Hep yapmak istediği şeyi yapiyordu serin ve aşışa uğramış o günde. Kore sokaklarinda hafifce saçlarını dalgalandiran rüzgâra karşı gülümsüyor ve hayallerindeki o büyülü sehirde adımlarını atıyordu büyük bir edayla.
Her tebessüm ayri bir hayalin gerçekliğini yansitiyordu. Biliyordu artik "imkânsiz" diye bir şey yoktu, umutlar ve gerceklesen mucizeler vardı.
Yoldan geçen çocuklar, aileler, yaşlı teyzeler-amcalar hepsi Derinin artık konuşacağı dili konuşuyordu. Peki neden bir ara durdu sonra? Durdu çünkü durduğu o yerde çekilmişti Minho yu ilk gördüğü dizi.
Derin bir iç cekti. Tamda Minhonun durduğu yere baktı ve hafif bir tebessüm ile boynunu eğerek canlandirdi Minhonun o dizideki halini. Boynunu eğerek baktı uzunca. ..
Sessiz bir edayla şunları fısıldadi sonra;
" Geldim. Yazdığım senaryonun hayallerdeki yerine yani." Gülümsedi tekrar...
1 hafta önce:
Bavullar hazırlanmış, sevdiklere teker teker vedalar edilmisti. Bunlar eyleme vurulurken kalplerdeki veda acısı dibine kadar vuruyordu.
1 hafta boyunca en çok, Denizle konuşmuştu. Onu en çok şaşırtan şanslı oldukları haber ise Denizinde Korede okuyayacagi idi. Fakat okullar i farklıydı. Ama Derine göre önemli olan yüreklerin bir olmasiydi.
Derin okuyacagi okulu öğrenince her şeyden daha büyük bir şok geçirmisti. Minho ile ayni okulda okuyacakti. Fakat sanat okulunda okuyordu ve Derin ne dans etmeyi nede şarkı söylemeyi bilirdi.
Insanlar ne kadar sesinin iyi olduğunu söylesede o bunun yanlış olduğunu düşünmustu hep.
Ne yapacağım diye düşündü bir ara o küçük ve onun hayalleriyle beslenen odasında oturarak. Hızla ayağa kalktı ve;
" Ben zaten oraya onun için gitmiyor muyum? Onun için gidiyorum. O hâlde sevinmeliyim." Dedi ve kollarini açarak
"Evett ! Bu benim en mutlu günlerimden biri" diye haykirdi hayata. .
---------------------------------------------
Elindeki bavulu ona ağırlık yapıyordu fakat o bunu umursamadi. Hizla elindeki bulunan kağıtta ki adresi bulması gerekiyordu.
60 yaşlarındaki bir teyzeyle Korenin geleneksel evlerin birinde kalacaklardi. Doğruca adrese doğru gitti ve kapıyı hafifçe tiklatti.
Ayak sessleri gittikce yaklasiyordu ve kapı hızla açıldı. Yüzündeki sonsuz bir tebessüm ile gülümsüyordu Derinin karsisindaki yaşlı kadın.
"Aa merhabalar.ben Rachel." Bu sözcükleri elbette Korece söylüyordu ve Koredeki ismi 'Rachel' olacakti.
"Merhaba küçük bayan." Dedi yaşlı kadin. Rachelin yani Derinin elindeki bavulu hızlıca kaptı ve Racheli iceri buyur etti büyük bir Kibarlık ile.
Rachel iceri adimini atar atmaz bu muazzam mazraya hayran kalmıştı. İçerisi yesilliklerle kaplı bir harikalar diyarina benziyordu. Bu manzara karşısında hayranlıkla bakan Derin
"Burası harika." Diyebildi yalnizca. Yaşlı kadın hafifçe gülümseyerek.
"Harikalar yaratmayı seviyorum. Fazla mütevaziyim öyle degil mi?" Dedi hafifce bir kahkaha atarak.
"Öyle!" Dedi Rachelde büyük bir kahkaha ile ve içeri gecip odasına yerleşti. Yaşlı kadın ile sohbetler etti. Rachel tamda o sırada farkında olmadan teyzenin yanında Minho nun posterini asmaya başlamisti.
Yaşlı kadının bunu gördüğünü fark ettiğinde hemen posteri geri katladi fakat yaşlı kadın hızla yanına gidip posteri elinden aldi ve ona hafifce gülümsemseyip sıkıca Rachelin elini tuttu.
"Sorun değil güzel kızım. İstediğini yapabilirsin. Seni kınamam, merak etme. Hadi asmanda sana yardım edeyim." Diyerek posteri yapıştırmaya başladı kadın.
Derin minnettar idi. İkisi birlikte posteri astilar ve Derin hazirlanip gidecek olduğu okula doğru yol aldi. Gideceği yerleri bulmak zor olsada üstesinden geldi.
Bindiği otobüsten indi ve kayıt işlemlerini kontrol ettirmek için hizla okulun merdivenlerinden çıktı. İdare katına geldi ve kapıyı tiklatti. Içerideki ses içeri gelmesini söyledi.
Rachel içeri girdi ve
"Merhabalar ben kayıt islemlerimi kontrol ettirmek ve sınıfımi öğrenmek için geldim." Dedi ve ismini söyleyip oturan kadından cevap gelmesini bekledi.
Biraz sonra kadının söylediği sözler onu şoka uğramıştı.
"Okulumuz için gerekli paranın sadece yarısı ödenmiş bulunmakta. 1 ay sonraya kadar 3.000 Tl yi yatirmaniz gerekmekte."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞIŞ
Teen FictionKilometreler ne kadar acıtır... veya hiç görmediğin birine olan özlemler ne kadar gizlenir... Derinin hikayesi okyanusların ve yolların aşılip mucizeye açılan bir yol. peki o yolu ve hikayeyi sizde kalbinizin derinliklerinde yaşatmak ister misiniz...