multi: saturday nights khalid*
Ceketimi çıkarıp jisung'un ıslak tutamlarını kapattıktan sonra gittikçe hızlanan yağmurdan nasıl kaçıp yurt odamıza döndüğümüzü az çok tahmin ediyor olmalısınız.
Gecenin o soğuğunda sarışınla ikimizin yanıyor oluşunu ironik bulan gökyüzü bir anda tüm yağmurunu üzerimize dökmeye başlamıştı ve bizde alel acele yurda geri dönmüştük.
Şimdi jisung yanımda duruyordu, ceketim omuzlarını ve saçlarını kapatıyor olsa da çoktan ıslanmıştı.
"Hastalanmadan üzerini değiştir." dedikten sonra yurt odasına adım atmıştım, jisung da hemen peşimden içeri girip kapıyı kapatmıştı.
"Bana diyorsun da sürekli hastalanan sensin." derken ellerini birbirine sürtüyor ve ısınmak adına nefesini üflüyordu.
"Hassiktir."
Sarışınla odaya adımımızı attığımız an karşılaştığımız bedenler yüzünden durmuştuk.
Abi bende şans olsaydı gecenin bir saati jisung'un çok sevgili dostları olan felix, changbin ve hyunjin şuan karşımızda duruyor olmazdı.
"Siz niye ıslaksınız lan?"
Changbin dehşete düşmüş bir ifedeyle bize bakarken yanında duran hyunjin onu yanıtlamıştı.
"Yağmur yağıyor ya dışarıda."
"Haa.."
Changbin ve hyunjin büyük bir şaşkınlıkla bizi izliyordu. Çilli çocuk ise hemen bir şeyleri fark etmiş ve bana attığı ürkütücü bakışların ardından jisung'un yanına ulaşmıştı.
Boyuna tezat iq seviyesine karşın kaşlarımı çatmadan edememiştim.
Felix jisung'un yere eğdiği başını kaldırıp dudaklarına bakmış ve ardından bana dönmüştü.
"Normal bir insanın dudaklarının pembe olduğuna yemin edebilirim ama sizinki.."
Çilli çocuk hala bir aydınlanma aşamasında gibiydi.
"İşi pişirdiniz demek ha.. Ne ara? Ardı önü bir haftadır yokuz."
"Tatil bahane, fanfinfon şahane kanka."
Yanımdaki sarışına baktığımda kızarmış suratını elleriyle kapatmaya çalıştığını fark etmiştim.
Felix'in jisung'un omzunda duran elini tutup sarışından uzaklaştırdıktan sonra samimiyet yoksunu bir gülümseme takındım.
"Öncelikle, ikinizden hiç hoşlanmıyorum."
İşaret parmağımla önce felix'i sonra da hyunjin'i işaret ettim.
"O yüzden siz yokmuşsunuz gibi davranacağım."
Çilli çocuk yumruklarını sıkıp bana meydan okur bakışlar atarken hwang hyunjin'in omuzlarının düştüğünü görmüş ancak umursamamıştım. Ona her baktığımda aklıma gelen tek şey seungmin'in gözyaşları oluyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
i'll make you my lover ♡ ¸. • *ᴍɪɴꜱᴜɴɢ
Fanfictionher şey okul dolabımda, üzerine ''lee minho'ya'' yazılmış ve dolabıma bırakılmış o beyaz zarfı bulmam ile başladı. zarfın içinde sadece küçük bir not ve sarışın bir oğlanın birkaç polarid fotoğrafı vardı. "seni sevgilim yapacağım." minsung&hyunmin c...