-5-

532 31 52
                                    

Balkanlarda kışın yaklaşmasıyla yağışlar da oldukça artmıştı. Etraftaki insanların sırpça konuşmaları duyuluyor ve sabahın bu saatlerindeki iş telaşı görünüyordu. Kucağındaki küçük kızı sıkıca tutarak Kragujevac'da duruyordu genç kız. Etrafa merakla bakan küçük kız her şeyden habersiz bir şekilde "Neden buradayız?" diye sordu. Kendi toprakları hariç sadece Bosna Hersek toprakları ve Arnavutluk topraklarını görmüş küçük kız Sırbistan topraklarına gelince şaşırmış ve biraz da korkmuşdu. Zaten Sırbistan topraklarında bulunduğunu bile bilmiyordu.

Dediğim gibi, kendi topraklarından pek çıkmayan bu küçük kız Sırpları görünce korkmaya başlamıştı. Kucağında bulunduğu genç kıza daha sıkı sarılarak korktuğunu belli etmeye çalıştı. Kendisine sıkıca sarılan küçük kızın saçlarını okşayarak "Korkma Kosova, ben yanındayım." deyip gülümsedi genç kız. Daha da sıkı sarılan Kosova, "Bosna abla biz neredeyiz?" diye sordu. Etrafta yürüyen insanlara bakıyordu.

İç çeken Bosna Hersek, Kosova'nın saçlarını okşamaya devam ederek "Sırbistan topraklarındayız." dedi. Kardeşi gibi gördüğü küçük kızın korktuğunu çok net anlıyordu.

-Geçmiş-

Evde her zamanki gibi bir kaos ortamı vardı. Ne zaman Yugoslavya dışarı çıksa ve ya bir yere gitse evde kavga oluyordu. Bu da o büyük bir kaos yaratan kavgalardan biriydi. Evde iki çocuğun ağlama sesleri, iki genç ülkenin bağrışmaları ve onları ayırmaya çalışan çocukların sesleri duyuluyordu.

Sırbistan'ı iterek "Her Sovyet'le kavga ettiğinde sinirini Kosova'dan çıkaramazsın!" diye bağıran Bosna Hersek'in sesi bütün evde yankılanmıştı. Hızla ayağa kalkıp Bosna Hersek'e tokat atan Sırbistan, "O benim kardeşim istediğimi yaparım! Ayrıca sen kimsin de buna karışıyorsun!?" diye bağırdı. Yumruğunu sıkan Bosna Hersek, dolmuş gözlerle Sırbistan'a bakarak "O senin kardeşin malın değil! İstediğini yapamazsın!" diy bağırdı. Gülmeye başlayarak "Gerçekten bir aptalsın! Şu anki yüzün o barbardan ayrıldığın zamanki gibi!" dedi.

Elini Bosna Hersek'in omzuna koyup "Sırbistan ne diyor Bosna?" diye sordu Kuzey Makedonya. Burnunu çeken Bosna Hersek, "Hiçbir şey Makedonya." diyerek arkasını dönüp ağlayan Kosova ve Karadağ'a sarıldı. "O kadar safsın ki o gerizekalı kadına inanıp o barbardan ayrıldın." diyerek gülmeye devam etti Sırbistan. "Kapa çeneni." diye mırıldanan Bosna Hersek, sıkıca sarılıyordu Karadağ'a ve Kosova'ya.

"Aslında keşke o karı haklı çıksaydı. Ne güzel onun toprakları benim olabilirdi şu an." diyerek ellerini ensesinde birleştirdi Sırbistan.

-Şimdi-

"Senin ne işin var burada?" diyerek Bosna Hersek'in kucağındaki Kosova'ya bakıp gülümsedi. "Seni küçük bir kız çocuğuyla bırakmayacağım için." diyen Bosna Hersek, kucağındaki Kosova'ya daha sıkı sarıldı. Göz devirerek Kosova'yı kendi kucağına aldı Sırbistan. "O benim kardeşim. Ailen yok diye başkalarının kardeşlerini sahiplenmeyi bırak." deyip huzursuz Kosova'nın saçlarını okşadı.

Sırbistan'ı itip Bosna Hersek'e sarılan küçük kız, "Abla gidelim lütfen!" diye bağırdı. Gülümseyerek iç çeken Bosna Hersek, Kosova'yı kucağına alarak "Sen nasıl istersen kardeşim." dedi. Gülümseyerek Sırbistan'a baktı ve "Ortak ülkede pek karşıma çıkmamanı tavsiye ederim Sırp." deyip kendi ülke sınırlarına doğru yol aldılar.

***

"Bunu yapmak istemiyorum." diyen kadın parmağını havada sllayarak küçük bir hortum oluşturdu. "Kızını görmek istiyorsan yapmak zorundasın!" diye bağırıp üstünü düzeltti adam. Yanlarına koşup gelen italyan aksanlı kadın, "Ulaştım onlara! Her şey hazır!" diye bağırdı. "Papa Devleti'nden intikam almak için çok sabırsızsın Venedik." diyen adam kız kardeşinin saçlarını okşadı.

______________________________________

Kelime sayısı gerçekten çok az oldu o yüzden yazmadım. Bu bölüm öylesine bir bölümdü. Artık kaldığım yerden devam edeceğim.

Görüşürüz! ☁️🐥

Sırlar Dünyası - YükselişHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin