Onsekizinci bölüm

156 8 1
                                    

Ecrin Sonsuz

Okula gitmek her geçen gün daha zor olmaya başlıyor benim için.İnsanların yargılayıcı bakışlarına karşı koymaya gücüm kalmadı artık.Fakat yine de gitmem gerekli.Huzursuzca yatağımda döndüm ve kalktım.Yaklaşık 1 haftadır okuldan kaçıyordum ama dün annemin aramasıyla daha fazla kaçıcak yerim kalmadı maalesef.Hızlıca elimi yüzümü yıkadım ve saçlarıma çeki düzen verdim.Ardından dolabımın önüne geçip formamı giydim.Son olarakta yerde duran siyah sırt çantamı alıp sağ omzuma taktım ve evden çıktım.

Yolda yürürken kendi kendimi sakinleştirmeyi de ihmal etmiyordum tabi.Durağa geldiğimde telefonuma gelen mesaj sesiyle duraksadım.

Özgür: Evde misin?

Ecrin: Hayır durağa geldim.Niye?

Özgür: Bekle orda.

Özgür: Geliyorum.

Huzursuzca bir nefes verdim dışarı.Özgür'ün gelmesine gerek yoktu ama beni dinlemeyeceği için kendimi boşuna yormamaya karar verdim.Hafif hafif yerimde zıplayıp ellerimi birbirine sürtmeye başladım.Daha Ocak ayına bile girmediğimizden havalar hâla çok soğuktu.Birazdan burada buz kütlesine döneceğime eminim...

Motor sesi duymamla bakışlarımı sağ tarafıma çevirdim.Özgür siyah motorunun üzerinde bana doğru gelmişti.Tam karşımda durup bana bakmaya başladı.

Başımı iki yana salladım.
"Saçmalama Özgür!Motora binmekten ne kadar korktuğumu biliyorsun.Binmem o canavara ben."

Gözlerine iki yana devirip bana baktı."Ben de motorum varken otobüse binmem Ecrin.Hem merak etme yavaş sürücem."

Cümlesine ara verip arkasında duran diğer kaskı bana uzattı."Bak sana kaskta getirdim." diye sırıtmaya başlayınca yavaş yavaş yenilgiyle omuzlarımı düşürmeye başladım.Ses tonumu hâla sinirliymiş gibi yaparak,"Sadece çok üşüdüğüm için biniyorum bak!"diyip elinden kaskı aldım.Arkasına oturup beline sıkıca sarıldım.

Anıl Özcan

Bugün okula ayrı bir heyecanla geldim.Çünkü bugün Ecrini geri kazanmak için başladığım planımın ilk günü.Ellerimde duran lavantalara baktım ve gülümsememe engel olamadım.Üzerine küçük notumu da ekleyip sırasının üzerine koydum.Yaptığım şerefsizliği birkaç çiçek ile affetmeyeceğini elbette biliyorum ama yinede bu da bir adımdır değil mi?Küçük adımlar büyük başarılara götürür sonuçta.Yani bence öyledir en azından.

Hemen kendi yerime geçip camdan Ecrin'in gelmesini beklemeye başladım.Acaba bugün gelicek mi?Ege 1 haftadır gelmediğini söylemişti.Belki bugün de gelmez ama...

Hayır,kötü düşünmek yok!Hızlıca başımı sallayıp negatif düşünceleri aklımdan uzaklaştırdım ve tekrar camdan aşağı bakmaya başladım.Yanaşan bir motor girmişti içeriye.Daha dikkatli bakmaya başladığımda motorlu kişinin Özgür olduğunu gördüm.Sanırım arkasındaki kişi de Ecrin.

Kalbim hemen yerinde tepinmeye başladı.Onu o kadar uzun zamandır görmemiştim ki...

Ecrin ve Anıl motordan inip okula doğru yürümeye başladı.Benim kaçak kızım ise şimdiden bakışlara maruz kalmamak için başı öne eğik bir şekilde yürüyordu.Sinirden yumruklarımı sıktım.Onu bu duruma ben sokmuştum.

Derin nefesler alıp sakinleşmeye çalıştım.Birkaç dakika sonra da Ecrin sınıfa girmişti zaten.Ona aldığım çiçeklere ne tepki vereceğini görebilmek için hemen dikkat kesildim.Sınıfa girince önce duraksadı ve etrafına bakındı.Saniyeler içinde gözlerimiz kesişti.Bakışlarında yatan hüznünü görmem bile mideme ağrılar girmesi için yeterli olmuştu.Gözleri çok kırgın bakıyordu.

Hızlıca çiçeği kaldırdı ve notumu bile okumadan çöpe attı.İşini hallettikten sonra tekrar bana döndü.Bu yaptığını hak ettiğim için hiçbir şey söylemeden bakışlarımı kaçırıp önüme döndürdüm.Saatte baktığımda dersin başlamasına daha 10 dakika vardı.Hızlıca yerimden kalktım ve Ege'nin sınıfına girdim.

Sınıfta sadece o ve test çözen esmer bir kız oturuyordu.Hemen Ege'nin yanındaki boş yere geçtim.Uyanması için omzunu dürttüm.Aptal aptal bana bakmaya başladı.

"Neden uyumamı böldüğünü sorabilir miyim?" deyip tekrar sırtını bana dönünce bu sefer kafasına vurdum.

"Çünkü Ecrin ona aldığım çiçekleri çöpe attı.Üstelik notumu okumadı bile..."

Ege homurdanarak oturduğu yerde dikleşti.Esneyerek,"Bir günde olanları unuttup kollarına atlamasını beklemiyordun herhalde?"dedi.

Omuzlarımı düşürdüm."Hayır ama-" Ben daha sözümü tamamlayamadan Ege araya girdi."Merak etme zamanla yeniden sana ısınacaktır.Sadece ona zaman tanı."diyerek elini omzuma koydu ve sıvazladı.

Bense mırıldanarak,"Umarım öyle olur Ege..."diyebildim sadece.

Selam herkese!!Bu hikayeyi okuyanlar acaba sayfamdaki diğer yarı texting hikayeme de göz atabilirler mi?Bu aralar daha çok o hikayeye yoğunlaşmayı düşünüyorum çünkü 👉🥺👈

Hikayenin ismi 'Yalan mı Doğru mu?'

Şimdiden çok teşekkür ederim.Sevgiyle kalın❣️

Bana Aşık Olur Musun?|| yarı textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin