YAĞMUR'DAN DEVAM
Bir sure odada hic konusmadan oturduk.Cem dirseklerini dizine dayamis basinida ellerinin arasina almis bir sekilde yere dogru bakiyordu.Yaklasik 10 dakika sonra basini kaldirdi.
''Yağmur ben seni incitmek istememiştim.Özür dilerim.'' dedi ve yerinden kalkıp yanıma oturdu.
''Cem ben artık seninle konuşmak istemiyorum.Daha önce peşinden çok koşturdum ama anladımki sen bunu anlamayacak kadar aptalmışsın.'' dediğimde tek kaşını kaldırdı.Tamam belki aptal dememeliydim ama artık bu olaydan bıkmıştım.Onu Ege'nin bizi ilk tanıştırdığı günden beri seviyordum.Bunu ona elimden geldiği kadarda belli ediyordum aslında.
Aradan birkaç dakika daha geçmişti.Hala bana bakıyordu hiç gözlerini ayırmamıştı.Ona bakmasamda gözlerini üzerimde hissedebiliryordum.
Yüzümü avuçlarının içine aldı."Aptallık ettiğimi biliyorum." dediginde nefesini çok yakınımda hissettim.Çok fazla yakındık.Bakışları dudaklarıma kaydı.Aman Allahım beni öpücekti.Bir an tereddütte kalsamda hemen dudaklarına yapıştım.Çok güzel öpüşüyordu.Acaba benden başka kaç kişiyle daha öpüşmüştü.Ona kendimi kaptırmış olsamda bu düşüncelerden kendimi kurtaramıyordum.
Dudaklarını çekti ve alnını alnıma dayadı.Bir süre nefes aldı ve beni tekrar öpmeye başladı.Beni koltuğa doğru itti ve üzerime çıktı.Alt dudağımı emerken eliyle tişörtümün altından belimi okşuyordu.Dudağımı ısırdığında ağzımda istemsiz bir inleme çıktı.Gülümsedi ve beni tekrar öpmeye başladı.
EGE
Deniz'i gönderdikten sonra yaklaşık bir saat boyunca bekledim.Ama kimse odadan çıkmamıştı.Anlaşılan bu iki inatçı keçi hala konuşmamıştı bile.İşin bana düştüğünü anladım ve kilitlediğim kapıyı açıp içeri girdim.
YOK ARTIK ! Ben bunlar inatçı keçidir diye düşünürken Cem çoktan Yağmur'un üzerine çıkıp kızın tişörtünü çıkarmıştı bile.
Beni farketmeleri için öksürdüm.Kafaları bana doğru döndü.Cem kızarmıştı.Yağmur'da çobuk davranıp tişörtünü bulup giymişti.
Tek kaşımı kaldırmaya çalıştım ama olmadı bunu hiç beceremiyordum.İki kaşım kalkık bir şekilde bakmaya devam ettim.
"Barışmıssınız"
O kadar şaşırmışlardıki hiç ses çıkarmadılar.''Rahatsız ettiysem çıkabilir''dedim kıkırdayarak.
Yağmur ''Cem'de şimdi gidiyordu.'' dedi eli ayağına dolanmıştı ve omuzundan Cem'i sertçe iteledi Cem dengesini kaybedip yere düştü.Ben gülme krizine girerken Yağmur ona iyi olup olmadığını sordu ve bir an için kendimi kaybettim falan gibi şeyler söyledi.Cem'de aptal aptal sırıtıp ''önemli değil'' dedi.Resmen aptal aşıktılar bunlar.
Cem'e kapıya kadar eşlik ettik.Giderken Yağmur'un dudaklarına bir öpücük kondurdu ve ''Seni yarın ararım'' dedi.Yağmur'un midesinde kelebeklerin hunharca uçuştuğunu hissediyordum zaten günün geri kalanındada sürekli sırıtıyordu.
**********
Yarım saat rötarla sonunda uçağa binmiştik.Yağmur o günden beri elinden telefonu hiç düşürmemişti sürekli Cem'le mesajlaşıyordu.Hostes onu yedinci kez uyarmaya geldiğinde kızın yüzüne tekrar çemkirdi.Bu da yetmeyince kokpitin kapısı açıldı ve dışarı bir meteor çıktı.Gözlerimi ayırmadan pilota baktım.Aman Allahım bu nasıl bir yakışıklılıktı.
''Merhaba hanımefendi ben kaptan pilot Levent Tahincioğlu''
''Oha sen insan mısın be'' bunu içimden düşünüyordum ne ara kelimelere dökmüştüm ki.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Genç Kız (Düzenleniyor)
Chick-LitCehennem kadar sıcak bir yaz gününde Ege en yakın arkadaşı Yağmur'u yanında sürükleyerek Kemeraltındaki çok methini duyduğu bir falcıya götürür.Falcı ona 'Senin ruh eşin çok yakınlarda. Hemde mavi gözlü onu bir an önce bulman gerek' der.Kendini bu...