30. Kabin

9.9K 736 211
                                    

"Salam. Ben Afik.
Sen kimsin?"

Dudaklarımı gülmemek için dişleyerek elimi uzattım.
Aksanlı bir şekilde konuşuyordu ve arada kendi dilinden de katıyordu.
Aşırı hoşuma gitmişti.

" Ben Toprak.
Tanıştığıma memnun oldum."

Gülümseyerek tokalaşma faslımız bitince gülümsedi ve söylediklerimi söyledi.

" Mən de tanıştığıma memnun oldum."

Sonuç olarak dillerimiz benzediği için gram zorlanmıyordum.
Keşke benim sevgilim de böyle tatlı konuşsaydı da ağzını yeseydim.

"Bu benim Əzizim."

Kaşlarını gülerek kaldırınca ben de öyle yaptım.
Aziz neydi anlayamamıştım.

"O ne?"

"Sevgilim."

Utanarak elimi enseme attım ve kafamı salladım.
Ortaya karışık konuşuyorlardı ve bu söz hoşuma gitmişti.

"Çok yaxşı olmuşsunuz."

Gülümseyerek konuyu değiştirdim.
Zira birazdan yanaklarım kırmızıya doğru yönelecekti.

"Yemek yemeye gidelim mi?
Bildiğim çok iyi bir yer var."

Aslında yoktu.
Ben burada yemek yememiştim hiç. Sadece konu değiştirme hallerindeydim.
Yürürken gözüme bir yer çarptı ve hemen elimle işaret ettim.

"Şurası. Gidelim mi?"

"Sen beğeniyorsan gidelim.
Sonuçta yemeğin iyisinden anlarsın."

"Ne okuyorsun Toprak?"

"Gastronomi bölümü."

Restoran tarzı yere girerken konuştum.
Ve bir yere geçtik.

"Aşbaz yani."

Kafamı tekrar sallayıp güldüm.
Arada yeni dil de öğrenmek güzeldi.

"Seni seviyorum nasıl söyleniyor?"

Kahkaha atarak cevapladı beni. Aslında nasıl söylendiğini tahmin edebiliyordum lakin emin olmak istiyordum.

"Səni sevirəm."

Tekrar bir iki kere tekrar ettim ve Sayraç'a döndüm.

"Arkadaşın gelmeyecek mi?"

Gelecekti lakin bir on beş dakika sonra gelecekti.
Otobüs beklediğini yazmıştı bana.
Gelirdi birazdan.

"Mən de hemşirelik okuyorum."

Gayet hoş olduğunu söylerken masamıza bir anda biri oturunca şaşırmıştık.

"Selam gençler.
Sana da salam arkadaş."

Taksi ! [BxB]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin