Ve ona sarıldığım an kasık ağrılarımı kalbimde hissettim,çünkü
insan birini gerçekten sevdiğinde tutkusunu törpülemeyi asla beceremiyor.
Ona dokunurken parmak uçlarımda ki yangını gördüm,ve onu öperken bir parçamın onda olduğunu anladım.
Onu nasıl biri olduğunu tatif edecek kadar dahi değilim ama Ay gibi bir adamdı,sürekli değişen ve her zaman güzel....☆☆☆☆☆☆☆☆
Ron Weasley,çocukken her şeyin daha kolay olduğunu düşünüyordu son zamanlarda. En büyük derdinin ,annesinin yaptığı tarçınlı kurabiyelerden biraz daha fazla yemek olduğu zamanlara dönmek istiyordu. Çünkü kalbinde hissettiği ağrıya katlanmak günden güne zorlaşıyordu. Blaise ile karşılaşmamak için elinden geleni yapıyordu,ama bir şekilde sürekli karşılaşıyorlardı.
Siyahi gencin gözleri sürekli üzerindeydi,Ron önceleri bunu kendi hayal gücünün oynadığı bir oyun sanmıştı. Ama hayır,Blaise Zabini gölgesi gibi peşindeydi. Nereye gitse oradaydı ve bu turuncu saçlı gencin kafasını allak bullak ediyordu. Bırakın toparlanmayı,günden güne daha beter bir hale geliyordu.
"Hey!"
Günlerdir yaptığı gibi,yemek masasında fazla oyalanmamıştı. Sırf arkadaşları üstüne gelmesin diye bir şeyler atıştırmıştı ve bir an önce odasına gitmek için hızlı adımlarla yürüyordu. Kendisine seslenen kişiyi duyduğunda,durmak zorunda kalmıştı."Merhaba Leon." Leon Matthews,günlerdir peşindeydi. Slytherin'li gencin iyi niyetli olduğunu biliyordu ama son zamanlarda kimseyi yanında istemiyordu. Yine de bu durum Leon'u pek de vazgeçiriyor gibi görünmüyordu.
"Yine yemeğini yarım bıraktığını gördüm." Dedi,yüzünde Ron'un artık aşina olduğu gülümsemesi vardı.
"Aç değildim."
Leon,inanmadığı belli eden bir bakış attı turuncu saçlı gence."Yalan söylemekte berbatsın"derken sırıtıyordu."Ama neyse ki ben iyi bir gözlemciyim. Bizim için Astronomi kulesine bir şeyler götürdüm."
Ron gerçekten yanlız kalmak istiyordu. Şu anda bunun için örümcekler ile dolu bir odaya bile girebilirdi."Hayır demem bir şey ifade etmeyecek değil mi?" Dediğinde,Leon gülüşünü bozmadan onu onaylamıştı.
Ron önünde ki yiyeceklere kocaman açılmış gözlerle bakıyordu."Ciddi olamazsın!" Leon Matthews her daim insanı şaşırtmanın bir yolunu buluyordu.Neville'ın neden Slytherin'li genci bu kadar sevip,güvendiğini anlamaya başlamıştı.
Yerde bir örtü vardı,üzerinde ise onlarca tatlı ve Ron'un en sevdiği yiyecekler vardı.Tüm bunları ne zaman hazırlamıştı merak etti Ron. Çünkü onunda Slytherin masasında yemek yediğini görmüştü.
Leon,turuncu saçlı gencin hala ayakta dikildiğini görünce,onu kolundan tutup yönlerdi. Örtünün kenarlarına oturmak için renkli puflar yerleştirilmişti. Ron'un puflardan birine oturmasına yardım edip,kendisi de hemen yanında ki pufa oturdu.
"Eee,ne düşünüyorsun?" Bir taraftanda Ron'un ne olduğunu anlamadığı bir şişeden, iki kadeh kırmızı sıvı doldurdu. "Muggle şarabı,"diye açıklama yaptı birini turuncu saçlı gence uzatmadan hemen önce.
"Bir dakika!" Dedi Ron,"Sen okula içkimi getirdin?" Eğer kendisi getirmiş olsaydı kesin ceza alırdı.
"Slytherin'li olmanın faydaları diyelim." Dediğinde iki gençte kahkaha atmıştı.