WİNTER SOLDİER // Daughter

пленник

Esir

H E S T İ A    B A R N E S

"Siz aklınızımı kaçırdınız? Dünyaca aranan bir katil neden burada elini kolunu sallayarak geziyor?"

Nick Fury sinirle Avengers ekibine bakıyordu. Bugün onları ziyarete geldiğinde gördüğü görüntü onu şoka uğrarmıştı. Normalde hücrede olması Gereken Hestia Clint ile oturmuş pizza yiyordu.

"Bana bak Fury o katil dediğin kişi benim kızım doğru konuş"

Bucky ve Fury'nin anlaşamadığını bütün ekip bilirdi. Fakat şu an Steve Bucky'i tutmuyor olsaydı Bucky kesinlikle Fury'i öldürecekti

"Beni dinle Barnes evet hepimiz Hestia'nın kayıp olmasına üzüldük fakat bu kız senin kızın değil aranan bir Hydra katili. Ona özel muamele göstermeyeceğiz"

Bucky sinirden deliye dönmüştü.
Kalkıp Fury'nin üstüne yürüyecekti ki Hestia'nın sesi tartışmayı böldü

"Kavga etmeyin o haklı. Ben bir suçluyum ve bir suçlu gibi yargılanmam gerekiyor"

Hestia kapıda durmuş ona bakan Avengers ekibi seyrediyordu. Eninde sonunda bu anın geleceğini biliyordu. O bir suçluydu. Onlarca belki yüzlerce kişi öldürmüş bir katildi. Artık kaçmaya gücü kalmamıştı

Yavaş adımlarla Fury'e yaklaştı. Nick'in Hestia'nın varlığından rahatsız olduğu her halinden belliydi. Hestia Fury'inin önünde durdu ve ona bakarak konuşmaya başladı

"Bence sorgulamaya en yakınlarından başlamalısın. Sheild sandığınız kadar güvenilir değil"

Hestia derin bir nefes alarak devam etti

"Size bildiğim her şeyi anlatacağım Fury ve karşılığında bir şey beklemiyorum. Seninde dediğin gibi ben bir katilim ve katil gibi yargılanmam gerek."

Hestia başını eğdi. Eğer kendisini kontrol edemeseydi bu sözleri söylerken ağlıyor olacaktı.

Özgürlük istemiyordu. Bir gün özgür olma düşüncesini çoktan rafa kaldırmıştı bile. Onun istediği tek şey artık kimseye zarar vermemekti ve bunun için kilit altında tutulmaya bile razıydı

Fury Hestia'ya baktı. Onunda henüz bir çocuk olduğunu biliyordu fakat o bir katildi. Onu tutuklamak zorundaydı .Bucky'e bakarak konuşmaya başladı.

"Son 10 dakika. Vedalaştıktan sonra onu almaya geleceğim"

Dedi ve odadan çıkıp gitti.

Bucky hızlıca kızının yanına gidip omuzlarından tuttu. Gözleri yaşarmıştı Bucky'nin

"Neden böyle bir şey yaptın? Sana daha yeni kavuştum ve bak şimdi yeniden kaybediyorum"

Hestia zorla göz yaşlarına engel olup gülümsemeye çalıştı

"Beni kaybetmiyorsun Barnes. Bu benim kendi seçimim ve bu hem kendim hemde dünya için en iyisi"

Hestia daha fazla durursa kendine hakim olamayacağını anladı ve belkide son kez babasına gülümseyip ondan ayrıldı.

Yıllardır istediği şey olmuştu Hestia'nın. Kısa bir süre de olsa sevgiyi hissetmiş ve kendisini özgür hissetmişti. Fakat artık daha fazla kaderinden kaçmak istemiyordu

Benim  hayat hikayemin sonuda burası herhalde diye geçirdi Hestia. Oysaki Hestia'nın hayatı tam bu an başlamıştı.

Babasından ayrıldığında bir daha arkasına bile bakmadan Fury'nin yanına gitti. Hestia'nın geldiğini gören bir kaç Sheild ajanı silahlarını çekmişlerdi fakat Fury onlara indirmelerini söyledi

"Hestia ben üzgünüm. Gerçekten üzgünüm"

Görevlilere işaret verdiğinde Hestia'ya yaklaşıp kelepçelediler

Bucky ise... sanırım en zor durumda olan oydu değil mi?

Kızı ikinci kez ellerinden kayıp gidiyordu ve bu sefer görüp hiçbir şey yapamıyordu.

Steve elini Bucky'nin omzuna attı

"Onu kurtaracağız Buck. Bir mahkeme olacak"

Bu cümle kimseyi rahatlamışa benzemiyordu

"Mahkeme olsa bile ne fayda edecek? Hiçbir avukat onu asla savunmayı istemez"

Bucky yavaşça sandalyesine oturdu. Kızını bir daha göremeyecekti ve bu düşünce onu mahvediyordu

O sırada beklemeyen bir şey oldu ve kapıdan bir adam girdi

"Asla asla demeyin bay Barnes"

Bucky bu adamın kim olduğunu ve tehdit olup olmadığını çözmeye çalışırken içeri Tony girdi

"oh bay Murdock demek mesajımı aldınız. Yardımınıza ihtiyacımız var"

<3