamı işaret ediyordu, güvenimi kazanmak için yaptığı şeyi gösterecekti. Ona yavaşça başımla onay verdim.

" Nilay balım ben Akay abine banyoyu göstereceğim tamam mı? Sen burada otur iki dakika."

Nilay usulca kafasını sallayınca Akay ve ben oturduğumuz yerden kalkıp odama doğru adımladık. Odaya girince kapıyı kapatıp kilitledim.

"Ne yaptın bakalım?"

Akay yüzüne garip bir gülümseme ile bana bakıyordu.

"Görmek istiyor musun?"

"Evet, hadi merak ediyorum artık."

Akay kaşlarını havaya kaldırıp omuzlarını silkti ve bir çırpıda tişörtünü çıkardı. Gözlerimi büyütüp hızlıca arkamı döndüm.

"Ne yapıyorsun ya! Neden tişörtünü çıkardın?!"

Akay bana iki adım yaklaşıp ellerini omuzlarıma koydu ve beni ona doğru çevirdi. Gözlerimi sıkı sıkıya kapatmıştım.

" Mizan gözlerini açar mısın?"

Tek gözümü açıp yüzüne baktım sonra diğerini açınca öylece yüzüne bakıyordum.

" Eee hani nerede? "

" Kalbime bak."

Kalbinin üzerinde gördüğüm terazi dövmesi beklediğim son şey bile değildi. Kaşlarım şaşkınlıktan havalanmış Akay'ın kalbinin üzerindeki teraziye bakıyordum. (Medyadaki dövme :)

"En fazla sen kaplıyorsun kalbimi, sadece seni gördüğümde adını söylediğimde bile kalbim delicesine atarken, bana en çok adın yakışırdı."

Adın kalbime mühürlendi diyordu kısa yoldan. Mutluluktan gözlerim dolmuş, yüzümde aptal bir gülümseme ile elimi kalbinin üzerindeki dövmede gezdirdim.

" Affettin mi beni? "

Konuşmasıyla gözlerimi dövmesinden yüzüne çıkardım.

" Ben seni zaten affettim ki..."

____________________________

Ay ay ay bunlar çok tatlı ya!

Akay'ın kendini affettirme fikrini nasıl buldunuz?

Neyse gideyim de biraz Shadowhunters izleyeyim.

Daha çoook oy ve yorum dileğiyle.

Appleandbananatime

KULAKLIK (BOYXBOY) TEXTING Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin