Yaklaşık 50 santimetre yarıçaplı üzerinde ara ara tırtıklar olmasına karşın canlılığını yitirmiş ve yerden 2.5 metre yukarıda olan ayrıca etrafındaki tüm yeşilliklere kıyasla kuruluğu ve kahverengiliğiyle dikkat çeken bir dalın üstünde kapağı açık mavi olan üzerindeyse örümcek ağlarına benzer daha koyu bir mavi renkle çizilmiş desenleri olan üstünde de keskin hatlarla yazılmış DİNAMİK VİZYON OYUNU yazısıyla tüyleri ürperten bir his verirken kenarlarıysa daha da koyu mavi renkte olan metalle kaplanan bu kitaba pürdikkat kesilen bir çift göz vardı.
Kitabın kapağını dikkatli bir şekilde açtıktan sonra karşısına çıkan sayfaya hızlı bir göz gezdirip hemen bir sonraki sayfaya geçti bu kişi. Sayfayı çevirdikten sonra karşısına iki farklı sayfa çıktı. Bu sayfalarda birbiri ardına belli bir sıra olmaksızın dizilmiş çok aşırı miktarlarda sayılar vardı.84901928472758593957938594937585985858959398058490192847207585939057938059493758590858580959398584....Bu şekilde kocaman iki sayfa boyunca rakamlar yerleştirilmişti.
"Teknik gerçekten de benim bunları ezberlememi mi istiyor? Bu çok saçma değil mi bunun bana nasıl bir faydası olabilir ki? Hmm...ne de olsa denemeden bilemem değil mi?" Bu düşüncelerin aklından geçtiği kişi tabii ki de Shen'di. 3 küçük çocuk birbirinden ayrıldıktan sonra uygulama yapmak için burasını bulmuştu. Ardında Jiang'a benzer şekilde önceden edindiği bilgilerle enerji merkezindeki kitabı önüne çağırmaya başardı ve sonrasında zaten kafasında sorular oluşmaya başladı.
Yaklaşık 15 dakika boyunca içinden sürekli tekrarlarla her bir satırında 80'i geçkin rakam bulunan 4 mısra ezberledi. Açıkça bu hız tek kelimeyle KORKUNÇTU. Bunun farkında olmadan ezberledi ve ezberledi. Yarım saatin sonunda 7 mısra ezberlemeyi başardı. Açıkça bu onu fazlasıyla yormaya yetmişti. Her ne kadar çocuk olsa zihni dinç ve sağlam olsa da tek başına yarım saat olduğu yerde oturmak bile 6 yaşındaki çocuğu sıkıntıdan patlamak üzere getirebilirdi.
"Tekniğin dediğine göre şu anki ezberlediğim rakamları doğru sırayla aralıksız bir biçimde okursam birşeyler olacakmış. Ama o bir şeyleri açıklamamış. Galiba yine sadece deneyerek bir sonuca varabilirim." Yine kendi kendine sorulara cevap ararken bu sefer aklındaki soruları dışa vurmaya başladı. İlk 50 rakam her şey normal ve akıcıydı ardından gelen 25 rakamda bir gariplik vardı ama yine de sorunsuz bir şekilde rakamları söylemeye devam etti. Bir sonraki 25 rakamda bir şeylerin farklı olduğu kesinleşmişti. Çünkü söylediği her rakam kafasında kaşınmaların miktarını birazcık arttırıyordu. Ezberlerken bu durumun olmaması onu düşünceli bir hale getirdi.
25 rakam daha geçtikten sonra kafasındaki mi denilmeli yoksa beynindeki mi denilmeli bilinmemekle birlikte bu kaşıntı hissi hafif karınca ısırıklarındaki acılara dönüşmeye başladı. Tüm bunların etkisi altında ilk hatasını yaptı. Böylelikle tekniğin direktörlüğü altında yeniden başladı rakamları okumaya. 125 rakam boyunca kafasındaki yoğun kaşıntı hissi çoğalmamakla birlikte hafif azalma belirtisi göstermişti.
Bu sefer daha odaklı ve dikkatli bir şekilde zihnindeki rakamları okumaya başladı. 125. Rakamdan sonraki rakamlar Shen'in kafasındaki rahatsız edici kaşıntı hissini tekrar arttırmaya başladı kısa bir süre bu kaşıntı hissi tekrardan karınca ısırığının verdiği acıya dönüşmeye başladı. 150.rakamdan sonra bu acı miktarı arttı. Artık odaklanması yavaş yavaş daha zor hale geliyordu.
Rakamları okuma hızı gittikçe yavaşladı ve zihninde ki doğru sıralı rakamları bulması zaman geçtikçe zorlaşıyordu. 175.rakama geldiğinde bu acı miktarı bariz bir şekilde artmıştı. Ve bu kadar rakamı okuyana kadar yaklaşık 15 dakika daha geçmiş zorluksa yüksek miktarlara çıkmıştı.
200.rakam...
225.rakam...
275.rakam...
300.rakam...300.rakama gelinceye kadar bir buçuk saat daha geçmişti. Şu anda kafasında ki ağrı çok başka bir boyuta geçmiş,ellerini şakaklarını ve alnını kapatacak bir biçimde bastırmaya başlamıştı. Çünkü şu anki acı dayanılmaz bir his veriyordu. Gözleri ağrıdan dolayı dolmuş olan bu küçük çocuk şaşırtıcı bir iradeye sahip olduğunu her halinden belli ediyordu çünkü şu an bile tamamen rakamları hatırlama çabası içerisindeydi. Kafasındaki ağrıdan kurtulup rakamları söylemek onun şu anki hali için çok zorluk vericiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖZGÜR RUH
FantasyDeborah ve iki kardeşi henüz çok küçükken hayatın büyük zorluklarını tattı.Bu zor dönemlerini ustalarının,potansiyellerinin,iradelerinin ve zekalarının yardımlarıyla atlattılar.Fakat önemli olan olay şuydu ki hayatta herkes zorluklar yaşardı ve zorl...