FİNAL

2.4K 113 25
                                    


😨

8 ay sonra;

Yazarın bakış açısından;

Ayrılıklar her zaman kötü müdür? Belki de değildir. Bazı ayrılıklar güzel şeyler de getirebilir. Tıpkı şuan olan ayrılığın güzel şeyler getireceği gibi.

"Yiğit herşeyi koydunuz değil mi yavrum."

Annesinin sorusuyla kafa sallayan Yiğit bagaja son bir bakış attı. Herşey tamamdı.

"Merak etme annem herşey tam."

Bagajın kapağını kapatacakken arkadan duyulan ses ile durdu.

"Dur Yiğidim kapatma.." elinde saklama kaplarıyla gelen minnoşunu görünce gülümsedi Yiğit.

"Al bakalım şunları da koy. Orda ne yer ne içersiniz."

Yiğit elindekileri alırken dilini damağına vurup cıkladı.

"Ya minnoş ne gerek var böyle şeylere. Çocuk değiliz ya bakarız başımızın çaresine."

"Olmaz öyle şey, beceremezsiniz siz."

"Ayıp oluyor ama minnoş beceriksiz miyiz biz? "

Anneler bir olup "Evet!" diyerek çıkıştığında Yiğit kutuları bagaja yerleştirdi.

"Tamam haklısınız. Beceriksiziz biz."

Bagajın kapısını kaplatıp ellerini birbirine sürterek etrafına bakındı.

"Akın nerde?"

Yaklaşık yarım saat önce evlerine girmişti ve hala çıkmamıştı.

Ellerini pantolonuna silerek evden çıkan Yiğit'i görünce gülümsedi. Şu sekiz ayda sevgisinden hiçbirşey kaybetmemiş daha da bağlanmıştı. O kadar ki şuan onun için ailesini bırakıp şehir değiştiriyordu. Akın'ın, Bursa da üniversite kazanması üzerine iyice düşünmüş ve birlikte Bursaya taşınma kararı almışlardı. Bunu ailelerine açtıklarında ise biraz zor da olsa onayı almışlardı.

Bir ara bir haftalığına Bursaya giderek oradan eşyalı bir ev tutmuş eksiklerini tamamlamışlardı.

Akın arabanın yanına gelip sırt çantasını açık kapıdan ön koltuğa attığında tekrar Yiğit'in yanına geldi. Anneler dolu gözleriyle onlara bakarken babalar kendi aralarında sohbete dalmıştı.

" Herşey tamam mı? " diye sorduğunda Yiğit kafasını sallayıp kolunu Akın'ın omzuna attı.

" Sen neredeydin?"

Akın gözlerini kaçırarak Yiğit'e baktı.

"Şey ben yolculuklarda stres yapıyorum da tuvaletim geliyor. Anca çıkabildim."

Yiğit kahkaha atıp Akın'ın alnını öptüğünde Akın göğsüne hafifçe vurdu.

"Gülme.."

Yiğit dudaklarını birbirine bastırıp sustuğunda kolunu kaldırıp saatine baktı. Artık yola çıkmaları gerekiyordu. Boğazını temizleyip dikkatleri üzerine topladı.

"Bizim yola çıkmamız gerekiyor...Vedalaşsak mı artık?"

Annesine yaklaşıp sarıldıktan sonra Akın da kendi annesine sarılmıştı. Annelerin bolca ağlayıp herkesin duygulandığı bir vedalaşma faslından sonra sonunda yola çıkabilmişerdi.

Yiğit pek etkilenmiyordu. Daha önce de ayrılmıştı ailesinden. Hem o zamanlarda daha küçüktü ve tek başınaydı. Ama aynısı Akın için söylenemezdi üzgün değildi. Verdiği karardan çok mutluydu. Yiğit'e minnettardı ama ana kuzusuydu işte. İçi bir tuhaf olmuştu.

Hadi Yine İyisin - Gay (Texting-Düzyazı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin