Herkese merhaba canım okurlar. Yeni bir bölüme daha hoş geldiniz.
Selamün Aleyküm.
İyi okumalaar...
:"•°•°•":
Bilinmeyen Numara:
(Anıl Çevrimiçi)
Anıl: Günaydın
Bilinmeyen Numara: Hayırlı sabahlar
Anıl: Nurlu sabahlar
Bilinmeyen Numara: Hayırlı yolculuklar
Anıl: Hayırlı dersler
Bilinmeyen Numara: Hayırlı gülüşler
Anıl: Hayırlı günler
Bilinmeyen Numara: Hayırlı ömürler
¤▪︎☆▪︎¤
Konuşmamıza gülerek başımı kaldırdım. Şu aralar beni en sevindiren şey Anıl'la konuşmaktı sanırım.
Dolmuşun yaklaştığını görünce ayağa kalktım. Saat 9'da dersimiz başlıyordu ve Yurt okula oldukça uzak olduğu için sabahın yedisinde kalkıyordum. Metroyla 15-20 dakikalık, dolmuşla 10 dakikalık ve yürüyerek 10 dakikalık bir yolculuk sonucunda okula varabiliyordum. Bu yol çekilmezdi ama ucunda hayallerim, Anıl ve güzel bir gelecek bekliyordu. Okuduğum okulu bin bir emekle, günün yirmi beş saati çalışarak kazanmıştım ve şimdi bin bir emekle okula gidiyordum. Hayatım yollarda geçiyordu.
Ellerimi ceketimin cebinden çıkararak dolmuşa el salladım. Binip çoğu yerin de boş olmasının avantajıyla bir cam kenarı koltuğuna oturdum. Kulaklıklarımı takarak Elenor Rigby'nin slow olan versiyonunu açtım. Başım koltuğun baş kısmına yaslayarak yollardaki tek tük, acelesi olan insanları incelemeye başladım.
Ah, şu yalnız insanlara bir baksana
Ben gibi.
°•○●□●○•°
Bilinmeyen Numara: Okula ne zaman gelirsin?
Anıl: Gelirim birkaç dakikaya da, neden?
Bilinmeyen Numara: Hiç, öyle...
Bilinmeyen Numara: Bende seni bekliyorum, gözlerim yollarda.
Anıl: Beklemek güzeldir, ama doğru durakta.*
Bilinmeyen Numara: Durağım doğru mu yanlış mı bilemem ama, ucunda sen varsın ya, ne yanlışı görür gözüm, ne doğruyu.
Anıl: Birini böyle beklemek... Şayet, gelmezse hiç o otobüs?
Bilinmeyen Numara: Beni o otobüsün alacağı noktayı bulur, oraya konarım. Hiç olmazsa eğer, o otobüsü kovalarım. Hayatın iyi yönlerine dair umudum kesilmez, herkese bundan bahsederim; fakat ben inancımı kaybedeceğim. O nokta da, beni o noktaya getirmekten alıkoyacak ihtimalleri neden faaliyete geçirmediğim için kendi kendi yemek yerinez faaliyete geçirip inancımı kaybetmeyi yeğlerim. Hiçbir şey yapmayarak kendi umutlarımı kendim infaz etmektense, bir şeyler yapmaya çalışarak infaz etmeyi isterim. Elimde, denedim, diyeceğim şeyler olması olmamasından iyidir.
Anıl: Çok eminsin bir gün kendi infazını gerçekleştirebileceğinden. Nedir bu infaz dediğin? Ölüm mü?
Bilinmeyen Numara: Bir nevi ölüm galiba. Umutsuz, hayalsiz yaşamaya, yaşamak denir mi ki? İnfaz edeceğim şeyler, umutlarım ve hayallerim aslında.
Anıl: Denmez. Sadece düşünen, konuşan ve nefes alan, renkleri bulundurmayan bir et yığınının yaşadıklarına, yaşamak denmez.
Bilinmeyen Numara: Hoş geldin.
Anıl: Hoş buldum.
°•○•°
Yeni bir bölümle burada olmaktayım.
Bölümde geçen şarkı medyada var. Ve oradaki resim de çok güzel değil mi...
*: Can Yücel'in bir sözü
Sonraki bölümde de burada olacağım ama şimdilik ben kaçar. Baay
ŞİMDİ OKUDUĞUN
gözlerinde kaybolmak | texting
Chick-LitBilinmeyen Numara: Geceye alışan bir adam Bilinmeyen Numara: Yağmurlar yağsada, o zaten sırılsıklam Bilinmeyen Numara: Geceyi yakan bir adam, Bilinmeyen Numara: Geceyi söndüren bir kadın var. Başlama Tarihi: 29102020' Sonlanma Tarihi: ... Bu hikaye...