2.0

79 7 36
                                    

İyi okumalar...

**********

Yine bir okul gününü daha atlatmış ve eve geldiğim gibi kendimi yatağıma atmıştım.

Çarşamba günü olan derslerimiz daha hafif olduğu için diğer günlere göre daha az yoruluyordum neyse ki.

Ama bu yine de her gün testlerde boğuşup öldüğüm gerçeğini değiştirmiyordu.

Dün de geçenlerde Eflin ile internetten sonuçlarına baktığımız denemenin kağıt hali elimize ulaşmıştı.

Her ne kadar ilçedeki derecem düşse de geçenkine göre netlerimi yükselttiğim için mutluydum.

Birileri buna kızacak olsa bile...

Yatağıma girip keyfime bakmadan önce çantamı sırtımdan indirip formamı çıkarmanın daha iyi olacağına karar verdim.

Dolabımdan giyeceklerimi çıkarıp üzerimi değiştirdim ve sabah sıkı bir atkuyruğu yapmış olduğum saçlarımdaki tokayı çıkarıp kafamın rahatlamasını sağladım.

Ardından susuzluktan öldüğümü fark edip mutfağa gittim. Suyumu da içtikten sonra 839276 saatlik dinlenme molama hazırdım.

Ta ki salondan birisi seslenene kadar...

"Kızım bir gelsene buraya."

Beni çağıran babamdı. Sanırım annem evde değildi. Öyle olsaydı eve geldiğimde görürdüm. Muhtemelen markete gitmişti.

"Geldim baba."

Yönümü değiştirip salona ilerledim. Elinde bir kağıtla ve ciddi surat ifadesiyle bana bakan babama yaklaştım.

Umarım o kağıt düşündüğüm şey değildir.

"Geç otur bakayım şöyle."

Dediğini yapıp karşısında oturdum ve söyleyeceklerini beklemeye başladım.

"Bugün masanın üstünde bu kağıdı gördüm de bir bakayım dedim. Deneme sınavı sonucu açıklanmış. Daha belli değil demiştin."

İçimden kağıdı orta yere bıraktığım için kendime söverken bir yandan da babama verecek bir cevap bulmaya çalışıyordum.

"Şey... Sen sorduğunda açıklandığını daha bilmiyordum da. Sonradan da aklımdan çıkmış işte."

"Anladım... Sonucuna da baktım da geçen sefer ilçede 2.ydin sanki. Şimdi 3. olmuşsun."

"Evet..." diye mırıldanırken babam sonunda ağzındaki baklayı çıkarmıştı.

"Kızım bak böyle olacak olursa telefon, internet gibi şeyleri kısıtlamak zorunda kalacağım. Bunu istemezsin herhalde değil mi?"

O kadar normal bir şekilde sormuştu ki gören de kızının iyiliğini düşünen çok sevgili bir baba zannedecekti.

Halbuki babamın tek düşündüğü benim başarımın yüksek olması ve bununla "benim sayemde" diyerek başkaları yanında övünebilmesiydi.

Bunun içinde gerekirse evdeki su, elektriği bile kesebilirdi. Zaten annemle de bu yüzden tartışmıyorlar mıydı?

"Aslına bakarsan baba derecem düşmüş olsa bile netlerim yükseldi. Kaçıncı olduğumu değil de benim gelişimimi önemseseydin fark ederdin belki."

Bunu dedikten sonra ayaklandım ve "Ben odama gidiyorum artık. Malum düşen 'derecemi yükseltmek için' ders çalışmam lazım." diyip yüzüne bile bakmadan odama gittim.

GARDENYA | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin