Onbeşinci bölüm

254 18 5
                                    

Alarmımın çalmasıyla gözlerimi açtım.Bugün hiç okula gidesim yoktu.Özellikle dün gece Anıl'ın evime gelmesinden sonra.Oflayarak yataktan kalktım.Önce tuvalete gidip elimi yüzümü yıkadım.Aynadaki yansımam bile korkunç görünüyordu.Göz altlarım kapkaraydı.Cildim ölü gibi soluk gözüküyordu.Sanki mezardan çıkmış gibiyim.

İç çekerek tuvaletten çıktım ve okul formamı giyindim.Kahvaltı yapmadan da evden çıktım.Soğuk hava diken gibi tenime batmaya başlamıştı.Dalgın dalgın otobüs durağına yürürken telefonuma gelen bildirim sesiyle durdum.Soğuktan uyuşmaya başlamış ellerimle telefonumu çıkardım.Özgür'den mesaj gelmişti.

Özgür: Bugün okula gelme.

Ecrin: Neden?

Özgür: Hiç önemli bir şey değil beraber ekelim okulu istedim.

Özgür: Eski günlerdeki gibi.

Ecrin: Çok güzel olurdu ama olmaz maalesef.Sınavlar yaklaşıyor biliyorsun.Belki daha sonra yaparız bunu.

Özgür: Ecrin,güzelim lütfen gitmeyelim bugün okula.

Ecrin: Niye bu kadar ısrar ediyorsun?Kötü bir şey mi var?İyi misin?

Özgür: Ben iyiyim sadece bugün seninle vakit geçirmek istiyorum.

Ecrin: Okula gitmeyip ailemle uğraşmayı cidden istemiyorum.Hafta sonu beraber vakit geçiririz.On dakikaya okuldayım hem.

İç çektim.Bugün Özgür ile vakit geçirmek gerçekten güzel olabilirdi.Fakat hem sınavlar yaklaşıyordu hemde ailemin bunu öğrenmesini istemiyordum.Derin'den sonra zaten bana karşı tavırlılar birde okula gitmeyip iyice oklarını üzerime çevirmek istemiyorum.Buz gibi olmuş ellerime nefesimi üfleyerek ısıtmaya çalıştım.O sırada gelen otobüse bindim.

Kısa sürenin ardından okula gelmiştim.Okula girer girmez etrafımı bir sürü fısıltı sarmıştı.Sanki benim hakkımda konuşuyor gibiydiler.Kendi düşünceme güldüm.Çok saçmaydı. Ben o kadar önemsiz biriyim ki benim hakkımda konuşmazlar.

Tam sınıfa girerken kapının yanında konuşan iki kızı duydum.İkisi de bana bakıyordu.Dediklerini duymamı önemsemedikleri belliydi.Uzun kıvırcık saçları olan kız yanındaki kısa kumral saçlı kıza beni işaret ederek,

"Hep böyle sessiz tipler katil olur zaten.Kardeşine yazık."

Söylediklerini duymamla kapının önünde donup kaldım.Başımı sola çevirip iki kıza baktım.Kıvırcık saçlı olana hitap ederek,"Az önce ne dedin sen?" diye sordum.

Bana küçümseyici bir bakışla baktı.

"Kardeş katili dedim.Ne o?Zoruna mı gitti?"

Dolmak üzere olan gözlerimi kırpıştırmaya başladım.

"Nerden duydun böyle bir şeyi?"

Elini cebine attı ve telefonunu suratıma doğru salladı."Herkese birisi mesaj attı bunu.Senin gibi bir katille aynı okulda olmak tüyler ürpertici.Umarım okuldan atılırsın."diyip bana omuz atarak sınıfa girdi.

Bacaklarıma komut veremiyordum.Herkes biliyordu.Herkes.

Sırtımda asılı olan çantanın kopçalarını daha sıkı sıktım.Tüm okul benim katil olmam ile işgili konuşuyordu.Ayaklarımı geri geri sürüdüm.Hızlıca okulun çıkışına koşmaya başladım.Koşarken kime çarptığımı umursamıyordum bile.Zaten gözyaşlarım yüzünden kim olduklarını göremiyordumda.Tam çıkış kapısına gelmişken Özgür'ün sesini duydum.

