ÖZGÜRLÜĞÜN RENGİ

10.BÖLÜM

Bu bölümü canımdan daha da can olan kuzenlerim MrsTuna ve umranisa ithaf ediyorum

Ali İmrân 

Sabah yine erken kalkıp koşuya gitmiştik Alex'le beraber, aklım da bir  sürü soru vardı. Berdan vardı, Esra vardı ve tabi ki Ümran vardı.

Eve geri geldiğim de ben duşa girerken Alex'de her zaman ki gibi koltuğuna kurulmuştu. Ona bakarak "Sen de yıkanmaya ne dersin koca adam?" Diye sorunca tabi ki peşimden gelmişti. Alex suya bayılırdı.

Önce onu yıkadım, o yıkanırken etraf bir hayli ıslanıyordu. Onu kuruladıktan sonra odaya geçtik. Alex hasta olmazdı ama olursa da düzelmesi zaman alırdı o hemen yatağa girince bugün yatakta duracağını anladım, alttan su ve mama kabını yukarıya çıkarttım.

Banyo yapınca yatakta yatardı genelde. Ben tekrar banyoya girince önce banyoyu temizleyip sonra duş alarak çıktım. Telefonun ışığı yanıp sönünce elime aldım Doruk arıyordu.

"Neden her sabah arıyorsun oğlum?" Diye sorunca gülerek "Yaa aşkım sevgilim yok ya sana sardım ne olur konuş benle" dedi. Ah Doruk ah. "Ayşenur'a diyelim bulsun sana birini" deyince "Aman Allah korusun bekar kalırım daha iyi" dedi.

Bu dediğine ikimiz de gülerken "Dün sabah ısmarlayamadığın kahvaltıyı ısmarlamaya ne dersin dostum" deyince "Tamam öğle yemeği sendeyiz o zaman" dedim.

"Hay hay seni yemekhaneye tabi ki getiririm" dedi. Gülerek "Yemekhaneye değil ki dışar da yiyeceğiz Berdan'da bizimle" dedim "Lan Ali sen varya, sana diyecek bir şey bulamıyorum" diyerek telefonu yüzüme kapatmıştı.

Alex'e bakarak "Senin bu amcan varya sıyırmış kafayı oğlum" dedim. Hemen üstümü giyerek dışarıya çıktım. Yan komşunun ikizleri de dışarıya çıkınca Selim "Günaydin Ali abi" dedi ona bakarak "Günaydın aslan parçası, nasılsın" dedim "İyiyim Ali abi ne olsun Selin'e uğraşıyorum" deyince Selin onu umursamadan bana döndü

"Günaydın Ali abi" dedi. Ona dönerek "Hanfendi tanıyamadım" dedim Selin ve Selim 17 yaşlarında iki gençti. Her genç gibi onlar da güzel ve özeldi. Ayrıca İlayda hanım ve Alpay beyin aldığı kararla otobüsle beraber devlet lisesine gidiyorlardı.

"Ya Ali abi" dedi. Gülerek onu taklit ettim "Ya Ali abiyi bırakta hadi sizi okula ben bırakayım bu sabah" dedim. Selim hemen "Yok abi sen işine git biz gideriz" deyince "Gel gel sizin okul saatine de benim iş saatine de daha var. Hem daha Doruk'u alıp kahvaltıya gideceğiz" dedim.

Onlar arkaya binerken bilgisayar çantamı yana koydum, Doruk'un evine yol aldım. Yolda Selim gülerek "Abi anlaşılan benzin artmış, Doruk abiyi almaya sen gidiyorsun ya" deyince hepimiz güldük. Doruk ve 'Benzin 7 lira' muhabbeti hiç eskimeyecekti anlaşılan.

Doruk arabaya binerken "Ya sevgilim nerdesin sen dondum burda" dedi Selin geri kalır mı hiç? "Kötüye bir şey olmaz Doruk abi" deyince Doruk onları yeni fark etmişti "Aaa sizde mi burdasınız bende bu sinek ne arıyor burda demiştim. Meğerse Selin'miş" dedi.

Selin ve Doruk anlaşınca güzel anlaşırlardı ama Doruk Selin'e takılırsa o zaman kıyamet kopardı. Selin tam bir şey diyecekken onu susturan Selim olmuştu.

"Doruk abi bizim Edebiyat sorularımız var bakabilir misin? Dün Ali abime gittik ama evde değildi nöbeti vardı heralde" deyince Doruk bir şey demeden "Ver bakalım soruları" dedi.

Selin çantasından defterini ve kalem çıkartırken Doruk koltuğu az geriye doğru yatırarak yer açtı kendine. Arkaya dönerek soruları anlatarak çözmeye başladı.