YENİ DOSTLUKLAR

113 11 9
                                    

Sınıfa girdi. Bütün gözler onun üzerine kenetlenmis sonaran gözlerle bakıyordu herkes. Derinin asil dikkatini çeken en arka sırada oturan kızdı. Onu tanıyordu. O kız okulda oldukça zengin ve havalı bur kızdı. Adi ise Deniz idi. Burada ne isi vardı?

1 ay önce:

"Aha demek yalandı ha. Ah durumun ne acı kimse senin gibi bir hayati yaşamak istemez. Öyle değil mi arkadaşlar?" Diyordu Deniz . Etraftaki herkes;

"Evett!" Diye bağırıyordu koro içinde.

Derin bu seslerin nereden geldiğini mersk etip ayağa kalkıp sese doğru yönelmişti. Deniz durumu olmadığı için yalan söyleyen iyi kalpli Serayi rezil ediyordu.

"Kapa çeneni"

"Oww iyi kızımız Derin hemen geldi. " Derine doğru egildi ve sinir bozucu bir gülümseme ile

"Bende ne zaman geleceğini merak ediyordum."

"O hâlde merak'in gecti. Burdayim ne yaptığını saniyorsun sen? Dur ya sen gerçekten bu kadar acımasız mısın? Acıyorum sana. Neden biliyor musun? Hiç bir duyguyu anlamayan bir pisligin tekisin". Kızı itip Serayin yanına gitti.

Deniz daha deminki o pis gülümsemesiyle

"Asıl ben sana acıyorum su an sarildigin kız Yalancının teki. Sen bunu bilmiyordun öyle değil mi? Aslında bu kız fakir ve fukararnin teki. "

"Bu seni ilgilendirmiyor. Yeterki kalbi fakir olmasın. Gerisinin ne önemi var? "

Herkes kahkaha atıp aralarinda fisildaşmaya basladi . Sonra bir an sessizlik oldu.

Etrafta insanların gözlerinin içine bakti Derin.

"Bu boş bakan gözlerinde bir sırrı yok mu sanki? Bu yüzden yalan söyleyisleri. Ya da senin hic mi sırrın yok. Eğer öyleyse sen insan bile değilsin."

Deniz uzun uzun baktı Derine ve sakin bir şekilde ilerledi. Tabi arkasından kız grubu da gitti. Fakat Deniz onlara dönerek.

"Beni yalnız bırakın. Ayrıca artık grup falan değiliz bu gerçekten çocukca bir şey olmaya başladı. " dedi. Kızlar sasirmislardi.

Kalabalık yavaş yavaş uzaklasirken Derin kenara sinmis ağlayan Seraya sariliyordu. Saçlarını oksadi.

"Gittiler Seray ağlama hadi bana

bak" dedi. Seray yavaşça kafasini kaldırıp;

"Çok teşekkür ederim. Sen olmasaydin ben be yapardim. Ben bir aptalim öyle değil mi? "

"Hayır sen aptal falan değilsin. Sadece onlar vurdum duymazin tekiler. Kendine böyle acı çektirme. Ayrıca bir şey değil. Hadi kalk şimdi biraz sakinles." Derin bunları söylerken aklından kendi sırrı geciyordu.

****

Kız kafasını kaldırip yavasca Derine baktı. Gözleri hüzünlü ve şaşkın bakıyordu. Hemen boş bir yere oturdu Derin. Öncelikle bir sınav kağıdı verdiler.

Üzerinde hayallerinizi ve bu hayallerin nerde gerçekleşmesini istediğinizi yazınız diyordu. "Pekala" dedi sessizce Derin "yazicam". Bütün hayallerini yazdı umursamadan. En sona " bunlardan sonra en büyük hayalim hayatımı kaleme almak" yazdı.

Bu doğruydu hep hayatını kaleme almak istemişti. Çünkü biliyordu en değerli hikâye insanin kendi hikayesiydi.

Sorular verildi sonra. Bur kağıtta sorular ingilizce bir digerinde ise Türkçeydi. Soruların zor olmasina ragmen öylesine hızlı çözüyordu ki soruları gec kalmasina rağmen nerdeyse sınıf hâlâ doluyken bitirmişti. En son kontrollerini yaptı.

Tam odaklanmıştıki arkadan bir ses ona doğru gelerek

"Seni dışarıda bekliyor olacağım seninle konuşmam gerek. Ayrıca umarım basarirsin." Bu ses Deniz e aitti. Şaşip kalmıştı Derin. Neden beni beklesinki diyordu içinden

Sınav kağıdını daha iyi kontrol ettikten sonra kağıdini verip çıktı. Kapının önünde bekliyordu onu Deniz.

"Ahh şurda bir park var ve ve banklar var orada konusabilir miyiz. " Deniz bunları derken Derin ona şaşkın bir yüz ifadesiyle bakıyordu. Basiyla onayladı.

Parka gidip banklara oturdular.

Gülümsedi Deniz

"Baksana şunlara ne kadar mutlular öyle değil mi? Küçükken hep onlar gibi kahkahalar atıp doyasıya eğlenmek isterdim o küçük kalbimle. Ama hep bir sorun vardı. Hep bir eksiklik. .. o çocukların annesi vardı yanında. Onlar getiriyordu çocuklarını buraya. Benim Annem olmadığı için hic gelemiyordum buraya. Babam desen benle değilde hep işiyle ve üvey kardeşlerimle ilgilenirdi. Ben sadece o evde aptal telefonlarla bilgisayarlarla oynardim. Üvey kardeşlerim parka gittiklerinden ve babalarının yani benim de babam olan adamın onları parka götürdüğünden ve çok eglendiklerini anlatirlardi. Bende aptal gibi onları dinler keşkelerde yaşardim o küçük odamda. Büyüdüm sonra yıllarca içimde biriktirdigim o nefretler yüzünden her yerde iğrenç bir insan olarak tanindim. Ailemle sirunlarimi çözemediğimden hep insanların kötü yanlarını bulmaya çalıştım. Hatırlıyor musun? Bana o gün yani Serayi kırdığim gün herkesin bir sırrı var , Senin sırrın yok mu demiştin. Var benim sırrım bu. Derin..."

"Efendim? " dedi Derin dolmuş gözlerine bakarken Denizin.

"Brn Özür dilerim. O gün için hatta hergün için ve sana teşekkür ederim o gün Serayla ilgilendiğin için. Kim bilir o gün sen onunla ilgilenmeseydin kız acisindan öldürdü. Ama belki de benim gibi aptal bir kızın laflarina aldırmazdi."

"Deniz... önemli olan fark etmen. Bende Özür dilerim senin Hikayeni bilmeden çok üstüne geldim. Ama haklı olduğumu da biliyorum ayrıca bir şey degil." Derin bunları söylerken Deniz artık ağlıyordu.

"Sana sarılabilir miyim? " Dedi Derine . Derin bir şey demeden kız anında boynuna sarıldı.

"Dostum olur musun? Çok yalnızım kendimi berbat hissediyorum. " dedi Deniz fisildayarak

"Olurum artık biz dostuz." Dedi Derin gülümseyerek. O da ağlıyordu. Yoksa dostluk bu muydu?

Dahada sıkı sarıldı lar birbirlerine onlar artık birer dosttular . ..

Anlamışti Derin asıl dost seninle ağlayandi....

.

AŞIŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin