20 Nisan, 2002
" Fazla abartıyorsun, alt tarafı birkaç çizik-"
" Neredeyse kolun yerinden çıkıyormuş!" Hermione, kuzguni saçlı oğlanın kolundaki uyduruk sargıya kızgın kızgın kaşlarını çattı. " Tanrı bilir St. Mungos a da gitmemişsindir."
" Duyan da öldüğümü sanır." Harry yüzünü buruşturdu." Dedim ya, yanlışlıkla oldu. Dükkandaki iksirlere tuzak kurmuşlar. Birkaç güne geçer."
" Ron nerede?" dedi Hermione, şimdi kızgınlığının yerini ufak çaplı bir endişe aldı. " Yoksa St. Mungos ta mı-"
" Hayır, öyle bir sey yok. " dedi Harry, yorgunca iç çekti. " Dava kapandıktan sonra Kovuk a geri döndü. Ben de birazdan Grimmauld da geçeceğim. Neden bugün bu kadar evhamlısın?"
Hermione " Evhamlı falan değilim. Sadece-" durdu, kolunda asılı duran çantasının fermuarıyla oynadı.
" Çok yorulmuş olmalıyım, hepsi bu."Harry askılıktan paltosunu alırken
" Iyice dinlensen iyi olur öyleyse." dedi, yüzünde oyuncu bir ifade vardı.
" Duyduğuma göre baban Ron u akşam yemeğine davet etmiş."Kabarık saçlı kız kaşlarını büzdü. Yanakları şimdi al al olmuştu.
" Ağzınızda bakla ıslanmıyor."Harry güldü. Bir kolunu geçirdi. Paltodan ötekini geçirmeye çalıştı ama sargısı buna izin vermedi. Yüzünü buruşturdu. " Bu gerginliğinin nedeni yemek yüzünden mi?" üzerine giymek yerine koluna almayı tercih etti.
" Neden olmasın ki?" dedi Hermione.
" Yani... Daha önce ailemi Ron ile tanıştırmıştım ama bu..bu farklı. Üç süpürgede hep birlikte kaymak birası içmeye benzemez. Gerçek bir akşam yemeği olacak."" Öyleyse sorun ne?" dedi Harry.
" Mr. Granger davet ettiğine göre aranızdaki ilişkiyle ilgili bir problemi olmamalı."" Biliyorum biliyorum ama işte... Yine de insan heyecanlanıyor." dedi Hermione. Birlikte odadan ayrılıp koridora çıktılar. " Ya onu sevmezlerse? Ya yanlışlıkla masanın ortasında bardak falan patlatırsa? Ya evde yangın çıkarsa-"
Harry kahkahasına engel olmadı.
" Hayatımda duyduğum en kötü yemek senaryosu."" Tabii senin için söylemesi kolay." dedi Hermione, fazlaca gücendi.
" Nasıl olsa küçüklüğünden beri Ginny nin ailesiyle büyüdün."" Işte o konuda yanılıyorsun." dedi Harry, itiraz etti. " On altı yaşıma kadar Ron nun ailesi ydi."
Her ne kadar rahatmış gibi görünse de Ginny ile bir ilişkilerinin olduğunu duyurduklarından beri Kovuk ta yemek yemek onun için daha da zor bir hal almaya başlamıştı. Mrs. Weasley in sevincini saklamaya gerek görmeden tabagındaki porsiyonları ikiye katlaması, Mr. Weasley in her Kovuk a gittiğinde onunla garajda daha fazla vakit geçirmek istemesi ve George un her gördüğü yerde enişte imalarıyla yüzünü kızartıyor olması bunlardan bir kaçıydı.
" Yine Weasleylerle vakit geçirmeye alışkınsın. Hatta Ginny ile ilişkiniz ciddiye binince kimse seninle o can sıkıcı yemeği yemek istemeyecek."
Harry ne demek istediğini anlamadı.
" Ginny ile zaten ciddi bir ilişkimiz var."" Elbette öyle ama bahsettigim ciddilik öyle değil." dedi Hermione, dudakları yukarı doğru kıvrıldı.
" Bilirsin... Evlenmek."" Oh." Harry bir şey söylemedi. Bu birkaç saniye afallamasına sebep olmuştu. Ginny ile birbirlerini seviyorlardı. Mutlu bir biriktelikleri vardı fakat daha önce evlenmekten ya da aile kurmaktan hiç bahsetmemişlerdi. Bu normaldi çünkü henüz ikisi de çok gençtiler. Ginny 19, Harry ise 20 ydi. Önlerinde daha uzun bir hayat vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Murderer [ Harry Potter ]
FanfictionLord Voldemort her geçen gün ölüme biraz daha yaklaştığını biliyordu. Ruhlarının parçalarının o küçümsediği on yedi yaşındaki oğlan tarafından birer birer yok edildiğini hissetmek, ölümsüzlüğüne olan tam inancının sarsılmasına neden olmuştu. Savaşı...