Aşka Esir

33: Teklif

Eray sabah uyuşmuş kolu ile uyanmıştı. Kolunun üzerine sıkıca kafasını yaslamış kıza baktı. Sarı saçları yastığa dağılmıştı.

Pembe dudaklarına bir öpücük bıraktı. Inci birden gözlerini açtığında Eray korkuyla sıçardı.

Inci kahkaha atarken Erayda kendini tutamamıştı.

"Çok romantik bir günaydın oldu güzelim." Inci gülümseyip yerinde kıpırdandı.

"Sınav sonuçları bu hafta açıklanıcakmış. Gazetede gördüm." Inci basını salladı.

"Evet öyle. Merak ediyorum."

"Böyle konuşunca kendimi yaşlı hissettim. Ben üniversiteyi bitireli yıllar oldu."

"Evet biraz yaşlandın." Eray bak sen diyip Inci'yi hızla altına aldı.

"Ister daha genç olsun ister daha zengin. Benim gibi muhteşem bir adam asla göremezsin."

Inci tabi tabi dercesine gülümsedi.

Eray trip atar gibi yaptığında Inci kahkaha atıp sıkıca sevgilisine sarıldı.

"Biliyorum sevgilim. Ne senden yakışıklısı nede senden zengini. Umrumda olan tek şey sensin."

Inci yavaşça sevgilisinin kucağına oturduğunda Eray kızı hissetmesiyle başını geriye doğru yasladı.

Inci sinsice gülümseyip Eray'ın baklavalarına doğru inen minik sulu öpücükler bırakmaya başladı.

Öpücükleri iyice aşağı indiğinde Eray'ın eli güzel sarı saçları bulmuştu

___

Herkes kahvaltı masasında yerini aldığında Sarp ve babası yeni isleri hakkında konuşuyordu.

Ebru sohbet sırasında Sarpın iş için bu evde olduğunu anlamıştı. Babasıyla böylece daha yakın oluyordular.

Kahvaltı sonrası üvey babası ise annesi de alışverişe gitmişti.

Ebru'da odasına geçmeye karar vermişti ki Sarpın sesi onu durdurmuştu.

"Kahve içmek ister misin? Kahvaltı sonrası bahçede çok güzel gidiyor." Ebru düşünmeden baş salladı.

"Nasıl olsun?"

"Kahveyi sekerli ve yumuşak içerim." Sarp'ın kusursuz gülümsemesi yüzüne yayılmıştı.

Sarp kahveleri yaptığında birlikte bahçeye geçtiler. Yaz mevsimi olmasına rağmen hafif yağmur çiseliyordu.

"Kendini toparladın gibi. Iyi iş çıkardın." Ebru gülümsedi. Ama diyecek bir şey bulamadı. Ilişkileri üvey iki kardeş miydi yoksa fazlası mi vardı? Kestiremiyordu.

Sarp Ebruya baktığında gülümsedi.
"Ne oldu?" Sarp kızın dudaklarına yapışmış kahve kremasını yavaşça aldığında ikili birbirine bakıp kalmıştı.

Ebru dudaklarının birbirine yakınlaştığını hissediyordu. Çok geçmeden ikilinin dudakları inanılmaz bir kıvılcımla birbirini bulmuştu.

Sarp'ın eli uzun zamandır aradığı şeyi bulmuş gibi sahiplenircesine Ebrunun çenesindeydi. Sarp bu kızı gördüğü ilk andan beri ona karşı adını koyamadığı hislerin pençesindeydi.
___

Inci evi toparladıktan sonra şirkete gitmeye karar vermişti. Yade oradaydı ve Inci merakına engel olamıyordu.

Hızlıca giyindi ve evden çıktı. Yarım saat sonra şirket binasına ulaşmıştı. Muhaesebedeki kıza adını söylediği gibi içeri davet edilmişti. Bu durum hoşuma gitmişti.