KİŞİSEL ASİSTANIM

Bölüm 14

Vote ve yorum atmayı unutmayın. Seviliyorsunuz.

"Siz birini öyle sevdiniz mi?"
Bakışlarını kaçırdı.
"Bilmem. Bu sıralar ben de şüpheliyim."
Bakışlarını konuşurken tekrar bana çevirmişti. Gözlerimi bir şey anlatır gibiydi. Ama yanlış anlamaktan o kadar korktum ki bakışlarımı bu sefer ben kaçırdım.

Bir süre sessizlik olmuştu.
"Burak'ı gerçekten seviyor musun?"
"Siz?"
Kaşlarını yine kaldırmıştı.
"Ala'yı seviyor musunuz? Onunla barışacak mısınız? Veya barıştınız mı?"
Gözlerini kısmıştı bir şeyi tartar gibiydi.
"Bilmem belki."
Ne demek belki? Hani onu affedemezdi. Buraya kadar mıydı? İstemsizce kaşlarımı çatmıştım.

Burak'a geri döndüğümde bize bakıyordu. Sanırım gel veya gelme demem için işaret bekliyordu. Ben de karar verememiştim. Geri Barlas'a döndüğümde o da Burak'a bakıyordu.
"O da mı sana güvendiğinden gelmiyor?"

Burak o sıra bize doğru yürümeye başlayınca cevap verme gereği duymadım.
"İş başında değilseniz sevgilimi alabilir miyim?"
Cevap vermesini beklemeden beni kolumdan tutup kaldırmıştı.

Biraz ilerlediğimizde kuma oturmuştu. Ben de yanına oturdum.
"Niye yüzün asıldı?"
Ala ile barışırlarsa Burak da üzülürdü. O yüzden söylememe kararı aldım. En azında barıştıklarına emin olana kadar.
"Hiç. Sıkıldım sadece."
"O zaman gel voleybol oynayalım."
Voleybol oynamayalı uzun zaman olmuştu. Başta hayır desem de Burak'ın beni ikna etmesi çok sürmedi.

Filenin olduğu yere geldiğimiz de Barlas görüş alanımızdaydı. Biz bulduğumuz topla oynamaya başlamıştık ki Burcu geldi. Beni pas geçip Burak'ın yanına yürüdü.
"Bekleyin. Takımlı oynayalım."

Beş dakika geçmişti ki yanında dokuz kişiyle Burcu geldi. Aralarında Mert de vardı.
"Evet hadi takım kuralım. Birinci takım kaptanı benim. Burak'cım diğer kaptan da sen ol."
Tam bir yılışıktı.

Takımları ikiye ayırmıştık. Biz Burak ile aynı takımdaydık. Takım da iki kız iki erkek daha vardı. Onlar da sevgiliydi. Burak birini aldıkça öteki bir alana bir bedava gibi gelmişti.

Oyun başlayalı iki sayı olmuştu. İki sayıyı da biz almıştık. Burcu yanındaki kızın gözüne yanlışlıkla dirseğini soktuğunda kız oyundan ayrılmıştı.

Burcu ise pek umursamadan parlak fikrini ortaya attı.
"Bekleyin Barlas Bey'i çağıracağım."
Bu parlak fikirden sonra bilerek yapıp yapmadığı konusunda şüphelenmiştim. Biz bir şey diyemeden koşarak yanına gitmişti.

Bizim takım Burcu'yu beklerken baya kaynaşmıştı. Kızlardan birinin adı Aslı öbürü de Elif'ti. Aslı'nın sevgilisinin adı Sarp'tı. Elif'in sevgilisi ise Efe'ydi. Nasıl tanıştıklarını falan konuşmuşlardı ama gözüm Burcu'da olduğundan pek dinleyememiştim. Sonunda ikna etmiş olacak ki yanımıza yürümeye başladılar.

Oyun başladığında Barlas sadece Burak'a yükleniyordu. İkisi de oldukça iyi oynadığından henüz yaralanmamışlardı. Şahsen o topu Barlas bana atsa burnum garanti kırılırdı. İkisi de çok hırslıydı.

İlk seti biz ikinci seti onlar almıştı. İkinci setten sonra Burak ile Barlas iddialaşmıştı. Kaybeden kazanan takımı yemeğe götürecekti.

Mert sürekli olup olmadık toplara atladığı için bir ton sayı kaybetmişlerdi. Tüm maç gösteriş yapmaya çalışmıştı. Bir ara Burak gidip bizim takıma bizden daha çok destek olduğu için tebrik etmiş sonra da yanıma gelip dalga geçmişti.