Deniz Kızı Ağladığında - Kitap

9. BÖLÜM - GEÇMİŞİN HAYALETLERİ

Selamlar! Bölüm için biraz fazla beklettim kusura bakmayın. Sadece artık kitaplarımı yazarken lineer bir sıra takip etmiyorum. Bazı bölümleri ya da sahneleri atlayarak yazıyorum. Bu bölümde olanlar da uzun süredir yazmayı ertelediğim sahnelerdi. Bir dahakine bu kadar bekletmeyeceğim merak etmeyin. Zaten wattyde olacak bölümlerin sonuna yaklaşıyoruz. 4-5 bölüm kaldı gibi görünüyor. Sandığımdan fazlasını bile yayınlıyorum. İtiraz istemiyorum hahah. Neyse, keyifli okumalar.

yazarınız;

Ekin S Koch

Hazırlanın! 2. sınıf cadılarının en önemli etkinliklerinden birine davetlisiniz! Sınırsız atıştırmalık, alkol ve eğlence sizi bekliyor. 3 gün 3 gece sürecek bir pijama partisi bu. Akademinin en geniş balo odalarından birisi sırf bu etkinlik için ayrıldı. En prestij sahibi kız kardeşliklerimizin temsilcileri de bu süreçte sizlerle olacak. Etkinlik sürecinde girmek istediğiniz kardeşliklerle mülakatlarınız olacak ve gece boyunca gerçekleştirilecek tüm oyunlar dikkatle izlenecek. Bu üç gece şüphesiz akademideki en önemli geceleriniz olacak. Burada okul hayatınızın devamında ait olacağınız ve kendilerini öz kardeşlerinizden çok seveceğiniz bir aileye dâhil olmak söz konusu. O nedenle eşyalarınızı afroz tozuyla 13. salona gönderin ve gece yarısı küçük avluda siyah pelerinleriniz ve maskelerinizle bizi bekleyin. Şapka takmak kesinlikle yasak olup yakalanıldığı takdirde diskalifiye edilirsiniz. Bol şans cadılar: Kız kardeşlerimiz.

Vhartlox Kız Kardeşlikler Birliği Başkanı:

Stephanie Farewell

"Vay canına!" dedim bir kaşımı kaldırıp. "Anlaşılan bu işi ciddiye alıyorlar."

Freya dalga mı geçiyorum ciddi miyim diye yüzüme baktı. "Tanrıça aşkına Erin. Kız kardeşliklerin ününü duymadıysan bence zaten seçmelere gelmemelisin."

Serene homurdandı. "Neden? Seni geri planda bırakacağından korkuyor olmayasın."

Freya ve yine tizleşen sesiyle yüzümü buruşturdum. "Hiç de bile! Ailem yıllarca kız kardeşliklerin en saygınına: Sigma Fi'de yer aldı. Benim yerim çoktan rezerve sayılır. Endişe edecek birisi varsa o da sensin!"

"Gel gör ki hala tedirginlikten elin ayağın titriyor. Söylediklerine o kadar inanıyorsan başka şekilde davranırdın," diye omuz silkti Serene ve bu hareketinin anlamı buymuş gibi gelip parmaklarını yalamaya başlayan Isırık'la ilgilenmeye başladı.

"Ününü duymayan kalmadı Freya," diye yanıtladım Freya'yı. "Masa Oyunlarından beri her yerde bahsi geçiyor. Ama onlarla ilgili bu kadar önemli olan şeyin ne olduğunu anlamıyorum. Bu kadar çaba niye?"

Evet, anlamıyorsun dercesine başını iki yana salladı. "Ah, Erin. Akademi harika bir yer. Bunu biliyoruz. Çok kısa sürede kurup pekiştirdiğimiz arkadaşlığımız da öyle. Ama kız kardeşlikler... Orası çok farklı bir dünya... Arkanı her daim kollayan, tüm sırlarını paylaşabileceğin ve tek kelimesinin dahi dışarıya çıkmayacağına emin olduğun cadılarla dolu orası. Orada bir amacın varmış, daha büyük bir şeyin parçasıymış gibi hissediyorsun."

"Daha büyük bir şeyin parçasısın zaten," dedi Serene durgun sesiyle. "Benim arkadaşımsın. Ve seni hala öldürmedim."

Freya'nın gözleri büyüdü. Serene aksırdı. "Şakaydı."

"Hı-hı," diyen Freya odadan tüymenin yollarını aramaya koyuldu.

Serene sürdürdü. "Arkadaşım değilsin ve seni hala öldürebilirim." Isırık'ın hırladığını gören Freya ciyaklayarak kendini odadan dışarıya attı.