*"Felix changbin hyungu o şekilde tavlayamazsın. Sana arkadaşı gözüyle bakıyor sonuçta."
Şimdi imdat diye bağıracaktım.
"Sen çok mu biliyorsun? Sevdiği adama nude atıp onu tav etmeye çalışan insan bana aşk doktorluğu yapmasın rica ediyorum."
Jisung'un "Şşh sussana.." diye mırıldandığını duydum. Gülmemek adına dudaklarımı birbirine bastırdım.
Utanmış mıydı cidden? Oysa bana mesaj attığı gün büyük bir gururla okulun en ateşli sarışını olduğunu söylemişti.
"Niye susuyormuşum? Zaten minho hyung saatlerdir uyuyor ayağına bizi dinliyor. Hayır o duyacak diye endişeleniyorsan her şeye şahit oldu zaten."
Hızla gözlerimi açtım ve yatağımdan doğruldum. Karşımdaki ikili bana bakıyordu. Jisung'un dudakları o şeklini almıştı. Felix ise kollarını göğüs hizasında birleştirmiş 'ne var?' bakışları atıyordu.
"Anlamadım mı sandın? Tavuk gibi hava kararmdan uyumaya çalışıyorsun. Allah aşkına daha yaratıcı fikirler bul."
Jisung hala şaşkınca bizi izliyordu. Üzerinde zaten küçük olan bedenini kat kat küçük gösteren sarı bir hoddie vardı. Tamamıyla oversize giyinmişti ve cidden aşırı ufacık duruyordu.
Başımı iki yana sallayıp felix olacak yerden bitmeye döndüm. Bu devirde en çok yere yakınlardan korkmalıydınız.
"Kendi odamda ne zaman uyuyacağımı sana mı soracağım? Ayrıca sabahtan beri bir susmadın. Emin ol sadece ben değil bütün yurt seo changbin'i tavlama fikirlerine şahit oldu."
Felix göğüs hizasında birleştirmiş olduğunu kollarını çözdü.
"Dinlemekten hoşnut değilsen kulaklarını kapatsaydın." demişti sakince. Bulunduğu odanın bana ait olduğunu unutacak kadar gerizekalı olmadığını umdum. Aksi taktirde boşa laf anlatıyordum.
"Ayrıca yemezler hyung. Benim saf salak arkadaşımı kandırıp gözünü boyuyor olabilirsin ama ben bu numaralara gelmem."
Felix'in yanında bulunan sarışının her geçen saniye de kırmızının tonlarına doğru evrildiğini gördüm.
"Kimsenin beni kandırdığı ya da gözümü boyadığı yok." demişti aceleyle.
"Evet ondan her baktığın yerde minho hyung'u görüyorsun."
Yeniden, gülmemek adına dudaklarımı birbirine bastırdım. Lee felix cidden patavatsızın tekiydi.
"Susacak mısın artık? Hem minho hyung yeni iyileşti, bırak da dinlensin."
Hala beni düşünüyordu, aptal.
"Ne minhoymuş anasını satayım ya."
Felix jisung'un kendisine karşı beni savunmasına epey bozulmuş görünüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
i'll make you my lover ♡ ¸. • *ᴍɪɴꜱᴜɴɢ
Fanfictionher şey okul dolabımda, üzerine ''lee minho'ya'' yazılmış ve dolabıma bırakılmış o beyaz zarfı bulmam ile başladı. zarfın içinde sadece küçük bir not ve sarışın bir oğlanın birkaç polarid fotoğrafı vardı. "seni sevgilim yapacağım." minsung&hyunmin c...