suskun sokaklarda bekledim uzun yol dönüşlerini
martı çığlıkları, vapur düdükleri feryat figan bağırırken ve yağmur yağarken soğuk ocak akşamları
sırtımdaki sarayın duvarlarına, önümdeki dalgalara, yanıbaşımda çiçek satan çocuklara anlattım göz yaşlarının sıcaklığında
sımsıkı sarılıydı sözler etrafımızda
*
günler aradım, sımsıcak ve güneşli günler
yağmur zerrelerinin ulaşamadığı kuru toprak parçaları aradım şehrin küflü betonları arasında
kahkahalar dökülüyordu pencereleri arasından yalnız sokak kadınlarının
saatlerce aramıştık kaldırım taşlarının ardına gizlenmiş adım seslerini
kendi seslerimizi arar gibi belki
belki bilinmeyen bir anın yalnız hatırası gibi