-2-
Karşımda ki görüntüme baktım. Ne çok isterdim birşeyler hatırlamak. Gözlerimi kısarak süzdüm kendimi.
"Hazır mısın?" Iremin sesiyle ona döndüm. Hazır mıydım? Evet sanırım.
"Hazırım gidelim" Dedim Iremin yanından geçerek. Üzerimde ki etek ve gömleğe baktım.
Hastane sıkıcı biryerdi. En azından sıkıcı ne biliyordum. İnsanı boğuyor gibi birşeydi.
Irem üzerine yeşil montunu giydiğinde göz devirdim. Ne bu süs? Rutubet kokulu merdivenleri inerken Irem'in kapıyı kapatma sesini duydum.
Aşağı indiğimde kırmızı mini coopera ilerledim. Sürücü koltuğuna oturup dikiz aynasından kendime baktım. Yanağımda ki yarayı fontoden kapatmıyordu. Zaten gizleme gereği de duymuyordum.
Irem yan kapıyı açıp bindiğinde burnuma dolan parfüm kokusuyla burnumu buruşturdum.
"Şişeyi mi döktün kızım üzerine?" Dedim sinirle tıslayıp. Sahi demiş miydim müthiş sinirlenirim diye.
Ben birtek korkmayı bilemezdim. Buda geçirdiğim kazadan dolayı oluşan bir hasarmış mış..
Umruma mı sanıyorsunuz?
Irem'in tarifi eşliğinde hastaneye geldik. Rutin kontrollerimden değişik birşey çıkmaması sinirimi bozuyordu. Arabayı garaj tarafına park edip emniyet kemerimi çıkarttım.
Irem indiğinde bende peşinden inip arabayı kilitledim. Ayağımda ki topuklulara lanetler yağdırarak hastane'in girişine ilerledik.
Kayıt işlem bölümünde ki kadının yanına ilerledik. Irem cebinden benim kimlik kartımı çıkarttığında tek kaşımı kaldırarak ona baktım.
"Gizem Karayel adına randevumuz vardı." Dedi Irem konuşmama fırsat vermezken.
Kadın kimliği geri uzatıp bize baktı.
"Erhan bey odasında" dedi gülümseyerek. Umursamazca arkamı dönüp asansöre ilerledim.
Irem peşimden asansöre bindiğinde küçük bir çocukla anneside bindi. Kıza baktığımda sinirlerim gerildi.
Çocuklardan, bebeklerden nefret ederdim. Sinirlerimi bozmak için karşıma bir bebek getirmeniz yeterdi sanırım.
"Anne doktor bana iğne yapmasın" dedi kız ağlayarak. Kaşlarımı çattım.
"Hayır bebeğim ben izin vermicem doktor amcana" Dedi kadın kızın saçlarını okşarken. Tiksintiyle baktım ikisinede.
"Öyle bakma Gizem bir çocuk yaptığında bunu sana hatırlatırım" Beynim sinirle kaynağında irem'e baktım.
"Bebeklerden ve annelerden nefret ediyorum Irem. Daha 1 saat öncesini zor hatırlarken bebek de ne demek? " Irem sakin olmamı söylerken yutkundum.
"Haklısın pekala özür dilerim" Umursamadan asansörden indim. Erhan denen doktorun odasına ilerledim. Artık bu lanet kokulu yere gelmekten bıkmıştım.
Erhan Alsancak yazısını gördüğüm de kapıyı açıp içeri girdim. Doktor beni baştan aşağı süzerken sahte öksürükle kendisine gelmesini sağladım.
"Hoşgeldin Gizem" dedi gözlüğünü çıkarıp. Iremde geldiğinde masanın önünde ki sandalyelere oturduk.
"Merhaba" Dedim ciddi sesimle. Erhan önünde ki kağıdı inceledi.
"Beyin hasarın düzelmeye başlıyor Gizem. Fakat-"
"Fakat?" Dedim gözlerine bakarak. Erhan ellerini önünde birleştirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GİZEM #Wattys2015
Short Story"Unutuldum." Dedi çaresizce genç kız. Adam gözlerinin içine baktığında bir zamanlar kendisine ait olan kadına baktı. "Hayır Masal. Kayboldun." Adam bu sözleri içten dememişti. Çünkü zamanında o da unutmuştu bu kadını. 'kaybolmuş hayatı aşkla tamaml...