''Eve dönüyorlar, Efendi Yosef.''
Ağacın arkasında saklanıp tüm olan biteni, büyük bir sakinlik ve tam bir görünmezlikle izleyen adam, kendi kendine fısıldadığında, bakışları atlarına doğru ilerleyen kızlarda ve Theodore'da geziyordu. Fazla uzaktaydı onlardan. Kahverengi gözleri altın sarısının en parlak tonunda, sırtındaki pençe yarası adeta ışıldıyordu.
''Güzel, gözlerini onun üstünden ayırma, Harrison.''
''Emredersiniz, Lordum.'' Dedi adam, zihninden gelen cevaba, aynı fısıltıyla. Sonra bedenini ağacın arkasından ayırmış ve çalılıkların arkasında saklanan atına binip komut vererek ilerlemesini sağlamıştı. Dört nala ilerleyen at, adamın saçlarını dalgalandırmıştı.
''Türdeşlerimle buluştum, Efendim.'' Dedi genç adam, aynı fısıltıyla. ''Anlaşmayı onlara sundum.''
''Türdeşler mi? Harrison, onlar senin klanın. Senin ailen.''
''Benim ailem sizsiniz, Efendim.'' Dedi genç adam net bir dille. ''Siz ve yakınlarınız. Ben size ve sizin yanınıza aitim.''
Zihninin içinden yankılanan gülüşle birlikte, atın üzerindeki adamın dudakları da yukarı kıvrılmış, ''Anlaşmayı kabul ettiler.'' Demişti. ''Kolay olmadı gerçi. Ama yine de bir onay alabildim."
''Güzel, sana güvenebileceğimi biliyordum...'' Kısa bir sessizliğin ardından ekledi. ''Ve Harrison, seni özledim.''
Bakışları kanlı aya çevrilen gencin kıvrılan dudaklarını geniş bir gülüş aldığında, atını kısa bir an için durdurdu.
''Ben de seni özledim, Yosef."
seri bölüm atasim var ama bütün taslakları tek seferde bitirmek istemiyorum..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Servant | Taekook
Fanfictionkısa alıntılar kitabın bütün hakları @/poeticadreary'e aittir.