"ECRİN!" Bana sesleniyordu.Arkamı döndüm ve onu gördüm.Hızlıca yanıma gelip bana sarıldı.Bana sarılmasıyla bacaklarım iflas etti ve yere yığıldım.Ama Özgür'ün kolları arasında güvendeydim.İkimizde yerde sarılmış vaziyette oturuyorduk şimdi.Hıçkırarak göğsüne ağlamaya başladım."Ben katil değilim."diye mırıldanıp duruyordum.

Özgür sağ eliyle başımı okşayıp bir yandan da beni teselli ediyordu.

Sonra başka bir tanıdık ses duydum.

"Ecrin..." ismi fısıldarcasına söylemişti.Başımı Özgür'ün göğsünden çekip başımızda dikilen Anıl'a baktım.Yanımıza çömeldi.

"Ben özür dilerim.Tüm bu olanları düzelteceğim.Çok çok üzgünüm."

Özgür'ün beni saran kolları kasılmıştı.Özgür'e dönüp,"Bana biraz müsaade eder misin lütfen."dedim.Bakışlarından kararsız olduğunu görebiliyordum.Fakat yinede bana mahremiyet tanıyıp yanımızdan ayrıldı.Şimdi Bende Anılda yerde oturmuş birbirimize bakıyorduk.Boğazımı temizleyip önce ben başladım.

"Özür dilemenin bir şeye yaramadığını ne zaman anlayacaksın."

"Özür dilemek dışında ne yapabileceğimi bilmiyorum.Her şeyi elime yüzüme bulaştırdım biliyorum."

Gözyaşlarımın biraz durulması için gökyüzüne baktım ve nefes aldım.Sonra tekrar Anıl'ın kahverengi gözlerine baktım.

"Sen beni mahvettin Anıl.Yıllar sonra birine güvendim ben.Peki sen ne yaptın?Sana olan güvenimi ayaklarının altında ezdin.Ne yapmamı istiyorsun?Seni affetmemi mi?"

Duraksadım.Bir yanıt bekliyordum.O ise sadece pişmanlık dolu bakışlarıyla bana bakıyordu.Yutkundum.

"Yapamam.Eğer istediğin seni affetmem ise bunu yapamam.Üzgünüm.Lütfen artık karşıma çıkmayı bırak."

Oturduğum yerden ayağa kalktım.Gitmeye yeltenmişken bileğimde hissettiğim sıcak dokunuşla durdum.

"Belki özürlerim bir işe yaramıyor ama en azından durumu düzeltebilirim.Eski haline getirebilirim.Olmaz mı?"Hala yerde oturmuş,küçük bir çocuk gibi son umuduna tutunmaya çalışmasına baktım.

"Olmaz.Hiçbir şeyi eski haline döndüremezsin Anıl.Sen ne kadar çok istesen bile her şey değişiyor.Zaman akıyor.Düşen yaprağı yeniden yerine takamazsın.Ya da beş saniye önce uçmuş bir kuşun aynı yerden aynı şekilde uçmasını sağlayamazsın.Geçmiş geri getirilemiyor maalesef."

Başını yere eğdi.Ağladığını sarsılan omuzlarından görebiliyordum.

"Lütfen Ecrin.Lütfen böyle gitmene izin veremem.Elimden bir şey gelmeli.Böyle olmamalı."

"Tamam."dedim.

Şaşkın bakışlarıyla bana baktı.
"Tamam."dedi."Ne yapmamı istiyorsun söyle hemen yapayım."

Yutkundum.Bakışlarımı ondan uzağa çevirdim.
"Gitmeni istiyorum.Bir daha seni görmek istemiyorum.Unutmak istiyorum seni."

İçimde ona bakma savaşını kaybetmemek için dişlerimi sıktım.Yüz ifadesini görmek istemiyordum.Usulca ayaklandığını hissettim.Elinin sıcaklığı da bileğimden ayrıldı.Dokunuşu gidince bileğim anında buz kesti.

"Tamam."diye fısıldadı."Eğer bu seni mutlu edicekse bir daha karşına çıkmayacağım.Hiç var olmamışım gibi olucak."

Sonra uzaklaşan adım seslerini duydum.Gitmesini ben istediğim halde benden uzaklaşan her adım sesi neden canımı bu kadar yakıyordu?

* * *

Diğer bölümlere göre oldukça uzun oldu.Üstelik bir günde,iki bölüm.Bu benim için bir rekor :')

Umarım beğenmişsinizdir sonraki bölümde görüşmek üzere.

Sevgiyle kalın ❣️

Bana Aşık Olur Musun?|| yarı textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin